KKTC'nın 36'ncı kuruluş yıl dönümünde Rum tarafında protesto düzenleyen ırkçı Elam örgütü, bayrak yakmıştı. KKTC Başbakanı Ersin Tatar, "Bayrağımızın yakılması kimsenin haddine düşmüş değil" açıklaması yaptı.
Abone olGüney Lefkoşa'da toplanan aşırı sağcı Rumlar, ellerinde Yunan bayrakları ile Ledra Palas Sınır Kapısı'na gelerek Türkler aleyhinde ırkçı sloganlar attı. Irkçı Elam örgütünün KKTC bayrağı yakmasına KKTC Başbakanı Ersin Tatar, sert sözler söyledi.
"Olayın peşini bırakmayacağız"
Ersin Tatar açıklamadasında şu ifadelere yer verdi: Rum öğrencilerin her yıl olduğu gibi bu yıl da sınırlarımıza gönderilerek bizden intikam almak için slogan atmaları, Rum Temsilciler Meclisinde milletvekili bulunan Elam militanlarının KKTC bayrağını yakmaları nasıl bir zihniyetle karşı karşıya olduğumuzun yeni bir örneğidir. Hükümet olarak konunun üzerinde önemle duruyoruz. Ancak şu bilinsin ki, kimsenin mili değerlerine bir sözümüz yoktur ama Kıbrıs Türkü'nün özgürlük ve egemenliğinin simgesi bayrağımızın yakılması da kimsenin haddine düşmüş değildir. Hükümet olarak olayın peşini bırakmayacağız.
"Faşist Elam'cıları kınıyorum"
Bu eyleme sert tepki gösteren KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ise yaptığı açıklamada şunları söyledi: Güney Kıbrıs'ta ırkçı, faşist Elam'cılar tarafından KKTC bayrağının yakılmasını kınıyorum. Kıbrıs'ın eşit ortağı Kıbrıslı Türklere ve sembollerine tahammülü ve saygısı olmayan bu örgütün sık sık tekrarladığı yanlışlarına bir yenisi daha eklenmiştir. Nefret söylemini aşarak nefret eylemine geçen Elam'ın siyaseten beslendiği düşmanlığa hizmet ettiği açıktır. Kıbrıs'ın geçmişini acılarla dolduran böylesi nefret ve şiddet eylemlerinden hala ders çıkarılmaması endişe vericidir. Adamızın ihtiyacı gencecik insanların yürekleriyle zihinlerini nefretle doldurmak değildir.
Nefret hem Kıbrıs hem de insanlık için ağır bir yüktür.
Doğru olan, nefret yükünü çoğaltmak değil, o yükten bir an önce kurtulmaktır. Elam faşistlerinin bu yanlış davranışına karşı doğru seslerin öncelikle Rum toplumundan çıkmasını beklediğimizi belirtmek isterim. Toplumların ortak değer ve sembollerine saygının esas olacağı bir Kıbrıs için nefret söylemi ve nefret eylemlerine yer olmamalıdır. Bunun için ihtiyaç kötü örnekler değil, doğru ve iyi örneklerdir.