BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.969,10
HABER /  GÜNCEL

Kurtarma paketine 'Hayır' diyen Yunanlar: Korkmuyoruz

Kurtarma paketinin koşullarının oylandığı referandumda 'Hayır' diyenler zaferlerini Sintagma meydanında dans ederek kutladı. Bir Yunan emekli “Bizi tembellikle, hırsızlıkla suçladılar. Avrupa'nın patronu Almanlar değil" dedi. Aylin Yazan'ın izlenimleri.

Abone ol

Yunanistan için yakın tarihindeki en uzun haftalardan biriydi. Nai (evet) ile oxi (hayır) her zamankinden çok telaffuz edildi, dilin bu en basit kelimeleri üzerine yeni anlamlar yüklendi.

Ocak ayındaki seçimlerle koalisyon hükümetini kuran radikal sol Syriza Partisi ve bazı sağcı gruplar “hayır”dan, merkez sağ ve iş çevreleri “evet”ten yanaydı.

Yapılan kamuoyu yoklamaları, mitingler, tahminler yarışın başabaş olduğunu, hatta evet kanadının birkaç puanla önde olduğunu iddia ediyordu.

Sonunda ise Yunanların uluslararası kreditörlerin yeni borç koşulu olarak sunduğu kurtarma paketini oyladıkları referandumun sonucu, kazanan hayır cephesini bile şaşkınlığa uğratacak şekilde açık ara oldu.

İlk anket sonuçları, sandıkların kapanmasıyla birlikte gelmeye başladı.

Hayırcılar, sonucun kendi lehlerine olacağından emin olmadıkları için olsa gerek, Atina’nın ana meydanı olan Sintagma’da değil, yakınındaki Klafthmonos Meydanı’nda kurdukları ekranlardan, sakin bir şekilde izlemeye başladı sonuçları.

Meydanda yaklaşık 150-200 kişi, bir o kadar da gazeteci vardı.

Saat akşam 9’u gösterdiğinde, İçişleri Bakanlığı’nın ilk resmi sonuçları vermesiyle sakinlik yerini coşkuya, yüzlerdeki gerginlik yerini gülümsemeye bıraktı.

Meydanda, tüm hayır kampanyası boyunca olduğu gibi gençlerin sayısının fazlalığı dikkat çekiyordu.

Bazıları arkadaşları, bazıları ise aileleri ile gelmişti. Konuştuğum hemen herkes söze “Çok gururluyum” diyerek başladı.

Yorgos, 'Sonuç büyük çoğunluğun korkmadığını gösterdi' diyor.

Yorgos 23 yaşında bir öğrenci: “Yüzde 55 civarı oy almamızı bekliyordum. Çok sevinçliyim" diyor. Hayır sonucunun getirmesi muhtemel olan belirsizlikten, bankaların uzun süre daha kapalı kalmasından çekinip çekinmediğini soruyorum: “Hayır, korkmuyorum. Zaten bankada hiç param yok. Ama sonuç büyük çoğunluğun korkmadığını gösterdi”.

Referandumun Yunanistan’da sınıfsal bir ayrım oluşturduğunu söylemek mümkün. Hayır’ı destekleyenler çoğunlukla iş bulamayan gençler, işçiler, devlet memurları, yani “zengin olmayanlar”.

Bunlara ek olarak, aşırı sağcı bazı gruplar da “hayır” oyundan yanaydı.

Leferi ise 23 yaşında, Siyaset Bilimi mezunu, işsiz: "Çok mutluyum, artık Avrupa ile daha güçlü pazarlık edebileceğiz. Avrupa'ya Yunan halkının gücünü gösterdik."

“Bu tüm Güney Avrupa için bir zafer”

Tattiana, sonucun Güney Avrupa'da bir hareket başlatmasını umduğunu söylüyor.

31 yaşındaki Tattiana ise "Çok gururluyum, bu sadece Yunanistan için değil, bütün Güney Avrupa için çok önemli bir zafer. Bunun bölgede bir hareket başlatmasını umuyorum” diyor.

61 yaşındaki emekli Panayota ise kendilerine yöneliten suçlamalardan şikayetçi: “Bizi tembellikle, hırsızlıkla suçladılar. Bu sonuç tüm Avrupa’ya bir mesaj. AB, özellikle Almanya anlamalı ki Avrupa’nın patronu onlar değil” diyor ve gelecek korkusu yaşayıp yaşamadığına “Korktuğumuz tek şey korkunun kendisi” diyor.

Kutlamalarda Yunanistan bayrakları dışında bayraklar da, Syriza Partisi’ne destek olan yabancı politikacılar da var.

