BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.968,40
HABER /  SAĞLIK

Kırık Kalp Sendromu ölüme kadar götürebiliyor! Bu davranışlarınızdan acilen vazgeçin!

Kırık Kalp Sendromu olarak bilinen durum, sevdiği kişileri belli bir sebepten dolayı kaybeden insanların yaşadığı sendrom olarak biliniyor. İşte bu sendroma tutulanların yaşadıkları belirtiler...

Abone ol

"Kırık Kalp Sendromu" ya da bir diğer adıyla "Stres Kaynaklı Kardiyomiyopati", sevdiği bir kişiyi ölüm nedeniyle kaybeden, terkedilen, yarı yolda bırakılan, büyük bir hayal kırıklığı yaşayan insanların yaşadığı bir sendrom olarak tanımlanıyor.

Bu tarz olaylar yaşayan ve psikolojik olarak çok hassas olan kişiler, yaşadığı olay karşısında fazla metanetli olmadığı için aşırı strese giriyor ve kan dolaşımı bu gibi durumlardan dolayı fazlasıyla etkileniyor.

Kan akış hızı büyük etken

Aşırı stres hormonu salgıladığından dolayı adrenalin oranı yükseliyor, kan akışı hızlanarak damarlar yollarını aşındırıyor ve bu da kalbinin zayıf düşmesine neden oluyor.

Bu sendrom genellikle kadınlarda görülüyor.

Kalbi zayıf düşen insanların kalp atışı anlık olarak duruyor ve uzun vadede dolaşım problemleri ortaya çıkıyor.

Şayet eğer önceden ruhsal ya da beyinle alakalı bir hastalık geçirdiyse kırık kalp sendromuna yakalanma riski de yükseliyor.

Uzmanların bu sendromla ilgili paylaşmış olduğu bir hayli ilginç bir detay var. Kişi eğer kardiyolojik bir rahatsızlık geçirdiyse, kırık kalp sendromuna yakalanma riski diğerler kişilere oranla daha düşük.

Peki kırık kalp sendromunun belirtileri nelerdir?

Aynı kalp krizi gibi, kalbin ritmi bir hayli artıyor. Aşırı şiddetli göğüs ağrısı, boğulurcasına nefes darlığı, tansiyonun düşmesi, baş dönmesi ve bayılma gibi belirtiler, bu durumu takip ediyor takip ediyor.

Bu belirtiler tespit edildiğinde tedavi edilebiliyor Ancak kişilerin belirtiler konusunda oldukça özenli olması ve kendisinin de önceden tanı koyarak doktora başvurması fazlasıyla önemli bir konu.

Kırık kalp sendromu tedavi yöntemleri nelerdir?

Akut koroner sendromu olarak da bilinen kalp krizi tablosu ile hastanelere başvuran hastaların yaklaşık %1-2'sinin kırık kalp sendromu vakası olduğu öngörülüyor. Bu şekilde gelen hastalarda kan bulguları, EKG, ekokardiyografi ve anjiyografi incelemelerinden sonra kırık kalp sendromu teşhisi konulması durumunda tedavi genellikle destekleyici tedavi şeklinde oluyor. Hastanın durumuna göre değişiklik gösterebilmekle birlikte hekimler tarafından genellikle beta blokörler, ACE inhibitörleri ve diüretikler ile ilaç tedavisi uygulanarak akut semptomlar giderilir ve sendromun tekrarlama ihtimaline karşı koruma durumu sağlanır. Aterosklerozu bulunan hastalarda genellikle Aspirin benzeri bir kan sulandırıcı kullanımı tavsiye edilir. Hastalığa ilişkin uygulanması önerilen, tedavi gücü tam olarak kanıtlanmış uzun süreli bir tedavi planı yoktur fakat hastalığın az da olsa tekrarlayabilme ihtimali bulunduğundan beta blokörler belirli bir dozda sürekli olarak kullanılabilir. Bu sayede kandaki adrenalin düzeylerinin kontrol altında tutulması sağlanabilir. Yine aynı ihtimale karşılık hastaların fiziksel ve duygusal stresten uzak durmaya yönelik önlemler almalırı tavsiye edilir.