'Kürtçe ıslık çaldığı için dava açıldı' dendi işin aslı anlaşıldı

Diyarbakır Dicle Üniversitesinde (DÜ) öğrenciler hakkında "Kürtçe ıslık çaldıkları gerekçesiyle dava açıldığı" iddialarının gerçeği yansıtmadığı, görüntülerle tespit edildi.

DÜ Hukuk Fakültesi önünde 20 Mart 2017'de "nevruz" bahanesiyle düzenlenen, PKK/KCK silahlı terör örgütüne atfen yazılan sözde "marşı" ıslıkla söyleyen öğrencinin ikaz edilmesi üzerine yaşanan arbedede polise kafa atılan izinsiz gösteriye ilişkin başlatılan soruşturmada 12 öğrenci gözaltına alındı.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca, tutuksuz yargılanan öğrenciler hakkında "terör örgütü propagandası yapmak", "2911 Sayılı Yasaya Muhalefet", "silahlı terör örgütü adına suç işlemek" ve "görevli memura mukavemet" suçlarından 27,5 yıla kadar değişen oranlarda hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame 10. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

KÜRTÇE ISLIK YALANI: Diyarbakır'da bazı internet siteleri ile terör örgütüne müzahir sosyal medya hesaplarında DÜ'de "ıslıkla Kürtçe marş çaldıkları gerekçesiyle" öğrenciler hakkında dava açıldığına ilişkin haberlerin gerçeği yansıtmadığı, dava dosyasında yer alan görüntülerde ortaya çıktı.

İddianamede, şiddet içeren "nevruz çağrısı" daveti ile yasa dışı çağrıya ilişkin "kanuna aykırı ders boykotu ve izinsiz gösteri yapılacağı" şeklindeki ihbar üzerine güvenlik güçlerinin söz konusu bölgeye sevk edildiği belirtildi.

GÖSTERİCİ POLİSİN KAFASINA YUMRUK ATTI: 8 polisin şikayetçi olarak müşteki sıfatıyla yer aldığı iddianamede, olayda görevli bir polis memurunun ifadesine ilişkin, şunlar kaydedildi:

"Grup içerisinde bulunan şüpheliler Suat Mustafa Ş. ve Hüseyin K. ıslık çalarak 'Devrim Çarkı' isimli marşı seslendirmeye başladılar. Yetkili polis memuru tarafından Suat Mustafa Ş. uyarılarak, kimlik tespiti yapılmak istendiğinde direnmeye başladı. Şüpheli, polis memurlarını iterek ve darbederek görevlerini yapmalarına engel oldu, bir polis memurunun kafasına yumruk attı. Bunu gören gruptaki kişiler de bize saldırmaya başladı. Bu kişilerden direnç gösterdikleri ve bize fiziki müdahalede bulundukları için şikayetçiyim."

POLİSLERDE DARP VE CEBİR İZİ TESPİT EDİLDİ: İddianamede, müştekilere ait adli raporlar incelendiğinde beyanları ile uyumlu darp ve cebir izlerinin bulunduğunun anlaşıldığı aktarıldı. Olay anına ilişkin kamera kayıtları ve görüntü tespit tutanaklarının incelendiği belirtilen iddianamede, şu ifadelere yer verildi:

"Polis memurlarının izinsiz toplanan grubu dağıtmak istediği esnada şüpheliler Suat Mustafa Ş, Hüseyin K, Ahmet T. ve Nazdar G'nin polise karşı fiziki müdahalede bulundukları anlaşılmıştır. Özellikle şüpheli Suat Mustafa Ş'nin 'Devrim Çarkı' olarak tespit edilen terör örgütü propagandası niteliğindeki marşı ıslık çalarak seslendirmesi ve polise karşı direnmesi üzerine diğer şüphelilerin de direnmeye başladıklarının görüldüğü tespit edilmiştir."

GÖRÜNTÜLER ŞÜPHELİLERİ YALANLIYOR: Dava dosyasına olay günü yaşananlara ilişkin eklenen kamera görüntülerinde görevli memura mukavemet gösteren şüpheli Suat Mustafa Ş'nin polise kafa atarak saldırdığı yer alıyor.

İddianamenin değerlendirme kısmında, olay günü terör örgütü PKK'nın gençlik yapılanması YDG-H'nin kentte "nevruz" bahanesiyle cebir, şiddet, tehdit ve ders boykotu içeren çağrısı üzerine şüphelilerin olay yerinde izinsiz şekilde toplandığı belirtildi.

Güvenlik güçlerinin ikazlarına rağmen dağılmadıkları kaydedilen iddianamede, görevli polis memurlarının yetkilerini kullanarak izinsiz toplantı ve gösteri yürüyüşünü engellemek, şüphelileri tespit ederek yakalamak ve savcılık talimatı üzerine gözaltına almak istediği, bu sırada şüphelilerin görevli polis memurlarına karşı aktif mukavemette bulunarak, dağılmadıklarına yer verildi.

TERÖR ÖRGÜTÜNÜN MARŞINI ISLIKLA ÇALMIŞLAR: İddianamede şüphelilere ilişkin şu değerlendirmeler yer aldı:

"Şüpheliler Hüseyin K. ve Suat Mustafa Ş. olay günü 'gerilla marşı' olarak adlandırılan, içerisinde terör örgütü propagandası mahiyetinde cebir, şiddet, tehdit çağrılarının bulunduğu marşı ıslık çalarak seslendirdikleri tespit edilmiştir. Şüphelilerden Süleyman K. ve Zeynep Ö. ise mahkeme kararıyla toplatılmasına karar verilen 'Demirci Kava' olarak bilinen mitolojik kişiyi sembolize eden amblemin sarı-kırmızı-yeşil renklerin bulunduğu, arka kısmında Demokratik Toplum Kongresi (DTK) kaşesinin basılı olduğu yaka kartlarıyla eyleme gelerek suç işlemişlerdir. Şüpheliler Çiğdem A. ve Nazdar G'nin kullanmakta oldukları sosyal medya hesapları incelendiğinde, terör örgütü PKK üyesi olan bir grubun halay çeken paylaşımın altına terör örgütünü övme niteliğinde yorum yazdıkları, terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın fotoğrafının önünde bulunan iki kişinin fotoğrafını paylaşarak 'terör örgütü propagandası yapmak' suçunu işledikleri tespit edilmiştir."

İSTENİLEN CEZA: İddianamede tutuksuz yargılanan Hüseyin K, Suat Mustafa Ş, Çiğdem A, Nazdar G, Ahmet T, Dilan D, Mazlum B, Mazlum T, Muhammed Ç, Nuda D, Semra Ö. ve Zeynep Ö. hakkında  "terör örgütü propagandası yapmak", "2911 Sayılı Yasaya Muhalefet", "silahlı terör örgütü adına suç işlemek" ve "görevli memura mukavemet" suçlarından 8 yıldan 27,5 yıla kadar değişen oranlarda hapis cezası isteniyor.