New York Times gazetesi, 11 Eylül El-Kaide ile bağlantıları olabileceği gerekçesiyle yakalanıp Guantanamo Üssü'ne gönderilen tutuklulara işkence yapıldığını yazdı.
Abone olABD Ordusu'nun "Guantanamo Üssü'nde mahkumlara sistemli işkence uygulanmadı" açıklaması, sorgulara katılan muhafızlar tarafından yalanlandı ABD'de yayımlanan New York Times gazetesi, ABD'nin Afganistan'a müdahalesi sırasında Taliban ve El-Kaide ile bağlantıları olabileceği gerekçesiyle yakalanıp Küba'daki Guantanamo Üssü'ne gönderilen tutukluların çoğuna düzenli olarak işkence yapıldığını yazdı. Konu hakkında ilk kez konuşan Guantanamo Üssü'nde görevli askeri muhafızlar ve istihbarat ajanları, tüyler ürpertici sorgu tekniklerini tüm detaylarıyla anlattı. Muhafızların New York Times'a yaptıkları açıklamalarla, ABD Ordusu'nun "Guantanamo ve Ebu Garib'te kesinlikle sistemli işkence uygulanmadı" iddiası da yalanlanmış oldu. Guantanamo Üssü'ndeki ana cezaevlerinden biri olan Camp Delta'da görev yapan muhafızların "düzenli bir prosedür" olarak tanımladıkları bir uygulamaya göre, sorgu görevlileriyle işbirliği yapmaya yanaşmayan tutuklulara şu işkenceler uygulanıyordu: * Mahkum çırılçıplak soyularak ayakları ve elleri yerdeki bir kancaya zincirlenmiş halde, sürekli olarak yoğun ışık altında yüksek sesli rock ve rap müziği dinlemeye zorlanıyordu. İşkence sırasında genellikle Eminem ve Limp Bizkit'in şarkıları tercih ediliyordu. * Sorgu sırasında klima sistemi en yüksek seviyede soğutmaya göre ayarlanıyordu. Bu uygulamayla hem ülkelerinde hem de hücrelerinde sıcağa alışmış tutukluların sürekli rahatsız edilmesi amaçlanıyordu. * Sorgu süreleri kimi zaman 14 saate kadar çıkıyordu. Mahkumlar bilinçlerine kaybedene kadar sorgu odasından çıkarılmıyordu. * Guantanamo'da yaygın olarak uygulanan bir başka işkence yöntemi de tutukluların gece uyandırılarak sorguya alınmaları, sorgudan sonra başka bir hücreye konulmaları, derin uykuya daldıktan sonra tekrar uyandırılarak yeniden sorguya alınmalarıydı. Bu işlem gecede beş altı kez tekrarlanıyordu. Bilgi veren mahkum 'Aşk kulübesine' * Amerikalı sorgu görevlilerine Taliban ve El Kaide hakkında "önemli" bilgiler veren mahkumlar ise ödüllendiriliyordu. * Sorgu sırasında işbirliği yapan mahkumların "aşk kulübesi" adı verilen geniş bir odada birkaç saat geçirmesine izin veriliyordu. * Bu odada mahkumlar, gazete ve dergi okuyabiliyordu. Kimi zaman televizyon ve porno içerikli videolar izlemelerine izin veriliyordu. * 'Aşk kulübesine" giren mahkumlar ayrıca nargile içebiliyordu. Amerikalı askerler, mahkumlara aromalı tütünler bile sağlıyordu. * İşbirlikçi mahkumlar ayrıca yemekle ödüllendiriliyordu. Bilgi veren tutsaklara McDonald's hamburger ve milkshake veriliyordu. * Bu uygulamalar 2004 yılının ilk aylarına kadar aralıksız devam etti. Ancak Irak'taki Ebu Garib cezaevinde işkence skandalinin ortaya çıkması üzerine askıya alındı.