İzmir'de özel bir kreşin servisinde unutulan ve 9 saat kapalı kaldığı araçta hayatını kaybeden 3 yaşındaki Alperen için soruşturma sürüyor. Servis şoförünün ardından okul müdürü için de tutuklama kararı çıktı.
Abone olİZMİR’in Çiğli İlçesi’nde, kreşe öğrenci servisi yapan minibüste unutulduğu için havasızlıktan hayatını kaybeden 3 yaşındaki Alperen Sakin’in ölümüyle ilgili servis şoförünün ardından kreş müdürü de tutuklandı.
Özel Sevgi Yumağı Anaokulu’nda, 3 yaşındaki Alperen’in ölümüyle ilgili soruşturma sürdürülürken, okulun sahibi Yurdagül İşgören hakkında akşam saatlerinde yakalama kararı çıkarıldı. Anaokulu sahibi Yurdagül İşgören çıkarıldığı mahkemece tutuklanırken, olaydan sonra gözaltına alınıp serbest bırakılan rehber personel D.K.'nın tekrar gözaltına alınıp adliyeye sevk edildiği, çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı öğrenildi.
SAVCILIKTAN AÇIKLAMA
Soruşturmayı yürüten Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklamada, 15 Ağustos’ta kreşe ait servis aracında unutulmasının ardından hastanede hayatını kaybeden Alperen Sakin’in ölümüne ilişkin başsavcılık tarafından başlatılan soruşturma kapsamında çocuğun otopsi işleminin yapıldığı, kamera kayıtları da dahil tüm delillere el koyulduğu belirtildi.
Başsavcılık açıklamasında, "Olayda ağır ihmali bulunduğu tespit edilen servis şoförü savcılık sorgusunun ardından sevk edildiği nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanmıştır. Bahse konu kreşin müdürü için de gözaltı talimatı verilmiştir" denildi.
Aynı zamanda kreş sahibinin ve müdürünün eşi olan servis şoförü Tamer İşgören 'taksirle ölüme sebebiyet' vermek suçundan tutuklanmıştı.
OLAYI ORTAYA ÇIKARTAN ÖĞRETMENLER KONUŞTU
Çiğli’de Sevgi Yumağı Anakolu’na giden Alperen Şahin, salı günü unutulduğu okul servis minibüsünde 9 saat kilitli kalıp havasızlıktan yaşamını yitirmişti. Kreş yetkililerinin gizlemeye çalıştığı minik Alperen’in ölümündeki korkunç gerçek, kreş öğretmenlerinden Arzu Gülmez ve Nurcan Altıok’un ifadeleriyle ortaya çıktı.
"TEHDİT ETTİLER, BASKI ALTINDAYDIM"
Doğan Haber Ajansı muhabirleri korkunç gerçeği ortaya çıkaran öğretmenler Arzu Gülmez ve Nurcan Altıok’la konuştu. Alperen’in okulda olmadığını ilk fark eden ve okul yetkililerine haber veren öğretmen Arzu Gülmez, kendisinin doğruyu anlatmaması için baskı altına alındığını söyledi. Olaydan çok etkilendiğini belirten Arzu Gülmez, şunları söyledi:
"Olay günü çok kötü bir gündü. Alperen’in olmadığını yoklamayı alınca fark ettim. Dilara öğretmene Alperen’in olmadığını söyledim. O da ’sabah aldık, olması gerekiyor’ dedi. ’Emin misin’ diye sordum. Emin olduğunu söyledi. Sonra koşarak Nurcan öğretmene gidiyor. O da ’onu sabah siz almadınız mı’ diyor. Sonra servis şoförü Tamer Bey’e soruyorlar. Her yeri aradık. Diğer sınıflara baktık. Bulamadık. Sonra şoför ’Servise bakalım dedi ve anahtarı Dilara’ya verdi. Sonra servise bakan Dilara, çığlık atarak geri çekiliyor ve Nurcan öğretmen çocuğu servisten alarak içeri getirdi. Tabi bahçedeki kameralar da çekiyor. Alperen’i yere yatırdık. Şoför ’su dökelim’ dedi. Ben de bizim acil müdahale eğitimimiz olmadığını söyledim. Sonra Okul Müdürü Yurdagül Hanım’ı aradılar. Ambulansı aradığımda bana kızdılar. ’Biz özel hastaneye götüreceğiz’ dediler."
Alperen’in götürüldüğü hastaneye gittiğinde kendini kaybettiğini belirten Arzu Gülmez, "Fenalaştım ve beni servise yatırdılar. Burada Yurdagül’ün arkadaşı A.S., bana gerçeği anlatmamamı ve kendi söyleyeceklerini anlatmamı istedi. ’Doğruyu anlatsan geri mi gelecek çocuk. Yoksa hepiniz hapse girersiniz’ dedi. Sonra karakola gidip onların baskısıyla o şekilde ifade verdim. Sonra vicdanımız rahat etmedi ve Nurcan öğretmenle gerçeği anlattık" dedi.
ANAOKULU KAPATILDI
İl Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye göre, olayın ardından görevlendirilen müfettişler ön raporunu tamamladı.
İl Milli Eğitim Müdürlüğü, rapordaki değerlendirme çerçevesinde soruşturmanın detaylı olarak devam edebilmesi amacıyla özel anaokulunun kapatılması kararını aldı.