Türkiye’de çok ortaklı holdingler akımını başlatan Kombassan Holding'in sahibi Haşim Bayram, haftalık haber dergisi Aksiyon’a ilginç açıklamalarda bulundu.
Abone olKombassan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Haşim Bayram, Amerika’da aldıkları marketler zinciri ‘Hit or Miss’in genel müdürünün Amerika Merkezi Haberalma Örgütü (CIA) ajanı çıktığını söyledi. Türkiye’de çok ortaklı holdingler akımını başlatan ve kurduğu Kombassan Holding ile ağır sanayiden kimyaya, gıdadan inşaata 40’ın üzerinde fabrikaya, yüzlerce tesise sahip Haşim Bayram, haftalık haber dergisi Aksiyon’a ilginç açıklamalarda bulundu. Bayram, bazı ürünlerde firmayı yüzde 90 zarara uğratan eski müdürün yerine aldıkları kadın müdürün, yaptığı yolsuzlukla şirketin iflasına yol açtığını anlattı. “Temmuzda yapılması gereken kontroller yoğunluktan dolayı eylül ayına sarkmıştı. Her hafta telefon ile aradığımızda bize ‘şirket süper’ diyordu.” diyen Bayram, kontrole gittiğinde ise genel müdürünü yerinde bulamadığını belirtiyor. Yapılan kontrolde kadının 10-15 trilyon liralık bir parayı kendi hesabına aktardığı ortaya çıkmış. Şirketi gönüllü iflasa götüren Bayram, kendi lehlerine sonuçlanan davanın tahkikatı esnasında ise büyük vurgunla kayıplara karışan genel müdürün CIA ajanı olduğunu öğrenmiş. İşadamı, Hit or Miss’i yeniden hayata geçireceklerinin işaretini vererek son durumu şöyle anlatıyor: “128 milyon dolarlık vergi alacağımız var. Yeniden altyapıyı kurup başlayacağız.” Haşim Bayram, maruz bırakıldıkları büyük sıkıntılara rağmen ayakta kaldıklarını belirtiyor. Özellikle 28 Şubat süreci ile birlikte ‘yeşil sermaye’ damgası yiyen pek çok kuruluşun kepenk kapatmak zorunda kaldığını belirten işadamı, bu süreçte kendilerinin de çok büyük haksızlığa uğradığını vurguluyor. Bayram, Sakıp Sabancı’nın kendisine “Haşim Bey, size yapılanlar bize yapılsaydı bir haftada yıkılırdık.” itirafını aktarırken “Eğer önümüz kesilmeseydi, bugün 5 milyar dolar ciro yapan, 100 bin kişiye istihdam sağlayan bir kurum olacaktık.” ifadelerini kullanıyor. Şu an 20 binden fazla istihdam kapısı açan Kombassan’ın yıllık cirosu ise 1 milyar doların üzerinde. Holdingin sahibi, başlarına gelen sıkıntıları “Allah o günleri bir daha göstermesin.” diyerek anlatıyor. Kendileriyle Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) çok uğraştığını belirten Haşim Bayram, eroin taşındığı bahanesiyle uçaklarının koltuklarının yırtıldığını, tehditlerden sonra kağıt fabrikalarının iki defa yakıldığını söylüyor. Bayram, engellemelerden dolayı Alfa Air gibi bazı firmaları kapatmak zorunda kaldıklarını, eksi Başbakan Necmettin Erbakan’ın yıkıldığı gün Petlas’ta 45 milyon dolara el konulduğunu kaydediyor. Faisal Finans’ı devretmelerinin altında da aynı baskıların olduğunu dile getiren Bayram en yetkili ağızlardan kendisine ‘Kombassan’ın banka sahibi olmasını hiçbir zaman istemeyiz.’ denildiğini aktarıyor. Bayram’a Faisal Finans’ın devri için 2 defa yazı gelmiş. Birincisinde ‘Devredeceksiniz. Biz Kombassan’ın banka sahibi olmasını istemiyoruz.’ denilirken ikinci mektupta ise ‘Bu gece devretmezseniz kapatacağız’ ibaresi yer alıyormuş. Bayram, “Ağlaya ağlaya devrettim. Satarken zarar ettik. Ama hiçbir şansımız yoktu. Şimdi suç bizde mi devlette mi? O zaman en sağlam banka o idi.” diye soruyor. “SPK’ya emir veriliyordu, onlar da yapıyordu. Ama biz bütün davaları kazandık. Tedbir koydular, hepsini kazandık. SPK’nın kazandığı hiçbir dava yoktur.” diyen Bayram, bunları o zaman hiç dile getirmemelerinin sebebini ise ülkeye ve halka olan sevgilerinden dolayı sabretmekle açıklıyor. Haşim Bayram, sıkıntılarının hâlâ devam ettiğini belirtiyor. Kombassan’ın Sermaye Piyasası Kurulu’na ilettiği ‘2000 yılında holding ve inşaat, tarım diye iki hissenin birleştirilmesi’ talebine 5 yıl geçmesine rağmen henüz cevap gelmemiş. Firma, 8 senedir yatırım teşvik belgesi alamıyor. 3-4 ay önce kağıda, kartona yaptıkları enerji yatırımlarına bu belgeleri alamadıkları için 1,6 trilyon lira vergi ödemek zorunda kalmış. Bayram, AK Parti iktidarı ile sıkıntılarının azalmadığını da şu sözlerle dile getiriyor: “Kambiyo, teşvik yatırım belgeleri konusunda Başbakanlık’tan cevap bekliyoruz. Yabancılar alıyor, biz alamıyoruz. İsim değiştirsek biz de alacağız; ama bunu istemiyoruz. ‘Sabredin.’ diyorlar.” Zaman