Solun materyalist olduğunu söyleyen Ülkü Ocakları Genel Başkanı Satılmış, "melek ile şeytan barışır mı?” dedi.
Abone olÜlkü Ocakları, İşçi Partililer ve çeşitli sol gruplarla birlikte oluşturduğu Kızılelma Koalisyonu’ndan çekiliyor. Ülkü Ocakları Genel Başkanı Alişan Satılmış, bundan böyle sol ile işbirliği yapmayacaklarını belirterek, “Sol materyalisttir. Bizim ise bir manevi dünyamız vardır, bir araya gelemeyiz. Melek ile şeytan barışır mı?” dedi. Yazdığı “Derin Devletin Solcuları” isimli kitaptan dolayı İşçi Partisi’nin hakkında 80 milyar liralık tazminat davası açtığı Satılmış, milliyetçiliğin önemli ismi Erol Güngör’ü okumadan, Erol Manisalı’yı okuyarak fikir beyan edenlerin Türk milliyetçiliğini sulandırdığına dikkat çekti. Satılmış, kamuoyunda “Kızılelma Koalisyonu” olarak bilinen ve İşçi Partisi gençlik kolları ile İstanbul Ülkü Ocakları’nın çeşitli konularda birlikte hareket etmesini, kendisinden önceki arkadaşlarının benimsediğini ancak kendisinin tasvip etmediğini söyledi. Ülkücü hareketin milletin değer yargılarından kopuk bir hareket olmadığının altını çizen Satılmış, bundan böyle cami cemaati ile ülkücü gençliğin arasındaki bağları yeniden güçlendireceklerini kaydetti. Geçen yılın aralık ayında göreve gelen Satılmış, solcularla ülkücülerin işbirliğinin melekle şeytanın işbirliğine benzeyeceğini şu sözlerle ifade etti: “Melek ve şeytan barışır mı? Barışmaz. Çünkü onların iradeleri ile ilgili bir durum değil. Onların üstündeki irade onlara böyle bir misyon vermiş. Bugün İşçi Partisi’nin Doğu Türkistan’a, Azerbaycan’a ve Irak’a bakış açısı bellidir. Soğuk Savaş’ın o çetin günlerinde yaşadığımız ve irademiz dışında bizi rahatsız eden gerçekleri nasıl bertaraf edeceğiz? Bize günde beş vakit alnı secdeye gidenler mi yakındır; yoksa küfredenler mi? Bunun iyi değerlendirilmesi gerektiğine inanıyorum. Bizim dünyamıza ait Erol Güngör’ü okumadan Erol Manisalı’ları okuyanlar köksüz birtakım işlerle iştigal ediyorlar. Bunlar Türk milliyetçiliğini sulandırmaktır. Camia olarak yeniden maneviyata dönüş içerisinde olacağız.” Kendisinin daha köklü ve gelenekçi bir bakış açısına sahip olduğunu vurgulayan Satılmış, Ülkü Ocaklıların bundan sonra Türk İslam ülküsüne uygun hareket edeceğini bildirdi. Satılmış, “Vatanseverlik birleştirici bir unsur mudur, şeklindeki soruya ise şu cevabı verdi: “Burada yüklem önemli. Vatan nasıl bir kavram. ‘İşçilerin vatanı olmaz.’ sloganı ile hareket eden, ‘Dünyanın ezilen halkları birleşin’ diyen, “Din, üstyapının altyapıyı sömürmek için ortaya attığı uyuşturma aracıdır.” diye bakan bu tür referanslarla kendilerini ilişkilendiren insanların vatanseverliğe yüklediği anlam da bence çok farklıdır. Sol materyalisttir. Bizim ise bir manevi dünyamız vardır; bir araya gelemeyiz.” Sosyalizmle milliyetçiliğin örtüşmediğini vurgulayan Satılmış, sosyalizmle milliyetçiliği örtüştürmek için yeni bir teori icat etmek gerektiğinin altını çiziyor. Türkiye’de böyle bir teoriyi icat edeceklerin çıkabileceğini de aktaran Satılmış, “Türk milliyetçiliği hareketini sistematik bakış açısıyla değerlendirenler, bilenler dün, bugün ve gelecek noktasındaki misyonunu idrak edenler bu tür şeylerin havada kalacağını az çok bilirler.” dedi. Ülkücü gençlerle İşçi Partililerin hareketinin lokalize hareket olduğunu dile getiren Satılmış, Türk milliyetçilerinin dostlar alışverişte görsün muhabbetiyle iştigal edecek durumda olmadıklarını kaydediyor. Türk milliyetçiliğinin tarihi referanslardan beslendiğini vurgulayan Satılmış, solcularla işbirliğinin “Ben düşündüm, ben yaptım” demekle gerçekleşmeyeceğini sözlerine ekledi.