Krizin faturası üreticiye çıktı

Rusya ile yaşanan Akdeniz Meyve Sineği Krizi, Adana'da bir kez daha masaya yatırıldı ve "günah keçisi" olarak üreticiler ilan edildi.

Akdeniz İhracatçı Birlikleri'nin desteğiyle Adana Çiftçiler Birliği'nde düzenlenen 2005-2006 Narenciye Değerlendirme Toplantısı'nı Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Adana Milletvekilleri Abdullah Çalışkan, Ziyaeddin Yağcı ve Atilla Başoğlu ile Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Kemal Sağ ile çok sayıda üretici ve narenciye ihracatçısı da izledi. Açılışta konuşan Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Doğru, her yıl Hatay'dan Silifke'ye kadar yeni narenciye bahçeleri tesis edildiğine işaret ederek, buna bağlı olarak ciddi üretim artışları yaşandığını, mevcut sorunlar çözülmediği için de sektörün sorunlarının daha da arttığını söyledi. Yaş sebze ve meyve ihracatında önemli yeri olan Rusya pazarının kolay elde edilmediğini de belirten Başkan Doğru, "Rusya pazarına sıkı sarılmalı, sahip çıkmalıyız" dedi. Narenciyede gereken teşviklerin yeterli ve vaktinde verilmediği için ihracatçıların rakipleriyle rekabet edemediğini, bugünkü şartlarda maliyetleri aşağı çekmenin de mümkün olmadığını ifade eden Doğru, "Her türlü fedakarlığı ortaya koyan ihracatçılarımız devlet tarafından desteklenmelidir. İnşallah geçmiş yıllarda uygulamaya konulan ihracat iadesi bu yol da uygulamaya konulur" diye konuştu. Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kavak da, her yıl geleneksel olarak düzenlenen değerlendirme toplantılarında narenciye ihracatçı ve üreticilerinin sorunlarının masaya yatırıldığına işaret ederek, yeni dönemden çok umutlu olmadıklarını söyledi. Bölgenin en büyük yaş meyve sebze ihracatçısı olmasına rağmen önümü göremediği için geçen yıla oranla yüzde 10 bile alım yapmadığını açıklayan Başkan Kavak, "Gerçekleri her platformda konuşmak zorundayız. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Keşke bu sorunları AB bize dayatmadan çözmüş olsaydık. Geçen yıl Rusya ile 30 Mayıs'ta yaşanan Akdeniz Meyve Sineği Krizi, Aralık ve Ocak aylarında yaşansaydı üretici de batardı. Ama tüm ihracatçılar alımını yaptığı için üreticiler fazla zarar görmedi. Ama bu krizin suçlusu üreticilerdir. Eğer üretici zamanında ilaçlamasını ve bakımını yapsaydı bu kriz yaşanmazdı. İsterseniz bana kızın, ama bunu söylemek zorundayım. Biz üretici ve ihracatçılar olarak bütünlük içinde olmalıyız. İhracatçı varsa üretici de vardır, üretici varsa ihracatçı da vardır. Bu sektörü bir bütün olarak değerlendirmek lazım. Gelin el ele verelim, bu toplantı başlangıç olsun, ihracatçı-üretici el ele versin. Taşın altına hep birlikte el koyalım. Kaliteli ürün yetiştirelim. Rekabet gücümüzü artıralım. Ortak çıkarlarımız için mücadele edelim" diye konuştu.