Kubeyr’de katliam izleri

BBC Muhabiri Çarşamba günü hükümet yanlısı milislerin onlarca kişiyi öldürdükleri söylenen Hama yakınlarındaki Kubeyr köyünde insan kalıntılarının kanıtlarına ulaştığını bildirdi.

BBC Muhabiri Çarşamba günü hükümet yanlısı milislerin onlarca kişiyi öldürdükleri söylenen Hama yakınlarındaki Kubeyr köyünde insan kalıntılarının kanıtlarına ulaştığını bildirdi.

Birleşmiş Milletler gözlemcileriyle birlikte köye giden Paul Danahar, küçük köy alanını tamamen boşaltılmış ve yıkılmış bir halde bulduklarını söyledi.

Öldürüldükleri söylenen onlarca kişinin cesetlerine ne olduğuna dair hiçbir bilgiye ulaşılamadı.

Bu arada Suriye’den çatışma haberleri gelmeye devam etti. Bugün Humus kentinden top ateşi ve bir başka noktadan ise bombalı saldırı gerçekleştiği iddia edildi.

Kızılhaç örgütü Suriye’de 1,5 milyon kişinin insanı yardıma ihtiyacı olduğunu duyurdu.

BM gözlemcileri, Suriye’nin Hama bölgesinde katliamın gerçekleştiği Kubeyr köyüne olaydan bir gün sonra girebildi.

Danahan, Perşembe günü Kubeyr’e girmeye çalıştıkları sırada ateş açılan gözlemcilerin geri döndükleri Şam’dan tekrar yola çıkıp köyle ulaştığını söyledi.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Güvenlik Konseyi’ndeki toplantının ardından yaptığı açıklamada, katliamı kınarken Suriye’de ciddi bir iç savaş tehlikesi olduğu uyarısını yaptı.

Durumun taşma noktasından kırılma noktasına gidebileceğini belirten Ban, BM Özel Temsilcisi Kofi Annan'ın barış planının hala “odak merkezi” olduğunu ifade etti.

Aktivistler, hükümet destekli misilerin Kubeyr’de 78 kişi öldürdüğünü iddia ederken, rejim katliamdan teröristleri sorumlu tutuyor.

Suriye devlet televizyonu ölümleri ‘katliam’ olarak tanımladı ancak ölü sayısını 9 olarak verdi.

Ölü kadın ve çocuk görüntüleri içeren haberler yayınlayan televizyon, teröristleri uluslararası müdahaleyi teşvik etmekle suçladı.

Çelişkili haberler geliyor

Lübnan’daki BBM muhabiri Jim Muir, gözlemcilerin Kubeyr’e girmekte ısrarcı olmasının sebebinin katliamla ilgili çelişkili haberler olduğunu söyledi.

Batılı medya kuruluşlarının Suriye’ye girişinin engellenmesi, iddiaların doğrulanmasını da zorlaştırıyor.

Muhabirimiz, Suriye’nin de Lübnan’ı parçalayan mezhep çatışmasının kurbanı olmasından endişelenildiğini aktardı.

Katliamdan sorumlu tutulan hükümete bağlı Şebbiha milisleri, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad gibi Alevi kökenli.

Ölenlerinin çoğunun da Sünni olduğu iddia ediliyor.

BM’nin Suriye’de 297 silahsız gözlemcisi bulunuyor.

Gözlemciler, Birleşmiş Milletler-Arap Birliği ortak temsilcisi Kofi Annan’ın, Nisan ayı ortasında alınan ateşkes kararını da içeren barış planının uygulandığını teyit etmek üzere görev yapıyor.

Ban: İç savaş yakın

Suriye krizinin görüşüldüğü Güvenlik Konseyi toplantısının ardından Annan ve Arap Birliği Genel Sekreteri Nabil el Arabi ile düzenlediği ortak basın toplantısında konuşan Ban, Suriye'de "büyük bir iç savaş tehlikesinin çok yakın” olduğunu ve Güvenlik Konseyi’nin "tek ses" olması gerektiğini söyledi.

Ban, ayrıca, Suriye’de son yaşanan şiddet olaylarının “insanlığa karşı suç” olarak nitelenebileceğini söyledi.

BM’nin Annan barış planına bağlı olduğunu vurgulayan Ban, bundan sonra ne tür adımlar atılacağı konusunda ek görüşmeler yapılması gerektiğini belirtti.

Annan da, Ban’ın çağrısını tekrarlayarak, “Çatışmaların giderek daha da militerleşmesi ağır sonuçlara tol açabilir” dedi.

BBC muhabiri Barbara Plett, Güvenlik Konseyi’ndeki tartışmaların üyeler arasında bölünmeler olduğunu gösterdiğini aktardı.

Plett, "ABD kararlı bir adım atılmasını isterken, Rusya ve Çin dış müdahaleye karşı" dedi.

İran'ın rolü tartışmalı

Annan, basın toplantısında, Suriye üzerinde etkili olabilecek ülkelerden bir grup kurulacağına dair gelen bilgileri doğruladı.

Annan, kurulacak grubun, barış planına uyulması için hem Esad hükümetine hem de muhalefete baskı yapacağını söyledi.

Muhabirler, İran'ı bu gruba dahil etmenin yeni tartışmalara neden olacağının netleştiğini bildirdi.

Annan, İran'ın da çözümün parçası olmasını umduğunu belirtirken, ABD ve İngiltere İran'ın katılması fikrine karşı.