Korkma arkadaş!..
Ne diyor Mehmet Akif ; Cehennem olsa gelen, göğsümüzde söndürürüz. Bu yol ki Hak yoludur, dönme bilmeyiz, yürürüz;
“Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son
ocak.
O benim milletimin yıldızıdır,
parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir
ancak...
*
Okunduğu an her Türk evladının tüylerini diken, diken İstiklal Marşımızın “KORKMA’ ile başlayan kelimesi çok şey ifade eder…
Nedir KORKMA!..
Büyük bir Milletin tarih sahnesinde küllerinden yeniden doğuşunun adıdır..
İlk defa 1 Mart 1921’de Büyük Meclis’te yankılansa da 1915’te kaleme alınan bir haykırıştır..KORKMA!
Zafere ulaşacağımıza dair “yorgun ve yoksul” millete, Milli Mücadele davasının zaferle biteceğine dair yakılan bir umut ışığıdır KORKMA!..
Düşmana galebe çalmanın ilk şartıdır; KORKMA!
Zihinlere vurulan pranganın sökülüp atılmasının anahtarıdır;
KORKMA!
30 Ağustos’ta zaferle sonuçlanan o büyük mücadeleye giden yolda düşmanı vatan toprağından söküp atmanın parolasıdır;
KORKMA!
*
Mehmet Akif’in “BİRLİK ŞİİRİNİ’ bilir misiniz?
Der ki!
Cehennem olsa gelen, göğsümüzde
söndürürüz.
Bu yol ki Hak yoludur, dönme bilmeyiz,
yürürüz;
Düşer mi tek taşı sandın harim-i
namusun,
Meğer ki harbe giden son nefer şehid
olsun.
Şu karşımızdaki mahşer kudursa,
çıldırsa,
Denizler ordu, bulutlar donanma
yağdırsa,
Bu altımızdaki yerden bütün
yanardağlar
Taşıp da kaplasa âfakı bir kızıl
sarsa,
Değil mi cephemizin sinesinde iman
bir;
Sevinme bir, acı bir, gaye aynı, vicdan
bir;
Değil mi ortada bir sine çarpıyor,
yılmaz,
Cihan yıkılsa emin ol bu cephe
sarsılmaz!
*
İşte Akif’in şiirindeki bu dizeler İstiklal Marşımızın ‘KORKMA’ ile başlayan dizelerinin birer çimentosudur..
Neden bu yazı…
Zafer haftasındayız...
Varlığımızın final zaferi olan 30 Ağustos Zafer Bayramını kutluyoruz n dününü anlamayan, bilmeyen milletlerin geleceklerini teminat almasının mümkün olmadığını anlatmak içindir bu yazı ve bu duygular…
Şu coğrafyada Müslüman ve demokrat kimliğimizle büyüyüp gelişerek yaşamanın bedelini ödüyoruz hep..
Bu bedeli Dandanakan’da ödedik;
Malazgirt’te ödedik;
Niğbolu’da, Kosova’da, Varna’da, Preveze’de, Sina’da, Filistin’de, Medine’de, Yemen’de,
Tüm Balkanlar’da ve nihayet Çanakkale’de, Sakarya’da ödedik!
Bela üstüne bela geldi, hepsini def ettik!
Halen de ediyoruz…
Kimi zaman 250 bin şehit (Çanakkale) hürmetine varlığımızı, birliğimizi, dirliğimizi sürdürdük...
Bundan sonra da sürdüreceğiz.
Hiç tereddüt etmeden yolumuza devam edeceğiz.
“Kolay mı?” diyeceksiniz;
Hiç kolay değil...
Ama tarih boyunca biz ne zorlukların üstesinden geldik, nice zoru kolay ettik!
Evvelallah bunlarında üstesinden geliyoruz…
Akif’in dediği gibi;
“Muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asıl kanda mevcuttur”
Değil mi?
*
Milli Marşımızı sadece milli marş değildir…
Paroladır…
Rotadır…
Onu her zamankinden daha gür, daha gürül gürül okuyun..
Ne güzel başlamış…
“Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak”.
KORKMA arkadaş…
Dünyada yok böyle güzel bir memleket!..
Bu memlekitin gücünü her karış toprağında yatan şehitlerinden aldığını unutma arkadaş..
Allah bize memleketin her bir köşesinde her türlü nimeti bahşetmiş…
Anlamadınız mı hala neden hep dış güçlerin bitmek tükenmeyen bir hedefi halinde bu ülke!..
O nedenle;
Sahip çık ülkene .....
Ne diyor Akif bize;
“Bastığın yerleri 'toprak' diyerek geçme,
tanı:
Düşün altındaki binlerce kefensiz
yatanı.”
Evet tanı bastığın yerleri arkadaş…
Sen tanırsan bu vatan asla batmayacaktır…
KORKMA!..
Tıpkı Malazgirt’te…
Tıpkı Çanakkale’ de…
Tıpkı Dumlupınar’da...
Tıpkı Sakarya’da olduğu gibi…
Tıpkı 15 Temmuz hain darbe girişimi gecesinde olduğu gibi…
*
30 Ağustos'u kutluyoruz..
Türk milleti olarak bir büyük tarihi bir kez daha gururla yaşayıyoruz.
Bu tarih Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının önderliğinde i zihinlere vurulan pranganın sökülüp atılmasının anahtarıdından başka hiç bir şey değildir.…
Onlar KORKMA'dı...
Sen de KORKMA arkadaşım...
Ali Rıza Saygan ne diyor Türk olmak şiirinde;
Türk olmak,
İlk olmaktır,
En zayıf gününde bile dünya’ya meydan okumaktır,
En dertli gününde bile, ufunetin,
Bir şafakta biteceğine tevekkül etmektir.
Türk olmak,
Zor iştir, veballi bir yüktür,
Türk olmak, Allah-ı tanımak,
Resule inanmak,
Amentüye boyun kesmektir..
Türk olmak,
Medeniyetler mezarlığında dik durmaktır..
Türk olmak,
Dünya’ya feyiz veren,
Atatürk olmaktır.
.