BIST 8.619
DOLAR 34,31
EURO 37,48
ALTIN 3.023,94
HABER /  GÜNCEL

Kredi kartında taksit taksit kriz

Vade farksız diye taksit büyüsüne kapılıp kredi kartıyla hesapsızca alışveriş eden tüketiciler, asgari ödeme yolunu tercih edince, borç ve faiz yumağıyla karşılaşıyor.

Abone ol

Vade farksız diye taksit büyüsüne kapılıp kredi kartıyla hesapsızca alışveriş eden tüketiciler, bir de kolaylık gibi sunulan asgari ödeme yolunu tercih edince, ileriye dönük büyük bir borç ve faiz riski altına giriyor. Taksitli alışveriş furyasıyla yeniden tırmanışa geçen kredi kartı harcamaları konusunda vatandaşları uyaran tüketici dernekleri, borçlarını asgari ödemelerle erteleyen 9 milyon kişinin büyük bir risk altında olduğunu belirtiyor. 2001 krizinden sonra bankaların kredi kartı borçlarına uyguladıkları astronomik temerrüt faizleri yüzünden sosyal bir yara haline gelen kredi kartı borçları konusu, kredi kartıyla taksitli alışverişin patates, soğan gibi günlük gıdalara kadar yayılmasıyla yeni bir boyut kazandı. Taksit büyüsüne kapılıp hesapsızca alışveriş yapan tüketicilerin, günü kurtarma mantığıyla kolaylık gibi sunulan düşük asgari ödeme yolunu da seçmesiyle birlikte ileriye dönük büyük bir borç ve faiz riski içerisine girdiği kaydedildi. Tüketici dernekleri temsilcileri, taksitli satışın vatandaşları gereksiz tüketime yöneltiğine, asgari ödeme ile de borcun azalmadığına, tersine katlanarak artığına dikkat çekiyorlar. 26 milyon adedi aşan kart ile 2004 yılında kredi kartıyla yapılan harcamalar, 2003'e göre yüzde 63 oranında artış gösterdi. Ancak vade farksız taksit var diye satın aldığı her ürüne taksit yaptırmaya kalkan vatandaş ay sonunda yüksek faturaları karşısında buluyor. 'Asgari ödeme' tuzağı Bankaların kredi kartı borçlarını tahsil ederken sundukları 'asgari ödeme tutarı' seçeneğinin de vatandaşı yanıltan diğer bir uygulama olduğu kaydediliyor. Vatandaş borcun tamamını ödemeyip yalnızca yüzde 10 civarındaki 'asgari ödeme' tutarını ödediği takdirde kendisine uygulanacak faizin düşük olacağı zannına kapılıyor. Oysa sadece faiz ödeyerek ana borcu sadece ertelemiş oluyor. Asgari ödeme, hesap ekstresi dönemine girildiğinde, kredi kartıyla yapılan tüm harcamaların (taksitler dahil) ve çekilen nakit avansın yüzde 10'u ile ücret ve faizlerin yüzde 10'unun toplamına denk gelen tutardan oluşuyor. Hesaplamalara göre vatandaş, Bin YTL'lik kredi kartı alışverişini 12 ay boyunca sadece asgari ödeme ile kapatmaya çalışması halinde anapara hariç 358 YTL faiz ödemek zorunda kalıyor. Maaşın 4-5 katı kredi limiti veriliyor Öte yandan, tüm bankalar kredi kartı kullanmak isteyen herhangi bir vatandaşın gelir seviyesini Kredi Kayıt Bürosu aracılığıyla bilmesine rağmen hemen her isteyene bir kart veriyor. Örneğin 500 YTL geliri olan bir vatandaş, cüzdanında taşıdığı 4-5 ayrı bankanın kredi kartı sayesinde 3-4 milyarlık harcama yapabilecek konuma ulaşıyor. Ancak sonuçlarına bakınca tüketicilerin ceplerinde kart diye 'patlamaya hazır bir bomba' taşıdıkları anlaşılıyor. Verileri bakıldığında, kredi kartı borcu nedeniyle 2004'te kara listeye alınanların sayısı ise 500 bin kişiye yükseldiği görülüyor. Ayrıca 2004 yılında ödenmeyen kredi kartı borçları bir önceki yıla göre yüzde 92 oranında artış göstererek 593 trilyon liraya ulaştı. Yeni kartzede ordusu oluşuyor Tüketiciler Derneği Genel Başkanı Engin Başaran daha birkaç yıl önce bu konuda icralar, intiharlar, aile faciaları, ev-arsa satılması gibi çok acı tecrübelerin yaşandığını hatırlatarak, "Fakat bütün bunlar olmamış gibi bankalar yeni bir yöntemle piyasaya bütün hızlarıyla girdiler. 12 ay taksit gibi, tüketcinin geleceğini harcayacağı ve dünyada eşi emsali görülmemiş bir yönteme başvuruldu. Tüketici benzinini de, giyeceğini de, yiyeceğini de taksitle almaya başladı. Biz dernek olarak işin bilincindeyiz ki yeni kredi kartı mağdurları ordusu oluşuyor." Baskı yapılırsa faizler iner Tüketici Hakları Merkezi (TÜ-MER) Genel Başkanı Ömer Keser, kredi kartı almaya karar veren vatandaşın en düşük faizle çalışan bankayı tercih etmesi halinde diğer bankaların da faiz indirmek zorunda kalacağını söyledi. Türkiye'de kart almak isteyenlerin hangi bankanın ne kadar faiz uyguladığını araştırmadığından yakınan Keser, "Tüketici, kredi kartını planlı bir alışveriş düzeni için tercih etmesi gerekirken kendini kurtarma ve maddi sorunlarını halletme aracı olarak görüyor" dedi. Kart faizleri soygun niteliğinde Tüketicileri Koruma Derneği Genel Başkan Yardımcısı Avukat Ali Er, bankaların, kolay kredi kartı dağıtarak, yüksek faiz oranı uygulayarak ve asgari ödeme tutarını düşük tutarak tüketicinin borç tuzağına düşmesine zemin hazırladığını söyledi. Kredi kartı faiz oranlarının enflasyon ve Hazine faizlerinin çok üzerinde olduğuna dikkat çeken Er, kredi kartında yüzde 80-90'ları bulan faiz uygulamalarının soygun niteliğinde olduğunu kaydetti. Bankaların, tüketimi teşvik etmek için sokak satıcıları gibi kredi kartı dağıttıklarını hatırlatan Er, asgari ücretli bir insanda bile bin, 2 bin YTL limitli 3-4 tane ayrı bankanın kredi kartı olmasının anormal bir durum olduğunu ifade etti. Yüksek faiz inadı devam ediyor Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Avukat Bülent Deniz, kredi kartı borçlarının tamamını kapatamadığı için asgari ödeme tutarını ödeyerek borçlarını erteleten 9 milyon kişinin risk altında olduğunu söyledi. Deniz, "Asgari ödeme ile borçlarını erteliyorlar ama devamlı faiz ödeyerek" dedi. Deniz, aylık enflasyonun yüzde 1-1,5 oranında seyrettiği bir ortamda bankaların hâlâ yüzde 5-10 arasında oranlarda faiz uygulamakta ısrar etmelerinin de hiçbir iktisat kuramına uymadığını vurguladı. Haber: Yakup Kocaman-Yılmaz Yıldız Kaynak: Yenişafak