Kılıçdaroğlu’ndan şehit aileye
İddiaya göre gitmemeniz için bir kaç kez emniyet birimleri tarafından uyarılmışsınız Kemal Bey.
Bizim ortakların diğer iş arkadaşları sizin çocukları katletti, başınız sağolsun!!
Evet yanlış duymadınız. