Kimliği çaldırdı 11 yıl kan kustu

Yıllar önce kimliğini çaldırdı. O günden sonra kabus başladı. Doktorun başına gelmeyen kalmadı, bir de hırsız oldu.

Görev yaptığı ilk yıllarda Aksaray'da çantası ile birlikte nüfus cüzdanı çalınan doktor Meltem Koca, 11 yıldır hırsız olmadığını ispatlamak için hukuk mücadelesi veriyor.

Nüfus cüzdanının çalınmasının ardından gazeteye ilan veren, jandarmaya bildiren ve nüfus müdürlüğüne kayıp bildirimi yapan Meltem Koca, buna rağmen 11 kez mahkemeye çıktı. Mersin, Isparta, İzmir ve Adana'da mahkemeye çıkan Koca, bir suçlu muamelesi görerek resmi çekildi ve parmak izi alındı. Avukatı Coşkun Özgür Piroğlu ile mahkeme mahkeme dolaşan Koca'nın, hırsızlık, yan kesicilik, tırnakcılık ve büyücülük yaptığı söylendi. Koca, İzmir'in Urla ilçesinde hapis yattığını da sonradan öğrendi.

Nüfus cüzdanı çalındıktan sonra hayatının akışının değiştiğini açıklayan Meltem Koca, evlendikten sonra Çeliksoy ismini aldığını, emniyet güçlerinin nüfustan Koca soy isminin Çelik diye değiştiğini tespit ettiğini ve davaların seyrinin 'Çelik' diye görülmeye başladığını söyledi.

Her an mahkemeye çağıracakları hissiyle yaşamaya başladığı açıklayan Çelik, "Aksaray'da görev yaptığım sırada çantam çalındı ve yaşamım bir anda değişti. Nüfus cüzdanımın çalındığı bilgisini gereken mercilere bildirdim. Buna rağmen mahkeme mahkeme dolaşmaya başladım. Adliye koridorlarını arşınlamaktan yoruldum. Hakim değiştikçe yeni mahkeme kapıları açıldı. Hakimler bir benim yüzüme birde suçu işleyen kişinin resmine bakıyor. 'Sen bu olamazsın' diyorlar. Fakat mahkemenin salahiyeti için davalara devam ettiklerini söylüyorlar." dedi.

Kimlik bilgilerimi kullanan kişi ve ekibinin bir suç makinesi olduğunu ifade eden Çelik, "Suçu işleyen kişiler, hapis yattıktan sonra çıkıyorlar. Ardından mahkeme süreci devam ediyor. Bu arada beni mahkemeye çağırıyorlar. Çocuğuma ben mahkemeye gidiyorum deyince 'Anne yanında kimliğini götürmeyi unutma' diyor. Eşim bana büyük destek veriyor. Her yıl mahkeme için kilometrelerce yol kat ediyorum. Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kaan Köksal'a kadar durumu bildirdim. Ailemin ve benim psikolojim bozuldu. Artık bu kabus bitsin." şeklinde konuştu.

Kendi hakkındaki davaları Ulusal Yargı Ağı Projesi'ne (UYAP) üye olduktan sonra öğrenmeye başladığını açıklayan Çelik, "Cep telefonuma her mesaj geldiğinde yeni bir dava ile karşılaşmanın endişesini taşıyorum. Kırıkkale'de Sağlık İl Müdürlüğü'nün yaptığı bir seminere katıldım. Seminer sırasında Mersin'de suç işlediğim ortaya çıktı. Artık her gittiğim yerden ispat belgesi almaya başladım." diye konuştu.

Her hafta Kırıkkale Emniyet Müdürlüğü'nde GBT sorgulaması yaptırdığını açıklayan Çelik, "Uğraşlarım sonunda 11 davadan 9'unu sonlandırdım. Şu anda 2 davam kaldı. Bu davaların arkasından yeni davalar çıkmasının endişesini taşıyorum." dedi.

Türkiye'de hukuk siteminin yavaş işlediğini belirten Meltem Çelik'in avukatı Coşkun Özgür Piroğlu ise şunları söyledi: "Müvekkilim Meltem Çelik, zor anlar yaşıyor. Nüfus cüzdanı çalındıktan sonra hırsızlık, yan kesicilik, tırnakçılık, büyücülük ve hatta İzmir'in Urla ilçesinde 1 ay cezaevinde kaldığını öğrendi. Çelik, temize çıkmak için büyük mücadeleler veriyor. Hukuk ve emniyet güçlerimiz bu konuda gerekeni yapmalıdır. Müvekkilimin acısına bir son verilmesi ve suçluların adalettin önünde hesap vermesi gerekir."