Bir gazeteci kendini fena halde damızlık gibi görüyor. Haksız da değil hani...
Abone olAyşe Arman gazeteci Hadi Uluengin'le röportaj yapmış. Röportajdan okuduğumuz kadarıyla Uluengin'in hayatıhep evlenip boşanmalarla geçmiş diyebiliriz. "3 kadın, 4 çocuk yapmak için beni seçti" diyen Uluengin, kendini de damızlık diye nitelendiriyor:
"(...)
Bir dakika bir dakika... "Ben istemiyorum bu çocuğu..." deyince ne diyor karşınızdaki?
Onu kararından vazgeçirebilene aşk olsun. Batı’da şöyle bir kadın kategorisi var. Eğitimli, üst gradoda, maddi, manevi ve mesleki olarak hayatta başarıya ulaşmış, tatmin olmuş, bağımsız kadınlar... Diyelim ki, çıtanın yukarısından atlamış olan kadınlar. 33 ile 40 yaş arasındalar... Ve birdenbire şunu fark ediyorlar ki, evet her şeye sahipler ama, o her şeyi oluşturmaya çalışırken hayatta bir şeyi ıskalamak üzereler. Hem de çok önemli bir şeyi: Çocuk. Ve de aniden çocuk peşine düşüyorlar. "Aile istiyorum, çocuk istiyorum" derken de gözlerine pek fena olmayan, pek aptal olmayan, pek hilebaz olmayan bir adamı kestiriyorlar ve ondan bir bebek peydahlıyorlar...
Siz kendinizi kullanılıyor gibi mi hissettiniz?
Hiç şüphesiz...
Bir tür "damızlık" gibi mi?
Bir türü fazla. Evet, damızlık. Bu kelimeyi kullanmamızda hiçbir sakınca yok."