Kesilen kurbanlık hayvanların sakatatlarının en fazla 2 gün içinde tüketilmesi gerekiyor. Kıymanın ise en fazla 2 ay muhafaza edilmesi vurgulandı.
Abone olÖzellikle dalak, karaciğer ve böbreğin hemen tüketilmesi gerektiği vurgulandı. Kıymanın ise en fazla 2 ay muhafaza edilmesi gerektiği çünkü ikinci aydan sonra besin değerinin düşmeye başlayacağı hatırlatıldı. Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Besin Hijyeni ve Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Abdullah Keleş, kurban etlerinin günümüzde daha çok stoklandığını, ancak stok işleminin sağlıklı yapılmadığını belirtti. İşkembe ve bağırsakların hijyenik bir şekilde temizlenmesi halinde aylarca derin dondurucuda saklanabildiğini bildiren Yrd. Doç. Dr. Keleş, “Çünkü bağırsak ve işkembede kan oranı düşüktür. Ancak özellikle dalak, karaciğer ve böbrek, hemen tüketilmelidir. Bu organlarda kan oranı yüksek olduğu için, kısa sürede bozulmaya ve kokmaya başlar” dedi. ET BÜTÜN OLARAK SAKLANMALI Hayvanın etinin bütün olarak saklanmasının daha doğru olduğunu vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Abdullah Keleş, etin üstündeki koruyucu zarınbozucu etki yapan bakteri ve mikroorganizmaları dışarıda tuttuğunu söyledi. Etin kıyma olarak değil, porsiyonlar haline getirilerek saklanmasıgerektiğini vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Keleş, şunları kaydetti: “Kıyma işlemi sırasında, etin üstündeki zarın yanı sıra eti meydana getiren hücrelerin yapısı bozulduğu için, hücre çeperindeki ikinci koruyucu zar da kaybolur. Bu şekilde et, bozucu mikroorganizmalara ve bakterilere daha açık hale gelir. Bozulma da buna paralel olarak hızlanır. Kıyma saklanacaksa porsiyonlar haline getirilmeli ve buzdolabının derin dondurucu bölümünde saklanmalıdır. Kıyma, en fazla 2 ay muhafaza edilmelidir. Çünkü ikinci aydan sonra besin değeri düşmeye başlar.” Bütün olarak saklanamaması halinde kırmızı etin en uygun saklama şeklinin kuşbaşı olduğunu belirten Yrd. Doç. Dr. Keleş, porsiyonlar haline getirilerek paketlenen etin, yine derin dondurucuda muhafaza edilmesi gerektiğini bildirdi. Yrd. Doç. Dr. Keleş, bu porsiyonların, kullanılmadan önce oda sıcaklığında değil, buzdolabının en alt rafında çözülünceye kadar tutulması gerektiğini, hızlı çözülme sırasında yoğun su kaybeden etin tüm besin değerini bu suyla birlikte yitirebileceğini belirtti. ÇÖZÜLEN ET TEKRAR KULLANILMAMALI Çözülen etin tekrar buzdolabına kaldırılmaması gerektiğini de belirten Yrd. Doç. Dr. Abdullah Keleş, “Çözülen etten salgılanan proteince zengin su, mikroorganizma ve bakteriler için ideal bir üremeortamıdır. Bu nedenle çözülen et, hemen kullanılmalıdır” dedi. Bazı yörelerde kurbanlık hayvanların özellikle kuyruk kısımlarındaki yağların daha sonra yemeklerde kullanılmak üzere saklandığını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Keleş, hayvan yağlarının, eritip pişirilerek muhafaza edilmesinin doğru olacağını kaydetti. Yrd. Doç. Dr. Keleş, etin en ideal pişirme yönteminin, pişirme süresinin kısa olması nedeniyle besin öğeleri korunduğu için, düdüklü tencere olduğunu söyledi.