Kitap yazdınız ancak nasıl yayınlatacağınız bilmiyor musunuz? Kitap bastırmak için yapmanız gereken en önemli şey doğru yayınevini bulmak. İşte kitap bastırmak için yayınevi seçiminde size yol gösterecek bir kaç öneri.
Abone olKitap yazmak kolay değildir. İster kurgu roman olsun ister kurgu dışı, büyük emek ve zaman isteyen bu uğraşın sonunda bir de kitabı yayınlatmak konusu çıkar ortaya. Yayınevleri kendilerine gönderilen dosyalarla baş etmekte zorlanırken, yazar adayları da kendi dosyalarının akıbetini merak eder durur. Oysa yayınevlerine ulaşan dosyaların büyük çoğunluğu ya ticari açıdan yayımlanacak nitelikte değildir ya da o yayınevinin yayın çizgisine uygun değildir. İşte kitap bastırmak isteyenlere yol gösterici bir kaç öneri.
Yayın Türü: Her yayınevi her türden kitabı yayımlamaz. Bu açıdan her yayınevini tanımayabilirsiniz ancak sizin kitabınıza benzer kitaplar yayımlayan yayınevlerini araştırabilirsiniz. Bunun için bir süre kitapçılarda keşif gezileri yapmak, doğru olacaktır.
Yayın Anlayışı: Yayınevleri kategorik olarak ayrıldıkları gibi, anlayış olarak da birbirlerinden farklılık gösterirler. Kimileri ilk kitapları yayınlamaz, kimileri yerli yazarlarla ilgilenmez, kimileri de sadece satış odaklıdır. Diğer yandan kimileri üslupta seçicidir, kimileri mesajda… Yeni bir yazar olarak, tıpkı yayın türü açısından incelediğiniz gibi, yayın anlayışı olarak da yayıncıları anlayıp öğrenmeye çalışmanızda fayda var.
Karlılık: Her ne kadar kitaplarla herkesin özel bir gönül bağı olsa da yayınevleri için çoğu zaman karlılık da öne çıkan kriterlerden biridir. Bu kötü bir şey mi? Elbette hayır, nihayetinde herkes bir yandan da profesyonel olmak zorunda. Çoğu zaman, yaptığı yatırımı kar ederek geri alamayacağını düşündüren dosyalar da yayınevince reddedilebilir. Ancak önemli bir ayrıntı olarak, her yayıncının kendi yayın anlayışı kapsamında, idealist kararlar vererek karlılık yerine elini taşın altına koymayı seçtiği durumlar da olabilir. Belki iyi ve fakat çok da satmayacak bir kitaba yatırım yapan yayınevlerinin dünyayı daha güzel bir yer haline getirme çabası nedeniyle bilgi hala dolaşımda kalabiliyor, kim bilir?
Dosyanın Niteliği: Yeni yazarları, ilk eserleri konusunda en çok yanılgıya düşüren başlık, hiç şüphesiz kitabının niteliğidir. Nitelikli kitap nedir sorusu üzerine günlerce tartışılabilir evet ancak genel olarak her editör, karşısındaki dosyanın niteliği hakkında dakikalar içinde bir intiba edinebilir. Yayınevlerine her gün yüzlerce dosya ulaştığı düşünülürse, editörlerin karar vermekle ilgili olarak olabildiğince hızlı bir şekilde sonuca varması da kaçınılmazdır. Bu nedenle, çok özel durumlar haricinde bir editör sadece gerçekten “tamam” olan dosyaları, üzerinde çalışmaya uygun bulacaktır. Peki yeni bir yazar kendi kitabının niteliğini nasıl anlayabilir? Elbette eş dost akraba okumaları bu konuda oldukça yardımcıdır ancak aldığınız geri bildirimler yine de sizi amaçlanan sona ulaştıramayabilir. Tavsiyemiz, kitabınızı yayınevine göndermeden önce mutlaka bir editöre ulaştırarak, onun görüşlerini almanız.
Kitabım Çıksın Arzusu: Pek çok insan, yazarlığa heves duyar ve evet bu gerçekten şahanedir ancak içlerinden pek azı bunun üzerinde gerçekten kafa yorar. Unutulmamalıdır ki herkes yazabilir ancak yazar olmak başka bir şeydir. Tanıdığımız ve sevdiğimiz tüm yazarlar bu konuda gerçekten gereken olgunluğa erişmiş insanlardır. O halde ne yapmalı? Bu arzu en büyük motivasyon kaynağımız olmalı ancak kendimizi besleyip büyütmeyi, yazma işine kafa yormayı, daha iyi yazmanın yollarını aramayı hiç bırakmamalıyız. Unutulmamalı ki, yazmak da tıpkı pek çok uğraş gibi ne kadar çalışılırsa o kadar iyi yapılan bir iş. Dolayısıyla bu arzu kimi zaman gerçeklik algımızı da bükebilir ve bizi aslında tam olarak bitmemiş/olmamış bir kitapla her yerden ret aldığımız süreçlere maruz bırakabilir. Kısaca bazen yayınevlerinin seçim dinamikleri değil daha çok kendi dosyamızın uygun olmama durumu, süreçteki en önemli etken olabilir.