BIST 9.457
DOLAR 34,42
EURO 36,39
ALTIN 2.836,61
HABER /  GÜNCEL

Kötü karneye ceza kesmeyin!

Bugün 2011-2012 eğitim-öğretim yılının son bulmasıyla yaklaşık 17 milyon öğrenci karne alacak.

Abone ol

Pedagog Dr. Melda Alantar aileleri uyarıyor: Okul başarısızlığında ‘tembel’, ‘sorumsuz’ gibi ifadelerle çocuğu etiketlemeyin, ceza vermeyin ve kesinlikle şiddet uygulamayın…

Notları iyi olan çocukların sabırsızlıkla beklediği karne günü, notları kötü olan öğrenciler için sıkıntı ve stres anlamına geliyor. Karnenin öğrencinin başardığı ya da zorlandığı derslerin göstergesi olduğunu söyleyen Pedagog Dr. Melda Alantar, aile, öğrenci ve eğitimcilerin karne değerlendirmesini öğrenciyi gerçek potansiyeline ulaştıracak bir yol haritası olarak görmeleri gerektiğini belirtti.

Çocuğu cezalandırma konusunda aileleri uyaran Dr. Alantar, “Aile, okul başarısızlığı durumunda “tembel”, “sorumsuz” gibi ifadelerle çocuğu etiketlemekten, cezalar vermekten, şiddet uygulamaktan kesinlikle kaçınmalıdır. Bu tür yaklaşımlar çocuğun öz güvenini örseler; evden kaçma, kendine zarar verme, okul hayatından uzaklaşma gibi durumların ortaya çıkmasına neden olabilir. Aile çocuğun okul başarısızlığını çözülmesi gereken ve üstesinden gelinebilen bir sorun olarak değerlendirmeli ve sorunun kaynağına inerek çözüm üretmelidir. Tatil çocuğun dinlenmesi, eğlenmesi ve uygun bir hazırlık çalışma programıyla başarıyı yakalaması için bir fırsat dönemidir” diye konuştu.

TATİLİ EN İYİ ŞEKİLDE DEĞERLENDİRMEK ELİNİZDE
Tatil programının çocuğunu da bu fırsatı değerlendirebileceği şekilde yapılmasının önemli olduğunu belirten Alantar, verimli bir tatil planlaması için şu önerilerde bulundu: “Araba veya otobüs ile yapılan yolculuklarda çocukların güzergahı haritalara bakarak takip etmeleri, trafik levha ve işaretlerini izlemeleri etkin öğrenmeyi sağlar. Çevredeki tarihi ve doğal zenginlikleri tanımak ve yaşayarak öğrenmenin gerçekleşmesine yol açar. Çocuğun gelişimi sosyalleşme sürecini de içermektedir. Bu nedenle kişiliğini geliştirmesi için ilgileri doğrultusunda sportif ve sanatsal etkinliklerden yararlanmalı, yaşıtlarıyla birlikte aynı ortamı paylaşabileceği kulüp, kurs gibi faaliyetlere katılmalıdır.

YAZ KAMPLARI EĞİTİMİ EĞLENCELİ HALE GETİRİR
Yaz okulları öğrenci ve ailelerin tatil dönemini yararlı şekilde değerlendirmelerine fırsat tanıyan kurumlardır. Özellikle ilköğretim ve lise çağındaki kız ve erkek öğrenciler yaz okullarından yararlanabilirler. Ancak aileler bu konuda çocuklarının görüşlerini almalı, onlara katılacakları yaz kampları, tercih edecekleri spor dalları ve etkinlikler hakkında seçim yapma hakkı tanımalıdırlar.
Yaz kampları seçiminde göz önünde bulundurulması gereken diğer unsurlar çocuğun ilgi alanı ve becerileridir. Anne-baba, eğitimci ve uzmanların dikkatli gözlemleri ve incelemeleri ile çocuğun ilgi alanlarının belirlenmesi mümkündür. Sporla ilgilenmeyen ancak tiyatroyu seven bir çocuğu sportif faaliyetler yerine, drama etkinliklerinin yer aldığı bir ortama yönlendirmek daha doğrudur.

Yaz okulları uzun süren eğitim yılının ardından öğrencilerin gerginlikten uzaklaşarak rahatlamalarını sağlayan ortamlardır. Öğrenciler yeni arkadaşlıklar kurarak sosyalleşirler, iletişim becerilerini geliştirirler. Yaşıtlarının bulunduğu ortamda kendilerini sınama, arkadaşlarıyla kıyaslama fırsatını bulurlar.

ÇOCUĞUN AİLEYLE VAKİT GEÇİRMESİNİ SAĞLAYIN
Örneğin aile paylaşım geceleri düzenlenebilir. Haftada bir gece en az üç saati birlikte geçirin. Özellikle ergenlerin aile törenlerine ihtiyaçları vardır. Aile bağlarının pekiştirilmesi için geniş aile olarak tanımlanan büyükanne, büyükbaba, hala, teyze, amca, dayı, yeğen, kuzen v.b. yakınlarla paylaşmak amacıyla ziyaretler düzenlenebilir. Şehir veya memleket dışında yaşayan yakın akrabalarla görüşmek için düzenlenen geziler, geniş aileyle kaynaşma fırsatı sundukları gibi, aile bireylerine doğdukları, büyüdükleri yerleri görme, anılarını tazeleme ve paylaşma olanağı da sağlarlar. Çocuklar anne-babaların geçmişe ilişkin anılarını dinlemekten zevk alırlar.

GEREKİRSE UZMAN YARDIMI ALIN
Öğrencinin gelişme gösterdiği ve zorlandığı alanları belirlemek için çocuğunuzla birlikte öğretmeniyle görüşün. Belli konularda başarılı olamayan öğrencilere yönelik okulun kurs, etüt gibi özel düzenlemelerden yararlanın. Ailenizde ve çevrenizde size bu konuda destek olabilecek insanları belirleyin. Öğrenme güçlükleri, dikkat eksikliği gibi akademik başarıyı etkileyen konularda okuldaki öğretmen ve psikolojik danışmanların çocuğunuzla ilgili kuşku ve önerilerine önem verin. Gerekli durumlarda uzmanlardan yardım alın.”