KKTC, Rum kesiminin petrol aramalarının hukuksuz olduğunu yineledi
Abone olKKTC Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs Rum yönetiminin tek taraflı petrol ve doğalgaz arama çalışmasının, uluslararası hukuka aykırılığının yanı sıra tansiyonu artırmak suretiyle devam eden müzakere sürecine de önemli olumsuz yansımaları olmasının kaçınılmaz olduğunu bildirerek, Rum tarafını bu tarz provokatif adımlardan bir an önce vazgeçmesi yönünde uyardı.
Özgürgün, Kıbrıs Türk tarafının, adanın doğal kaynakları üzerinde var olan eşit hakkını korumaya yönelik gerekli adımları atmakta ve girişimlerde bulunmakta kararlı olduğunu vurguladı.
KKTC Dışişleri Bakanı Özgürgün, yaptığı yazılı açıklamada, Güney Kıbrıs Rum yönetiminin (GKRY) uluslararası hukuka aykırı bir şekilde tek taraflı olarak yürüttüğü Doğu Akdeniz'de petrol ve doğalgaz arama çalışmaları ve bu bağlamda yapılan açıklamaların dikkatle takip edildiğini belirtti.
Anavatan Türkiye ve KKTC'nin bu konudaki görüşlerinin geçmişte birçok kez açıklandığını ve BM nezdinde de kayda geçirildiğini anımsatan Özgürgün, ''Bununla birlikte, tüm uyarılarımıza rağmen Rum tarafının bu konudaki provokatif girişim ve söylemlerine devam etmesi, bu çerçevede Rum liderliği ve son olarak Yunanistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Delavekuras tarafından yapılan, olguları çarpıtan açıklamalar, konuya ilişkin bazı önemli noktaları bir kez daha vurgulamayı gerekli kılmaktadır'' ifadesini kullandı.
''KIBRIS TÜRK TARAFININ ONAYI OLMADAN BU KONUDA
YAPILMIŞ TÜM İKİLİ ANLAŞMALAR GEÇERSİZ''
Bakan Özgürgün, şöyle devam etti:
''Silah zoruyla Kıbrıslı Türklerin tüm devlet organlarından atılarak ortaklık devletinin Kıbrıslı Rumlar tarafından gayrı yasal bir şekilde gasbedildiği 1963 yılından bu yana tamamen Kıbrıslı Rumlardan oluşan sözde Kıbrıs Cumhuriyeti, bu kisve altında Kıbrıslı Türkleri temsil etme ve onlar adına karar verme hakkında sahip değildir. Yine ayni şekilde, sözde Kıbrıs Cumhuriyeti'nin adaya ve adanın deniz yetki alanlarına ilişkin olarak tek başına karar verebilmesi mümkün değildir.
Bu nedenle Kıbrıs Türk tarafının onayı olmadan bu konuda yapılmış tüm ikili anlaşmalar geçersiz olup, bu çerçevede yürütülmekte olan petrol ve doğalgaz arama çalışmaları de gayrı yasaldır. Adanın doğal kaynaklarına ilişkin kararların Kıbrıslı Türkler ve Rumlar tarafından birlikte alınması gerekliliği, Birleşmiş Milletler gözetiminde yürütülen müzakerelerde de kayda geçirilmiş olup, gerek Annan Planı çerçevesinde, gerek bugün içinde bulunduğumuz süreçte iki taraf arasında ortak anlayış bu yönde şekillenmiştir.''
''Kıbrıs Türk halkının demokratik yollarla seçilmiş temsilcileri dışında hiç kimsenin Kıbrıslı Türkler adına konuşma, karar verme veya herhangi bir tasarrufta bulunma hakkına sahip olmadığını ve böyle bir durumu Kıbrıs Türk halkının geçmişte kabullenmediği gibi gelecekte de asla kabul etmeyeceğinin'' altını çizen Özgürgün, şunları kaydetti:
''Bu anlayışla, Kıbrıs Türk tarafı, adanın doğal kaynakları üzerinde var olan eşit hakkını korumaya yönelik olarak gerekli adımları atmakta ve girişimlerde bulunmakta kararlıdır.
GKRY'nin tek taraflı petrol ve doğalgaz arama çalışmalarının, uluslararası hukuka aykırılığının yanı sıra tansiyonu artırmak suretiyle devam etmekte olan müzakere sürecine de önemli olumsuz yansımaları olması kaçınılmazdır. Görüşmeler devam ederken, Rum tarafının çözüm çabalarını yok sayarak bu tarz tek taraflı girişimlerde ısrarcı olması, Rum tarafının çözüm konusundaki samimiyetine dair ciddi soru işaretleri yaratmakta ve Rum tarafının sadece taktiksel nedenlerle masada oturduğu değerlendirmesine yol açmaktadır. Bu yaklaşım, doğal olarak çözüm umutlarına ciddi bir darbe vurmaktadır.
Müzakerelerde belirleyici olması beklenen bir dönemden geçtiğimiz bu günlerde, çözüme ulaşılabilmesi ümitlerinin korunabilmesini ve adadaki tansiyonun yükselmesinin önlenebilmesini teminen, Rum tarafını bir kez daha uyararak bu tarz provokatif adımlardan bir an önce vazgeçmesi çağrımızı tekrarlamayı bir görev bilmekteyiz''