Kirli sularda yüzenlere uyarı

Havaların ısınmasıyla birlikte sahillere akın edenleri tehlikeler bekliyor. Kirli sularda kulaç atanlar, aslında vücutlarında yeni hastalıklara doğru adım atıyorlar.

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyiloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kemalettin Aydın, kirli sularda yüzenlerin kalp ve böbrek yetmezliğiyle seyredip, ölümcül olabilen hastalıklara yakalanabileceklerini söyledi. Doç. Dr. Aydın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, havaların ısınmasıyla birlikte özellikle çocukların sağlık açısından riskli yerlerde yüzdüğünü belirtti. Kirli sulardan insanlara isalle, sarılıkla ve kana mikrop karışmasıyla seyreden dizanteri formu, shigella (basilli dizanteri), salmonella isali, kolera, virüslerle bulaşan isaller, parazit isaller ve diğer paraziter hastalıkların bulaştığını ifade eden Doç. Dr. Aydın, şöyle konuştu: ''Söz konusu mikropların kana karışmasıyla tifo, hepatit A ve E, isal, kanama ve sarılıkla seyreden leptospira, özellikle fare idrarının kirlettiği sulardan bulaşan ve karaciğer, böbrek yetmezliğiyle seyredip ölümcül olabilen ikterohemorogika (weill hastalığı) hastalığı ortaya çıkabilmektedir. Bu nedenle kirli sularda yüzenler, kalp ve böbrek yetmezliğiyle seyredip, ölümcül olabilen hastalıklara yakalanabilir. Özellikle çocukluk çağında ağız yoluyla bulaşan hepatit A, bu suların dışkıyla kirlenmesi sonucu insanları enfekte eder.'' Doç. Dr. Aydın, bu hastalıklarda genellikle yaz aylarında, kirli sularda yüzmeden kaynaklanan artışlar olduğunu kaydetti. -HASTALIKLARIN BELİRTİLERİ- Doç. Dr. Aydın, söz konusu hastalıkların, 12 saat ile 14 gün içinde ateş, bulantı, kusma, halsizlik, baş ağrısı, terleme gibi belirtilerle ortaya çıkabildiğini söyledi. Çocukların vücut suyunun düşük olduğunu, ishalle kaybedilen suyun geri alınması gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Aydın, ''Aksi halde kalp ve böbrek yetmezliği gibi sorunlar ortaya çıkabilmektedir'' dedi. Doç. Dr. Aydın, çok önemli halk sağlığı problemlerine neden olan bu hastalıklardan korunmak için yapılacak ölçümler sonucunda mikrop sayısı yüksek çıkan suları herhangi bir işte kullanmamak gerektiğine işaret etti. Kentsel atıkların karıştığı sularda mikrobik hastalıkların yanındakimyasal toksik tabloların da halk sağlığını tehdit ettiğine dikkati çeken Doç. Dr. Aydın, ''İnfeksiyonlardan korunmak için kentsel yaşam alanlarındaki atıkların belirli bir filtrasyondan geçirilmeden açık sulara bırakıldığı yerlerde kesinlikle yüzülmemelidir'' diye konuştu. Doç. Dr. Aydın, ilaçlaması ve kontrolü yeterli olmayan havuzlarda da benzer tehlikelerin bulunduğuna işaret etti.