Küresel tehlike sanılandan çok büyük

İngiliz hükümeti tarafından çevre konusunda yayımlanan rapor düşündürücü sonuçları ortaya koydu. Raporda iklim değişikliğinin ciddi tehlikelerine vurgu yapıldı.

Başbakan Tony Blair ile Çevre Bakanı Margaret Beckett'in imzalarının bulunduğu raporda, sera etkisi yaratan gazların salımının tehlikeli seviyenin altında tutulmasının çok küçük bir şans olduğu belirtildi. Başbakan Blair, raporun girişinde, küresel ısınmanın artık savunulamayacak bir oranda olduğunu belirterek, "iklim değişikliğinin riskleri düşündüğümüzden daha büyük olabilir" dedi. Deniz seviyesinde yükselme Sera etkisinin artmasıyla atmosferin sıcaklığı iki derece yükseldi. Sıcaklığın Grönland buzullarının erimesini tetiklemesinden endişe ediliyor. Buzulların erimesi bin yıl içinde denizlerin seviyesinin yedi metre yükselmesine neden olabilir. Yoksul ülkelerin bunlardan en çok etkileneceği vurgulanan raporda, küresel ısınmayla birlikte ortaya çıkması olası etkiler, şöyle sıralandı: Tarımda verimin azalması ve özellikle Avrupa ile Rusya'da hasatlarda büyük düşüş, Kuzey Afrika'nın çölleşmesiyle büyük oranda göç, 2.8 milyar insanın susuzlukla karşı karşıya kalması, Mercan resiflerinin yüzde 97'sinin yok olması, Kuzey Buz Denizi'nin tamamen ortadan kaybolması ve kutup ayılarının soylarının tükenmesi, Afrika ve Kuzey Amerika'da sıtmanın yayılması. Partikül oranı düşmeli Sanayi devriminden önce atmosferde milyon birim başına karbondioksit partikül oranı 275'ti. Şu an ise 350. AB'nin atmosferin iki derece ısınmasını engelleme hedefine ulaşılabilmesi için bu oranın 450'de veya daha altında sabitlenmesi gerekiyor. İngiliz hükümetinin bilimsel konulardaki başdanışmanı Sir David King ise milyonda 400 partikül karbondioksit oranına 10 yılda ulaşılacağı uyarısında bulundu. ABD'den sansür ABD'de yayımlanan 'The New York Times' gazetesinin haberine göre ise NASA bilim adamlarından James E. Hansen, geçtiğimiz ay sera etkisi yaratan gazların salımının azaltılması çağrısı yaptığı bir konuşmanın ABD yönetimince engellenmek istendiğini ileri sürdü. Gazeteye demeç veren bilim adamı, NASA yetkililerinin, konferanstan önce konuşma metinlerini gözden geçirmek istediklerini iddia ederek, kendisinin bu istekleri göz ardı ettiğini ve konuşma metnini vermediğini söyledi.