Kayseri'de babası Birol Erdoğan ve akrabaları ile birlikte kurban kesen Mehmet Erdoğan kurbanın kemiklerini kıran kuzeninin azizliğine uğradı...
Abone olKayseri'de, kestiği kurbanın kemiklerini kıran kuzenine yardım eden bir kişinin parmağı, baltanın kesmesi sonucu koptu. Parmağı kopan kişinin babası, oğlunu hastaneye götürdüklerini, parmağın yerine dikilmesi için çağrılan doktorun nöbetçi olduğu halde hastaneye gelmediğini iddia etti. Edinilen bilgiye göre, Kumarlı mevkiinde babası Birol Erdoğan ve akrabaları ile birlikte kurban kesen Mehmet Erdoğan'ın (15), kurbanın kemiklerini kıran kuzenine yardım ettiği sırada, sağ elinin orta parmağı baltayla kesildi. Ailesi tarafından Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Gevhernesibe Hastanesi'ne kaldırılan Erdoğan'ın kopan parmağı yerine dikilemedi. Birol Erdoğan, olaydan kısa süre sonra Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne ulaşmalarına rağmen doktorların oğluna müdahale etmekte geciktiğini öne sürdü. Doktorların uzun süre oğluyla ilgilenmediklerini savunan Erdoğan, şunları anlattı: ''Acil serviste görevli asistan doktorlar Mehmet'in koluna serum takıp gittiler. Uzun süre biten serumu bile çıkarmaya gelmediler. Sonra da (kendilerinin parmağı yerine dikemeyeceklerini, nöbetçi olan Prof. Dr. Y.T'in de telefon etmelerine rağmen hastaneye gelmediğini) söylediler. Biz de oğlumu buradan alarak parmağının yerine dikilebileceği umuduyla Kayseri Devlet Hastanesi'ne götürdük. Burada da doktorlar parmağın üniversite hastanesinde yerine dikilebileceğini söyleyerek, bizi tekrar aynı hastaneye sevkettiler. İkinci kez üniversite hastanesine geldiğimizde aradan 4 saat geçmişti. Sonunda parmağın kesildiği bölgeyi deri ile kapattılar.'' Erdoğan, bu olayın oğlunun psikolojisini de olumsuz etkilediğini ifade ederek, ''Oğlum lise öğrencisi. Şimdi eli nasıl kalem tutacak. Bu olay onun geleceğini de olumsuz etkiledi. Çağrıldığı halde hastaneye gelmeyen Prof. Dr. Y.T hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı'na (görevini ihmal ettiği) gerekçesiyle suç duyurusunda bulunacağız'' dedi. Prof. Dr. Y.T ise olay günü nöbetçi olmadığını belirterek, bu nedenle yasal sorumluluğu bulunmadığını kaydetti. Olaydan bilgisi olduğunu ifade eden Y.T, şöyle devam etti: ''Olay günü acil servisteki görevli doktor arkadaşlar beni telefonla arayarak bilgi verdiler ve hastaya yapabilecekleri müdahale konusunda görüşümü sordular. Ben de bana verdikleri bilgiler doğrultusunda hastanın parmağının yerine dikilmesinin mümkün olmadığını söyledim. Ancak, beni hastaneye çağırmaları ve benim gelemeyeceğimi söylemem söz konusu değil. Zaten acil serviste görevli olan doktor arkadaşlar hastaya gerekli müdahaleyi yapabilecek düzeydeler. Aile bu konuda yanlış bilgilendirilmiş. Benim yasal bir sorumluluğum yok. Tıbbi olarak da üzerime düşen görevi yaptım ve görüşümü bildirdim.''