ÇEDBİK Başkanı Haluk Sur, mevcut konut stokunun ‘Yeşil Bina’ anlayışı ile dönüştürülmesiyle 30 milyar $'lık tasarruf sağlanacağını açıkladı.
Abone olSur, vergiden muafiyet yoluyla teşvikin gündeme gelebileceğini belirterek, Aralık 2012'de Yeşil Konut Sertifikası'nın yayımlanacağını söyledi.
Küresel ısınma, iklim değişikliği ve karbon salımı gibi yeryüzünü tehdit eden birçok ekolojik sorun gayrimenkul sektörünü de farklı bir boyuta sürüklüyor. Ekolojik sorunların gündeme gelmesi ile 'Yeşil Bina' anlayışını benimseyen inşaat firmaları ürettikleri projelerde çevreci unsurları ön planda tutarak, sürdürebilirlik ilkesini benimsiyor. Bu değişimin Türkiye'deki en önemli aktörü ise Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği (ÇEDBİK). 2007 yılında kurulan dernek, Türkiye'de ve dünyada yapı sektörünün sürdürülebilir ilkeler ışığında gelişmesini sağlamak için birçok proje yürütüyor.ÇEDBİK Başkanı Haluk Sur, Türkiye'deki mevcut konut stokunun yeşil bina anlayışı ile dönüştürülmesiyle 500 milyar ile 1 trilyon dolar arasında bir ekonomi ortaya çıkacağını ve 30 milyar dolarlık tasarruf sağlanacağını açıkladı.
Tüm dünyada yeşil binalara duyulan ilginin arttığına dikkat çeken Sur, Emlaklobisi.com'dan Semih Çavuşlar'a verdiği röportajda, Türkiye'de de vergiden muafiyet yoluyla yeşil binalara olan ilginin devlet tarafından artırabileceğini belirtti.
30 MİLYAR DOLAR TASARRUF
Türkiye'de mevcut binaların 'yeşil binaya' dönüşmesi halinde büyük bir ekonomik hacim sağlanacak ve 30 milyar dolarlık tasarruf yapılacaktır. Bütün dünyada olduğu gibi Türkiye'de de yeşil konutların önemi her geçen gün daha fazla gündeme geliyor. Gayrimenkul sektörü, dünyada krizlerden çıkış sağlayan bir sektör. Gerek 1929 Dünya Ekonomik Buhranı'nda, gerekse İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra krizler bu sektörle atlatıldı. Çünkü bu sektör yüzlerce yan sektörü besliyor. Şimdi yeni küresel krizin ilaçlarından biri de yeşil binalar olacak.
Türkiye 10 milyona yakın konutunu kentsel dönüşümle yenileyecek. Mevcut 19 milyon konuta her geçen yıl yenileri ekleniyor. Bu ivme, yeşil konut için ve Türkiye için daha önemli avantajlar barındırıyor. Dünyada yeşil konutlar, kredi kuruluşları tarafından ayrı bir değerlemeye tabi tutuluyor ve bu konutlar standart konutlara göre daha değerli. Türkiye'nin enerji yatırımı önümüzdeki dönemde 130 milyar doları bulacak. Eğer binalar yeşile dönüştürülürse buradan, bir GAP'a karşılık gelen 30 milyar dolarlık bir tasarruf yapabiliriz."
PAZARIN 120 MİLYAR $'A ÇIKMASI BEKLENİYOR
"Yapısal dönüşüm sadece ekonomide değil; sosyokültürel alanda, düşünce mantalitesi, yaşam biçimleri alanında da var. Ekonomi alanında da milli ekonomiden küresel ekonomiye doğru bir geçiş var. Artık maliyeti ve şartları ne olursa olsun binaların sürdürülebilir olması isteniyor. Dünyanın en yüksek binası olan Taipei Binası bir senede Energystar seviyesinden yeşil binaya geçebiliyor ise tüm binalar bunu başarabilir. Kanun kapsamında verilen teşvikler, bankaların sağladığı krediler gibi finansman olanaklarının yaygınlaşmasıyla da hem yatırımcı hem de son kullanıcıların yeşil binayı tercih etme oranları artacaktır.
