BIST 8.885
DOLAR 34,31
EURO 37,19
ALTIN 3.018,55
HABER /  GÜNCEL

Kolestrolsüz hayat mümkün değil

"Kalp krizi, yüksek tansiyon ve beyin kanaması" gibi rahatsızlıkların nedeni olarak gösterilen kolesterolün, belirli düzeyde olması şartıyla, hayati önemi bulunuyor.

Abone ol

Kolesterol olmazsa, organizmadaki hücreler ne formda kalabiliyor ne de zamanı geldiğinde kendilerini yenileyebiliyor. Kolesterol, beynin ve sinir sisteminin faaliyeti için de vazgeçilmez. Bu yağın büyük bölümü (yüzde 70'i) organizma, özellikle de karaciğer tarafından üretiliyor. Geri kalanı (yüzde 30'u) beslenmeden geliyor.

Uzmanlar, kısaca "Kanda dolaşan yağlı madde" olarak tarif edilen kolesterol için "iyi" veya "kötü" dendiğini hatırlatıyor. Gerçekte, iyi veya kötü olan kolesterolün değil, kolesterolün kandaki taşınma biçimi olduğunu belirten uzmanlar, "Kolesterol, üretici organlarla tüketici dokular arasında götürülüp getirilir.

İki ayrı protein, kolesterolü sarıp sarmalar ve taşır. Bunlardan biri Düşük Yoğunluklu Lipoprotein (LDL), diğeri Yüksek Yoğunluklu Lipoprotein'dir (HDL). HDL'ler fazla kolesterolü, yeniden işlenip yok edileceği karaciğere götürürler. Bunun için 'iyi' sıfatı alırlar.

LDL'ler ise kolesterolü hücrelere taşırlar. Kanda çok oldukları zaman atar damarlar için tehdit oluştururlar. Bunun için onlara kötü gözle bakılır" diyor.

KOLESTEROLÜN 'DÜŞMANLIĞI'

Kolesterolün, LDL'ler çoğaldığı anda insanın düşmanı haline geldiğini vurgulayan uzmanlar, bu sıra, sert plakalar oluşmaya ve atar damarların iç duvarına yapışmaya başladığını, kan dolaşımının tehlikeye girdiğini, böylece damar sertliğinin ortaya çıktığını kaydediyor.

Uzmanların ifadesine göre, kolesterolün ideali, 1 litre kanda 2 gramın altında olması. Ama, bundan daha önemlisi LDL'lerin düzeyi. 1 litrede 1.6 gramdan fazlası, kolesterolün "kötüleşmesi" anlamına geliyor. HDL'lerin kandaki oranı yüzde 0.35'in altına inerse, yine tehlike var demektir. Doktorun, kolesterol düzeyine paralel olarak ölçülmesini istediği "trigliserit" (şeker ve alkolden oluşan yağ) de, litrede 2 gramı aşmamalı.

Genellikle kolesterolün yüksekliğine paralel olarak yağın kanda dolaşan şekli olan trigliserid de yükselir. Trigliserid yükseldiği zaman kan yoğunlaşır, akışkanlığı azalır, pıhtılaşır ve daralan damarı tıkar. Sonuçta kalp krizine ya da felce yol açar.

Son araştırmalar, kötü kolesterolde (LDL) yüzde 1'lik azalmanın, enfarktüs riskini yüzde 2 azalttığını gösterdi. İyi kolesterolde (HDL) yüzde 1'lik yükselme aynı riski yüzde 2-3 oranında düşürüyor. Çok fazla kolesterolün tehdidi altında bulunan tek organ kalp değil. Karaciğer, göz, bacak, beyin atardamarlarında biriken ve bir baraj oluştun kolesterol, kan akış hızını yavaşlatır. Bu, oksijen yetersizliği demektir ve söz konusu organlara ciddi zararlar verir.

IRSİ TEHLİKE

Yüksek kolesterolün, genetik bir hastalıktan kaynaklanabileceğini belirten uzmanlar, "Eğer anne ve babadan biri, bu geni taşıyorsa, çocuğun kolesterol düzeyi normalden yüksektir ve damar setliği 40 yaşından önce ortaya çıkabilir. Eğer anne ve babanın ikisi de bu geni taşıyorsa, çocuğun kolesterol düzeyi normalden 3 ya da 4 kat yüksek olabilir. Bu durumda daha 15 yaşından itibaren enfarktüs tehlikesi mevcuttur" uyarısında bulunuyor.

Uzmanlara göre, tüm hücre duvarlarının ana yapı taşı olan kolesterol, sinir hücrelerini birbirinden ayıran bir izolasyon duvarı özelliğine de sahip. Kolesterol ayrıca, sindirimin sağlanmasına yarayan safra asitleri üretiminin yanı sıra kemik yapımını sağlayan D vitamininin ve cinsiyet hormonlarının da ana maddesi konumunda.

Kolesterolün başlıca oluşma sebepleri ise şunlar:

"Şişmanlık: Aşırı beslenme, kolesterolden zengin hayvansal yağlı gıdaların yenmesi ve bitkisel yağların aşırı tüketimi yağ dokusunu artırır.
Hareketsizlik: Hareketli insanların kilo alma ihtimali az olduğu için kötü kolesterol yükselmesine sebep olan şişmanlık ihtimali düşüktür. Kişide aşırı çarpıntı ve nefes darlığı yapmayan düzenli, günlük hareket, faydalı
kolesterolün kandaki çoğalmasını sağlar.

Çoğalan HDL, kandaki zararlı LDL kolesterolü yakalayıp götürür,
karaciğerde yıkımı sağlar. Böylece damar sertliği önlenmiş olur. Ama hareketsizlik olunca bunun tam tersi insan sağlığı tehlike boyutlarına ulaşır.
Aşırı stres ve sigara, alkol kullanımı. Şeker, karaciğer ve böbrek hastalıkları. Hayvansal yağlı gıdaların fazla tüketilmesi."

Kaynak: www.mynet.com