Kocamaz'ın başına gelenler...

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz çalışkanlığı, ahlakı, başarılarıyla bilinen bir insan.

Nitekim bunu adaylık konusunda yaşadığı sıkıntının hemen sonrasında Devlet Bahçeli’de ifade etti. MHP’den ayrılmış bir kişi olsa da bu yönleriyle hakkını teslim etti. “Helalleşmeye, kucaklaşmaya” davet etti. Kaldı ki, Kocamaz MHP içinde iken de sürekli Devlet Bahçeli karşıtı hareketleri destekler veya onlarla iç içe görüntü verirdi.

Adaylığının önüne geçilmesi ile ilgili konu tam bir muamma.

İyi parti açıklama yaptı, içerden vurulduk, dedi. İl başkanını görevden aldı.

MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Yaşar Yıldırım bir açıklama yaptı ve adaylıktan çekilmenin CHP ile ilişkili olabileceğine işaret etti.

Bir başka İyi Parti’de siyaset yapan saygın yazar konuyu İyi Parti Genel başkan yardımcısı Koray Aydın ile ilişki kurarak izah etti.

Bir diğer yorumda söylenen HDP’nin Mersin’de CHP’ye destek vermek için hiçbir ülkücü kökenli adayın bulunmaması şartı koştuğunu belirtti.

İyi Parti çevreleri ve Burhanettin Kocamaz ise olayın MHP Büşükşehir Belediye Başkanı Hamit Tuna’nın sarfettiği bir cümle ile bağını kurmaya gayret ettiler. Hamit Tuna yaptığı açıklama ile hiçbir zaman, hiçbir yerde böyle bir cümle sarf etmediğini belirtti.

İş karışık.

Kocamaz, CHP adayının çekilmesini istemiş, kabul görmemiş. Saadet’ten aday gösterilmeyi istemiş, yine kabul görmemiş. Nihayetinde Demokrat Parti adayı çekilmeyi kabul etmiş ve yerine Kocamaz aday gösterilecekmiş.

Hayırlı olsun.

Parti değiştirmeleri etik bulmuyorum. Hele ömürleri bir dava içinde geçmiş, tüm siyasi hayatları ve başarıları o parti ile oluşmuş insanların kendilerinin dışında bir aday ortaya çıktığında kolaylıkla partilerinden ayrılıp bir başka kapıda boy göstermelerini hiç doğru görmüyorum.

Siyaseti de tadında bırakmak lazım. Çok başarılı olmak, iyi olmak başkalarına da fırsat vermemek gibi bir neticeyi beraberinde getirmemeli.

Siyasetçileri siyasetçi yapan aidiyet ilişkisi içinde oldukları partilerdir. İnsanların içinde büyük cevherler olabilir ve bunu göstermek için fırsat arayabilirler. İşte bu cevheri ortaya çıkardıkları yerdir, zemindir siyasi partiler.

Vefa önemlidir.

Partiler kişilere emek verir, yollarını açar, parti tabanı çalışır çabalar ve seçtikleri kişinin markalaşmasını sağlarlar. Atalar bunun için taş yerinde ağırdır derler… Yerinizden gittiğinizde ağırlığınız da biter.

Kocamaz MHP’de ve MHP ile ismi büyümüş, hizmet etme fırsatı bulmuş bir insandı. Her ne sebeple olursa olsun Partisinden ayrılması ve başka bir partiye gitmesi uygun değildi ama şimdi gittiği partiden aday gösterilemeyince o kapı olmazsa bu kapı kabilinden dolaşması hiç de uygun değil…

Uzun yıllar boyunca yaptığı başarılarını da gölgeliyor, kendisine imkân ve fırsat veren dava arkadaşlarını da…

İşin hukuki tarafı ise ayrı bir husus.

Kimi görüşe göre bir partinin adayı çekilirse yerine Kocamaz’ın adaylığı mümkün, bir başka görüşe göre, ismi kanunda öngörülen süreyi geçirerek verilmiş olsa bile Seçim Kurulu’na verildiği için aday olamaz.

Bu konu Yüksek Seçim Kurulu’nun takdirinde.

Aday olmasının önünde böylesine bir engel daha çıkar mı çıkmaz mı bilemiyorum, ama kanaatimi şudur ki, Mersin’e, Tarsus’a yıllarca şanla, şerefle hizmet etmiş, belediyecilikte örnek olmuş, dürüst ve saygın bir isim olan Burhanettin Kocamaz’ın “hayır olandadır” diyerek, zaten kendisine yakışmayan parti değiştirme ve adaylık meselesinde daha da ısrarcı olmamasıdır.