Kutlama şarkıları arasında bella ciao şarkısının Türkçe uyarlaması da çalıyor.

Avrupa'nın mali krizle boğuşan bir diğer ülkesi Portekiz'in bayrağı taşıyanlar da vardı

Sonucun kesinleşmesiyle birlikte kutlamanın merkezi parlamento binası önündeki Sintagma Meydanı’na kayıyor.

Meydanda bayrak satan bir tezgaha yöneliyorum. 65 yaşındaki bayrak satıcısı, 2011’de kriz nedeniyle giysi dükkanını kapatmak zorunda kalmış. O günden bu yana sokak satıcılığı yapıyor. Bu gece çok satış yapamamış: “Hem herkes kendi bayrağıyla gelmiş hem de buradaki kimsede fazla para yok” diyor.

Geçim sıkıntısından ve “siyasilerden 40 yıldır aynı sözleri duymaktan” o kadar sıkılmış ki, Başbakan Tsipras’a “yeni ve günahsız bir lider” olduğu için destek veriyor, ona güveniyor.

Sonra lafı birden Türkiye’ye getirip “(Türkiye Cumhurbaşkanı) Erdoğan da hata yapıyor, halkına karşı geliyor, saraylara para harcıyor. Ömrü boyunca iktidarda kalacağını zannediyor” diyor.

Hayır kanadını destekleyenler arasında Türkiye siyasetini yakından takip eden kişi sayısı hiç de az değil.

Özellikle Syriza taraftarları arasında Halkların Demokratik Partisi (HDP) bilinen bir parti. Türkiye’den olduğumu duyan birçok kişi, hükümetin kurulup kurulamadığını soruyor.

Üzerinde “Avrupa Solu” yazılı afiş taşıyan grup, ara ara attığı sloganlarda İspanya’ya ve Türkiye’ye de selam gönderiyor. Grubun ön sırasında Syriza Merkez Komite üyesi ve Dış İlişkiler Genel Başkan Yardımcısı Yiannis Bournous var. Bournous, Türkiye’de genel seçim öncesi, HDP’nin 23 Mayıs’ta yaptığı İzmir mitinginde sahneye çıkarak konuşma yapmıştı.

Evet'çiler ne diyor?

Sonuç, “evet” kanadını destekleyenleri büyük hayal kırıklığına uğrattı.

Referandumda 'Evet' cephesini destekleyen Atina Ekonomi Üniversitesi'nde araştırma görevlisi Dr. Fotios Karamitroglou sonucu şöyle değerlendirdi:

"Başbakan Tsipras ve yönetimi, son birkaç günde Yunan halkına niyetlerinin AB'de ve Euro bölgesinde kalmak olduğunun teminatını vermek için çok çalıştı. Yunan halkı da ezici bir zaferle onlara güvendi, onlara güçlü bir yetki verdi. Gelecek günler veya haftalar, Tsipras yönetiminin amacının gerçekten bu olup olmadığını veya gizli bir gündemleri olup olmadığını gösterecek."

"Bu gizli gündem içinde, Avrupalıları 'kalpsiz, taviz vermeyen kreditörler' olarak gösterip, sonunda Yunan halkını 'Kötü Avrupa'ya sırt dönmeye iten, sonunda da halkı kendi iradesiyle, AB'den ve Euro bölgesinden ayrılma umuduna sürüklemek de var."

Yunanistan medyasına tepki

Referandum kampanyasıyla geçen bir hafta boyunca, ister evet’i desteklesin ister hayır’ı, en sık dillendirilen eleştirilerden biri de Yunanistan’daki özel televizyon kanallarıyla ilgili oldu.

Özel televizyonların açık şekilde evet propogandası yaptığı, ülkenin ekonomik durumunu olduğundan kötü gösterdiği iddia ediliyordu.

Durum böyle olunca, Sintagma’daki kalabalıktan Yunanistan medyasını eleştiren sloganlar da yükseldi.

Saat gece yarısını geçtiğinde, Sintagma Meydanı da, dansedip “zaferlerini” kutlayan küçük gruplar dışında boşalmaya başladı.

Sintagma (Anayasa) Meydanı, 1843’teki halk ve asker ayaklanmasının ardından Yunan Kralı Otto’nun yetkilerinin kısıtlamasının adına inşa edilmişti. Meydanda toplanmış olan Yunanlar da, ülkeyi neyin beklediğinden emin olmasalar da, bu gece evlerine “yeni bir zafer kazanmış bir halk” duygusuyla geri döndü…