Amerika'da yayımlanan McGraw-Hill verilerine göre, inşaat sektöründe yeşil konut pazarı 2005 yılında 3 milyar $ iken, 2010'da 50 milyar $'a çıktı. 2015 yılında da bu değerin 120 milyar $'a çıkması beklenmektedir. Konut piyasasının yanı sıra ticari binalar da yeşil bina sektöründe önemli bir yer tutuyor."
DÖNÜŞÜM MÜMKÜN MÜ?
"Türkiye'de iklim değişikliği için belirlenen stratejiye uygun olarak bina stokunda yeşil bina kriterlerinden özellikle karbon salımı, enerji ve su tüketimi konularına önem vermek gerekiyor. Mevcut konut stokunun 'Yeşil Bina' anlayışıyla dönüştürülmesi için öncelikle su, elektrik, atık gibi masraf kalemleri belirlenmeli ve bu değerleri azaltma için yenileme yapılmalıdır. Mevcut binaya yapılan yatırımlar sayesinde, binanın işletme maliyeti azalacağı için, yatırım kısa sürede amorti edilir.
Ayrıca, yeşil bina sertifikası, yeni binaya alınabildiği gibi mevcut bina için de alınabilir. Yeşil bina değerlendirme sistemlerinde, binanın tipolojisi için farklı değerlendirme kılavuzları oluşturulmuştur. Yeşil bina ölçütlerinin dikkate alınarak yapılacağı yenilemeyle, mevcut binalar da yeşil bina konseptine dahil edilebilir. Bu sistemlerden en yaygın kullanılanı BREEAM-In-Use ve LEED+EBOM dur. Ancak bunların ön koşulları şu anda Türkiye'deki mevcut durumu zorlamaktadır."
KENTSEL DÖNÜŞÜM VE YEŞİL TEKNOLOJİ
"Türkiye'de 19 milyona yaklaşan konut stokunun, %48'i 35 yaşın üzerindedir. Ülkemiz, yıpranmış konut stoku ve deprem gerçeği sebebiyle büyük çaplı bir kentsel dönüşüm programıyla karşı karşıyadır. Türkiye 10 milyona yakın konutunu kentsel dönüşümle yenileyecek. Bu süreçte en önemli noktalardan biri 'Yeşil Bina' anlayışının benimsenmesidir. Konut stokunun tamamı yeşile dönüştürüldüğünde 500 milyar ile 1 trilyon dolar arasında bir ekonomi ortaya çıkacaktır. Bu hacim, 10 yıl sonra nüfus artışı, bina sayısında artış, kentsel dönüşüm, yeni teknolojilerin ve yan sektörlerin etkisiyle katlanarak artacaktır."
EKO-ETİKET ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR
"Yeşil binaların altyapısını oluşturan çevre dostu malzemeler, yenilenebilir enerji ve enerji-etkin teknolojiler gibi konular ülkemizde gelişmektedir ve bu konular, yeşil binanın yan sektörlerini oluşturur. Yeşil binaların inşaatında ekolojik malzemelerin kullanılması gerekmektedir. Ekolojik malzeme ise eko-etiket gibi malzemelerin üretiminden başlayarak malzemenin tüketim sonrasına kadar yaşam döngüsü boyunca malzemenin çevresel etkilerini inceleyen sertifikaya sahip olan malzemedir. Türkiye'de eko-etiket uygulaması henüz başlamamıştır, çalışmalar devam etmektedir. İnşaat sektöründe ISO 14001 sertifikası ile çevre yönetim sistemi uygulanmaktadır. Yeşil bina inşaatında dikkat edilmesi gereken bir diğer konu da yerel malzeme kullanılmasıdır böylece malzemenin getirilmesi sırasında oluşacak CO2 salımının önlenmesi amaçlanır."
