Anayasa değişikliğinin iptali davasında karar günü yaklaşırken siyasi kulislerde oy hesapları yapılıyor.
Abone olAnayasa değişikliğinin iptali davasında karar günü yaklaşırken siyasi kulislerde oy hesapları yapılıyor. Daha önceki kritik davalara bakılarak yapılan değerlendirmelere göre sonuç ne olursa olsun karar kılpayı farkla çıkacak.
CHP’nin Anayasa değişikliğinin iptali için açtığı davada sona yaklaşılması kulislerde Anayasa Mahkemesi’nden çıkacak sonuçla ilgili değerlendirmeleri artırdı.
Anayasa değişikliğinin iptali için en az 7 üyenin oyu gerekiyor. Yani 11 üyeli mahkemede 6 üyenin iptal yönünde oy kullanması ve 5 üyenin karşı çıkması bile iptale yetmiyor. AYM’nin başvurunun kabulüne ilişkin kararı ile önceki kararlarının analizi ortaya ilginç sonuçlar çıkarıyor:
BAŞVURU GÖRÜŞÜLMESİN DİYEN İKİ ÜYE
Başvurunun görüşülmesi kararı 2’ye karşı 9 oyla alındı. Başvurunun görüşülmesine karşı çıkan üyeler Engin Yıldırım ve Nuri Necipoğlu, bu görüşlerini dava aşamasında da devam ettirebilir, yani ret oyu verebilir.
KILIÇ’IN GÖRÜŞÜ
Başkan Haşim Kılıç, türban kararında, Anayasa değişikliklerinin değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek maddelerine aykırı olduğu yönündeki çoğunluk görüşüne karşı çıkmıştı. Kılıç, AYM’nin böyle bir denetim yapmasının “esasa girmek” olduğunu, bunun da Anayasa’ya aykırı olduğu görüşünü ileri sürmüştü. Kılıç bu görüşünü değiştirmezse bu başvuru için de ret oyu vermesi yüksek ihtimal.
İÇERİĞE BÜYÜK İHTİMAL BAKILACAK
Anayasa Mahkemesi üyelerinin bir bölümünün, türban kararı doğrultusunda, AYM’nin ve HSYK’nın yapısına ilişkin maddelerin değiştirilemeyecek maddeler arasında sayılan “hukuk devleti” ve “kuvvetler ayrılığı” ilkelerine uygunluğunun denetlenmesi yönünde oy kullanacaklarına kesin gözüyle bakılıyor.
İÇERİK DENETİMİ
Ancak bu üyelerin tamamının değişiklikleri hukuk devleti ve kuvvetler ayrılığı ilkelerine aykırı bulmayabileceği belirtiliyor. Mustafa Bumin’in AYM başkanlığı döneminde AYM’nin yapısına ilişkin hazırlanan değişiklik taslağında da benzer hükümler olması bu konudaki en önemli gerekçelerden biri olarak gösteriliyor. Tüm bu ipuçları ışığında AYM’nin kararının kılpayı farkla vereceği yorumları yapılıyor.
RAPORLAR ÇOK ETKİLİ OLMADI
Raportör Ali Rıza Çoban’ın başvurunun reddedilmesi gerektiği yönündeki raporu, bundan önceki davalarda verilen kararların raporlardaki görüşlerle uygunluğu konusunu gündeme getirdi. Bir davada hangi raportörün rapor hazırlayacağına AYM Başkanı karar veriyor. Kritik davalarda hazırlanan raporlarda savunulan görüşlerin heyet tarafından benimsenmemesi dikkat çekiyor.
367 KARARI: Raportör Hikmet Tülen, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde açılan iptal davasında, toplantı yeter sayısının 184 olduğunu belirterek toplantı yeter sayısının 367 olduğu iddiasıyla açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştu. Ancak Mahkeme 9’a 2 çoğunlukla cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunu iptal etti.
TÜRBAN KARARI: Raportör Osman Can’ın, üniversitelerde türban yasağının kaldırılmasına yönelik Anayasa değişikliğinin iptal edilemeyeceği görüşünü dile getiren raporunun aksine AYM yine 9’a 2 çoğunlukla iptal kararı vermişti.
AKP’NİN KAPATILMASI: Osman Can, AKP hakkında açılan davada ret kararı verilmesini istemiş, ancak AYM AKP’ye “laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu” gerekçesiyle Hazine yardımının kesilmesi cezası vermişti.
İDDİANAMELERİN İADESİ: AKP ve DTP kapatma davalarında iddianamelerin eksiklikleri olduğu gerekçesiyle iadesi istenmiş, ancak AYM iddianameleri kabul etmişti.
İLK İNCELEME: Raportör Çoban Anayasa değişikliğinin iptali için açılan davanın ilk incelemede reddedilmesini istedi ancak AYM bu talebi de reddetti.
Kemal Göktaş / Vatan