Küfürlü operasyonumuzu yaptık bile
Barış için sözcükler tükenmiş, dahası silahın her türlüsünü
kullanmaya başlamışız bile.
Hiç unutmayalım ki, herkes üstüne düşeni yapıyor. Türkiye'de asker,
hükümet daha çok canın toprağa düşmemesi için var gücüyle
çalışıyor, didiniyor, çırpınıyor.
Terör örgütü PKK'nın emrindeki katil sürüsü ise daha çok can
yakmak için can atıyor.
Barzani ve Talabani'nin de başka bir hesabı var.
Özellikle Barzani...
İstiyor ki, muhatap alınsın... İstiyor ki iki kelime de onun hakkı
olsun. "Adam" yerine konulmayınca, kızıyor, kızdıkça PKK'yı
üzerimize sürüyor, canımızı acıtıyor.
Teröre yardım ve yataklık yapıyor yani!
Peki biz ne yapıyoruz?
Hangi fikri üretiyoruz?
Hiç!
Barzani ağzını açtıkça biz agresifleşiyoruz...
Küfürle karşılık veriyoruz.
O konuştukça biz "havlamak"tan söz ediyoruz.
Klavyeden alıyoruz bütün hıncımızı.
Bilgisayara döküyoruz kinimizi.
Ne bir fikir.
Ne bir düşünce...
Ne de başka bir şey....
Çok yakında önemli bir kalem olacağına inandığım Nesrin Yılmaz
arkadaşım kızsa da, okur yorumları hakkındaki seviyesizlik
konusunda ısrarımı sürdüreceğim.
Kim olursa olsun.
Hangi görüşte olursa olsun...
Ne olursa olsun...
Bir kişiye bir insana "köpek" muamelesi yapılmasını doğru
bulmuyorum. Bir insanın konuşmasını "havlamak" olarak
yorumlanmasını çirkin, seviyesiz buluyorum.
Binlerce kişinin okuduğu bir haberenin altını küfürnameye
dönüştüren kim olursa olsun, burada barınamaz, barınmamalı. Aşağıya
iliştirilen küfürler o küfürü sallayan kişinin seviyesini ortaya
koyar.
Çok doğru, kem söz sahibine aittir.
Ama bu sitenin de saygın okurları var.
Hergün bu siteyi 3 milyon kez tıklayan okurlar, küfür işitmek için
değil, haber okumak için kapıyı çalıyor. Üç beş çapulcunun, bu
insanları rahatsız etmeye hakkı yoktur.
Şu hale bakın; IRKÇI bir site olup çıktık!
Hayır!
Orada duracaksınız!
Bu sitede, düşmanlık tohumlarının ekilmesine müsade
etmeyeceğiz.