ÇALIŞMALAR YETERLİ Mİ?
"Özellikle mimarlık ve mühendislik fakültelerinde, müfredatta yerini alan yeşil binalar ilgili birçok tez ve akademik çalışmalar yürütülüyor, konuyla ilgili seminerler, paneller düzenleniyor. Biz de Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği olarak Türkiye çapında üniversitelerin düzenlediği etkinliklere katılarak yeşil bina konusunun yaygılaşmasını sağlıyoruz. Bu tür çalışmalar, öğrencilerin yeni konularla tanışmalarına imkan sağlıyor, ayrıca çevre bilincini arttırıyor. Yenilikçi yaklaşımlar uygulamaya teşvik eden yeşil binalar sayesinde öğrenciler, iş yapış şekillerinde sürdürülebilirlik kavramını irdeleyip yeni çözümler bulmaya yöneliyor. Üniversitelerde yürütülen çalışmalar, pratik uygulamalarla pekiştirilirse daha verimli olacaktır. Her konu da olduğu gibi yeşil binalar konusunda da üniversite-sanayi işbirliği ile güzel projeler üretilebilir."
ARALIK 2012'DE SERTİFİKA YAYIMLANACAK
"Konutlar için Türkiye koşullarına uygun değerlendirme sistemi oluşturmak için çalışmalara başladık. Bu kapsamda, binaların yeşil bina kriterlerine göre tasarlanarak inşa edilmesi ve sertifika alması için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın desteğini aldık, Enerji Bakanlığı ve Türkiye Mimar ve Mühendisler Birliği ile İMSAD gibi kurumlarla da görüşme halindeyiz. Türkiye'de geliştirilecek bu sertifikanın, diğer uluslararası sertifikalara göre en büyük avantajı sertifika gelirinin yurtiçinde kalacak olması ve böylece dışarıya kaynak transferinin engellenmesidir.
VERGİDEN MUAFİYET İLE TEŞVİK
"Yeni binalarda, yeşil bina sistemlerinin kullanılmasıyla oluşan maliyet artış oranı %2'ila %8 arasındadır. Yeşil binaların maddi açıdan en önemli katkısı sui elektrik gibi işletme maliyetlerinin büyük oranda düşmesidir. Araştırmalar, yapılan ilave yatırımla elde edilecek tasarruf sayesinde ilave maliyetin binanın kullanım süresi içinde 10 katına varan seviyelerde geri döndüğünü göstermektedir.
Türkiye'de inşaat sektörünün ekonominin lokomotif sektörü olduğu ve yeşil binalara duyulan ilginin her geçen gün arttığı dikkate alınırsa, yeşil bina pazarının ülkemizde hızla büyüyeceği öngörülüyor. Ülkemizde Avrupa Birliği Enerji Performansı Direktifi'ne (EPBD) paralel yürürlüğe giren Binalarda Enerji Performans Yönetmeliği ve binalarda enerji kimlik belgesi uygulaması da yeşil bina hareketi için önemli bir dönüm noktasıdır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, yeşil bina teşviki konusunda bir sistem oluşturmak için çalışmalara başlamıştır.
Yeşil binaların vergiden muafiyet yoluyla teşvik edilmesi gündeme gelebilir. Gayrimenkul sektöründe yeniden değerleme esaslarının tanziminde de bu konu yer alır. Eğer bir bina yeşil bina ise ve bu binayı alacak olan kişi daha az elektrik, doğal gaz ve su masrafında bulunacak ise aile bütçesine, kredi kullananın bütçesine olumlu, pozitif bir katkısı olacak ise bunu göz önüne alarak ona daha fazla kredi verme ya da onun kredi faizinden sübvansiyon yapma şeklinde bir teşvik söz konusu olabilir. Türkiye'de bina çevre vergileri düşürülebilir, emlak vergilerinde indirime gidilebilir. Böyle proje geliştirenlere özel oranlı faizler sunulabilir."