30 Haziran'da başlayan yeni uygulamaya göre artık evli olmayanların nüfus cüzdanlarının medeni hali bölümüne "bekar" yerine "bekâr" yazılıyor.
Abone olNüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün kararı doğrultusunda, artık evli olmayanların nüfus cüzdanlarının medeni hali bölümüne "bekar" yerine "bekâr" yazılıyor.
Uygulama doğrultusunda 30 Haziran'dan bu yana bu kişilere medeni hali bölümünde "bekâr" yazan nüfus cüzdanları verilmeye başlandı.
Uygulamayı AA muhabirine değerlendiren Selçuk Üniversitesi Türk Dili Okutmanı Şakir Tuncay Uyaroğlu, 32 yıldır Türkçe'nin doğru kullanımı konusunda çalışmalar yürüttüğünü anlattı.
Araştırmaları sırasında, nüfus cüzdanlarına "şapkasız a" ile yazılan "bekar" kelimesinin anlamı üzerinde de durduğunu belirten Uyaroğlu, şöyle devam etti:
"Bu kelime maalesef telaffuzuna ve anlamına uygun şekilde yazılmıyordu. Bekâr kelimesinin manası 'evlenmemiş kimse'. Bekar ise bir müzik terimi. Kelime anlamı itibarıyla 'müzikte daha önceden diyezli veya bemollü olarak yazılan bir notanın daha sonra eski durumuna getirildiğini gösteren nota işareti'ne müzik dilinde 'bekar' deniliyor."
Bekar ile bekârın en ufak bir organik bağı olmadığını vurgulayan Uyaroğlu, şöyle devam etti:
"Haziran ayından itibaren nüfus cüzdanlarına 'bekâr' yazılmaya başlandı. Bu tarihten sonra dünyaya gelen tüm çocukların nüfus cüzdanlarına artık bekâr yazılıyor, ayrıca nüfus cüzdanını yenileyenlere de 'bekâr' yazan kimlikler veriliyor. Ayrıca şapka eksikliği nedeniyle telaffuz ve anlamından farklı şekilde yazılan isimler de aslına uygun şekilde yazılıyor. Örneğin Kamil değil Kâmil, Kamuran değil Kâmuran, Nazım yerine Nâzım yazılıyor."
TARTIŞMA KONUSU OLDU
Uyaroğlu, Türkçe'de "düzeltme" veya "inceltme" işareti olarak da nitelendirilen "şapka" işaretinin, yıllarca ideolojik tartışma konusu haline getirildiğine dikkati çekerek, "Şapka işaretinin bir sağ-sol hezeyanı olmaması gerekir. Dil hepimizin dili" dedi.
Bu işin siyasi yönü olmadığını dile getiren Uyaroğlu, şunları kaydetti:
"Mesela 'Nazım' ile 'Nâzım' iki farklı kelime. İkisinin arasında dağlar kadar fark var. Nazım, manzum, manzume, şiir, bunların hepsi aynıdır. Yani 'nesir' kavramının tersidir, şiir kalıbında ürünler anlamındadır. 'Nâzım' ise 'edebi çalışmalarında şiiri tercih eden sanatçı' demektir. Şair, 'halk ozanı' demektir. Diğer anlamı ise 'düzene koyan, düzenleyen'dir. Ortak paydada buluşmak lazım. Nokta, virgül ne kadar önemli ise Türkçe imlasında şapka da o kadar önemlidir."
TDK 2013 YILINDA UYARMIŞTI
Türk Dil Kurumu (TDK), 2013 yılında, nüfus cüzdanlarındaki bilgilerin yazılımında düzeltme işareti kullanımının bazı nüfus memurları tarafından yasak olduğu gerekçesiyle reddedilmesi üzerine, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünden Yazım Kılavuzu'nun dikkate alınmasını istemişti.
TDK Yazım Kılavuzu'na göre, Türk halkının yaygın kullandığı ve düzeltme işareti olması gereken isimler arasında “Kâmil”, “Halûk”, “Kâzım”, “Lâle”, “Nalân”, “Âşık”, “Âlim”, “Nigâr”, “Elâzığ” ve “İslâhiye” gibi birçok kelimenin yer aldığına işaret edilmişti.
Bunun üzerine harekete geçen Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün, il ve ilçe nüfus müdürlüklerini, düzeltme işaretlerinin kullanımıyla ilgili yazı göndererek uyardığı belirtilmişti.