BIST 8.610
DOLAR 34,35
EURO 37,45
ALTIN 3.023,73
HABER /  DÜNYA

Kriz sonrası yeniden toplandılar

Anayasa Yazım Komisyonu, dün yaşanan Süheyl Batum krizinin ardından bugün TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in başkanlığında toplandı. <br/>Anayasa Y...

Abone ol

Anayasa Yazım Komisyonu, dün yaşanan Süheyl Batum krizinin ardından bugün TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in başkanlığında toplandı.
Anayasa Yazım Komisyonu’nda dün yaşanan CHP’li Süheyl Batum krizinin ardından komisyon çalışmalarına bugün TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in başkanlığında devam edecek. CHP’li Batum’un, yasama sorumsuzluğu ve dokunulmazlığına ilişkin AK Parti ve BDP’yle uzlaşma sağlayan CHP’li Atilla Kart ve Rıza Türmen’e sert tepki göstermesi ile patlak veren krizin aşılmasını için TBMM Başkanı Çiçek’in başkanlığında toplanan komisyon üyeleri, dün yaşanan olayları değerlendirdi.
TBMM Anayasa Yazım Komisyonu’nda dün yaşanan krizi değerlendiren MHP Konya Milletvekili Faruk Bal, MHP olarak Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda müzakerelerin verimli olabilmesi için azami gayret gösterdiklerini söyledi. Bunun yanı sıra komisyonun belirli bir nezaket ve zarafet dairesinde müzakereleri yürütmesine inandıklarını dile getiren Bal, “Ancak dün maalesef dün bir tartışma olmuş, ben de yoktum. Fakat ‘Perşembe’nin geleceği Çarşamba’dan bellidir’ misali CHP bazı fikir ayrılıklarını içinde barındırmaktadır. Bu komisyona da yansımaktadır. CHP kendi iç sorunun kendisi halledip ona göre komisyonda net bir halde görüşlerini savur bir hale gelmelidir” diye konuştu.

“BİR MADDEYE DÖNMEK DOĞRU DEĞİL AMA BİR YANLIŞ VARSA ONU DA DÜZELTMEYE ÇALIŞMAK AYRI BİR VUKU”
CHP’li Süheyl Batum’un üzerinde uzlaşma sağlanan maddelerin yeniden görüşmesine ilişkin talebinin mümkün olup olmadığının sorulması üzerine ise Bal, şunları söyledi.
“Teknik olarak mümkün. Geçmişte örneği de var. CHP’den sayın Süheyl Batum’un dünkü ileri sürdüğü ifade açısından ifade ediyorsanız, tabi ki mutabakat sağlanmış bir maddeye dönmek doğru değil ama bir yanlış varsa onu da düzeltmeye çalışmak ayrı bir vuku. Bunu tartışmayı genişleterek mutabakatı azaltmak adına yapmak yanlıştır. Bunu AK Parti’de yaptı. Anayasa’nın değiştirilemez 3. Maddesi aynen kabul edilmiş olmasına rağmen daha sonar AK Parti’ye mensup sayın milletvekilleri ‘bunu biz tekrar müzakere edeceğiz’ demişlerdi. Bu tabii ki komisyonun çalışmalarına çok aykırı bir durum değil. Zaman zaman böyle geri dönüşler oluyor.”
Süheyl Batum’un üslubunun sorulması üzerine de Bal, “Elbette üslup, nezaket, zarafet dediğimiz noktada mesele görülmelidir” dedi.

“GÖRÜŞ AYRILIKLARI TABİİ Kİ OLACAK”
CHP’li Rıza Türmen ise dün yaşanan olayları şöyle anlattı:
“Dün yaşananlar o kadar önemli değildi bence. Bu kadar abartmamak lazım. Dün yaşananlar aslında bir maddeyle ilgili işin doğrusunu aramaktı. Böyle bir arayıştı. Daha mükemmel nasıl olabilir, daha iyi nasıl olabilir. Doğru nerededir. Acaba öyle yazılırsa mı daha iyi yoksa böyle yazılırsa mı daha iyi… Bunun arayışıydı dün. Yani öylede düşünebilirsiniz, böylede düşüne bilirsiniz. İkisi de mümkündür. Onu tartışmasıydı, o kadar üzerinde durulacak bir olay olduğun düşünmüyorum. Görüş ayrılıkları tabii ki olacak.”

“GÖRÜŞ AYRILIKLARIYLA DAHA MÜKEMMELİ BULUYORSUNUZ”
Türmen, “Görüş ayrılıkları CHP’nin içerisinde olunca dikkat çekiyor” sorusuna ise, “Bazen partiler arasında, bazen partiler içerisinde oluyor ama görüş ayrılıklarından daha iyi daha mükemmeli buluyorsunuz. O arayışın bir sonucu olarak siz daha iyi bir sonuca ulaşıyorsunuz” yanıtı verdi.
CHP’nin bir görüşünün ve tutumunun bulunduğunu aktaran Türmen, “CHP’nin bir duruşu ve tutumu var ama CHP’de kendi görüşünün ve tutumunun bazen gözden geçirmek ihtiyacını hissediyor. Yani bir şey söylüyorsunuz, size en doğru gelen şeyi önce söylüyorsunuz sonra karşınızdakini dinliyorsunuz. Bu çok oldu bana da. Galiba karşımdakinin söylediğinde bir gerçek payı var diyorsunuz. Sizin doğrunuzun da en mükemmel olmadığını görüyorsunuz. Bu parti içerisinde de böyle oluyor. Ben böyle düşünüyorum ama benim partim içerisinde başka bir arkadaş biraz daha fazlı düşüne biliyor. Acaba hangisi bunun doğru bir tartışalım bakılım denebiliyor” diye konuştu.
Sühely Batum’un üslubu ile ilgili tartışmaları da değerlendiren Türmen, üslubu sertleştirmeden, merdivenleştirmeden soğuk kanlı bir şekilde doğruyu ve mükemmeli aramak gerektiğini söyledi.

“KOMİSYONUN AHLAKİ SÜRESİ SONA ERMİŞTİR, TABİİ SÜRESİNİN SONUNA GELMEK ÜZEREYİZ”
AK Partili Ahmet İyimaya ise, dünkü krize ilişkin sorulara, “Toplanacağız, oturacağız, müzakere edeceğiz ve sanıyorum çalışmalara devam edeceğiz. Ancak komisyonumuzun ahlaki süresi sona ermiş, tabi süresinin sonuna gelmek üzereyiz. Bakalım, görelim, konuşalım ortak irade çıkar” cevabını verdi.
“Seçim sürecinin başlamasının ardından komisyonun çalışması mümkün mü?” diye soran İyimaya, “Ahlaki süre 2012 Aralık ayı sonu” dedi.
(İHA)