Başbakan Erdoğan'ın yeni yol haritasında Kürt vatandaşlara yönelik açıkladığı yeni adımlar çözüm için yeterli mi?
Abone olOktay Sağlam
İNTERNETNABER.COM- AK Parti, CHP, MHP ve BDP'nin aralarındaki sorunlu ilişkileri, kamuoyunu terör sorununa ilişkin belirsiz bir geleceğe açılan yelkene rüzgar oluyor ne yazık ki...
AK Parti 4. Olağan Büyük Kongresi'nde Erdoğan'ın yaptığı etkileyici hitabeti, beden dilini iyi kullandığı konuşmasının yankıları sürüyor. Açıklanan yol haritasında "Anadilde savunma", "anadilde kamu hizmetlerine erişim", "kamu hizmetlerinde Kürtçe tercümanlık" gibi maddeler dikkat çekiciydi.
Bir hafta televizyon ekranlarında yeni bir "Oslo sürecine" yeşil ışık yakması ve "İmralı ile görüşülebilir" şeklindeki açıklamaları, bazılarını kongrede Erdoğan'dan ezber bozan bir çıkış beklentisine yöneltti.
MEVCUT POLİTİKA DEVAM SİNYALİ
Soruna dair bilinen sözlerini tekrarladı, muhatap olarak "Kürt kardeşlerini" gösterdi. Birlik vurgusu üst düzeydeydi, yeni bir söylem yoktu konuşmasında. Kürtlere "PKK'ya yeter artık" çağrısının pratikte karşılığı var mı o tartışılır elbette. Bölgeye yapılan hizmetlerin tekranr tekrar anlatılması sorunu çözmeye yetmiyor maalesef. Son tahlilde "Batı cephesinde yeni bir şey yok" aslında.
BDP İLE MÜCADELE
Teröristlerle kucaklaşan BDP'yi hedef tahtasına oturtan Erdoğan ile bu parti arasında yeni dönem ateşli polemiklere sahne olacak. "Kandil'in uzantısı" olarak gördüğü BDP ile "mücadele" kararı alan Erdoğan'ın, PKK ile "müzakeresi"ni "silah bıraktırmaya yönelik olur" diyenler hiç de az değil. Üstelik yerel seçimler ve Çankaya seçimleri yaklaşırken. İşte Erdoğan'ın şaşırtan çıkışları da bu süreci en az hasarla atlatmak üzerine kurulu gibi.
CHP'YE HEM EL UZATTI HEM DE TOPA TUTTU
Teröre çözüm çıkışını başlatan ancak olduğu yerde sayan CHP, Erdoğan'ın ağır eleştirilerine uğradı. Çözüm için el uzattığı CHP'yi bir yandan "PKK'nın taşeronu" ilan etmesi kafaları karıştırdı. CHP'yi Oslo sürecini siyaset malzemesi yapmakla suçlayan Erdoğan'ın öfke dozu yüksek çıkışlarının devamı gelecektir. Benzer suçlamaların CHP'den de geldiği göz önüne alınırsa, bu iki partinin bir araya gelmesini bekleyenlerin umutlarını biraz daha köreltiyor.
"Kırmızı çizgileri" bol partilerin geçimsiz siyaseti ve tabana oynamaları, yeni anayasayı da tehlikeye atıyor. Dahası Erdoğan'ın mutabakat arayışından vazgeçtiğinin sinyallerini vermesi sıkıntılı bir sürecin bizleri beklediğini gösteriyor.