BIST 9.660
DOLAR 34,61
EURO 36,33
ALTIN 2.920,92
HABER /  GÜNCEL

Kredi kartlarında faiz karmaşası

Öğretim görevlisi ve avukat Şükran Ekecik, kredi kartlarındaki faiz karmaşasına dikkat çekti. Ekecik, aylık faiz uygulamasının kanuna aykırı olduğunu söyledi.

Abone ol

Erciyes Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim görevlisi ve Avukat Dr. Şükran Ekecik, kredi kartlarında ödenmeyen bakiyeye aylık bileşik faiz uygulamasının Türk Ticaret Kanuna aykırı olduğunu belirterek, bunun kaldırılması gerektiğini söyledi. Ekecik, hem tüketicileri hem de bankaları korumak için bileşik faizin 3 aylık dönemler halinde uygulanması gerektiği görüşünü savundu. A.A muhabirinin konu ile ilgili sorularını yanıtlayan Ekecik, bankaların, tüketicilerin hesap kesim dönemi sonunda ödemedikleri anaparaya bir sonraki dönemde faiz işletip, ana paraya ekledikten sonra geri istediğini ifade etti. Türk Ticaret Kanunu'nda, ''üç aydan aşağı olmamak üzere faizin anaparaya eklenerek birlikte tekrar faiz yürütülmesi'' şartının yalnızca cari hesaplarla borçlu bakımından ticari iş mahiyetine sahip olan borç akitlerinde geçerli olduğunu belirten Ekecik, bu hükmün emredici nitelikte olduğunu bildirdi. Faizin belirli devrelerde anaparaya eklenmesi ve anapara olarak tekrar faizlendirilmesinin bileşik faiz olarak adlandırıldığını ifade eden Ekecik, bir başka deyişle bileşik faizin, faize faiz yürütülmesi anlamı taşıdığını kaydetti. Kredi kartlarında ödenmeyen bakiyeye bir aylık devreler itibari ile faiz hesaplanarak, bunun dönem sonunda anapara olarak talep edilmesinin de Türk Ticaret Kanunu'na aykırı olduğunu anlatan Ekecik, ''Borçlar Kanunu'nun 19. ve 20. maddesi gereğince kanunun amir (emredici) hükümlerine aykırı maddeler batıl (boş-çürük) olduğundan, kredi kartı sözleşmelerinde aylık bileşik faiz uygulamasına neden olan maddeler batıldır'' dedi. Kanunun emredici hükümlerini uygulamanın ise hakimin görevi olduğuna dikkat çeken Ekecik, şöyle dedi: ''Hukuk sistemimizde borçlu temerrüde düşene kadar borcuna işletilen faiz anapara faizidir ve hesabın kat'ı anında bu meblağ anaparaya dönüşür. Borçlunun temerrüdünden sonra işleyen faiz temerrüt (gecikme) faizidir. Borçlar Kanununu 104. maddesi gereğince gecikme faizini tekrar faiz yürütülmez. ''ANA PARAYA İTİRAZ EDİLMELİ'' Bu nedenle borçlular tarafından icra takiplerinde bir aylık devreler itibari ile hesap edilerek anaparaya dönüşen faize itiraz edilebilmesi için anaparaya itiraz edilmesi gerekir. Oysa tüketiciler yaptıkları harcamaların dışındaki rakamların hepsini faiz olarak nitelendirmeleri nedeniyle dava dilekçelerinde 'faize itiraz ediyorum' demektedirler. Bu durumda da anaparaya dönüştüğü için anaparanın içinde yer alan bileşik faiz itiraz dışında kalmaktadır. Oysa borçlunun zarara uğramaması için anaparaya itiraz etmesi gerekmektedir.'' Borçluların kendilerine gönderilen veya belirli dönemler itibari ile gönderilmiş sayılan hesap özetlerinin, kesinleşmiş sayılmaması açısından dikkatli olup hesap özetlerine ve hesap kat ihtarlarına süresi içinde itiraz etmeleri gerektiğini vurgulayan Ekecik, uygulamada bankaların, kredi kartı borçlularını temerrüde düşürdükten sonraki dönemde icra takip tarihine kadar tahakkuk ettirdikleri temerrüt faizini anaparaya ekleyerek takibe geçtiklerini, dolayısıyla temerrüt faizine de tekrar faiz talep ettiklerini söyledi. Ancak borçlular tarafından bu uygulamaya karşı bilinçli itiraz edildiğinde bunun mümkün olmadığının mahkeme kararlarında yer aldığını ifade eden Ekecik Yargıtay'ın bu konudaki içtihadının da aynı doğrultuda olduğunu söyledi. Ekecik, hem tüketicileri hem de bankaları korumak amacıyla bileşik faizin bir aylık yerine üç aylık dönemler halinde uygulanmasından yana olduğunu sözlerine ekledi.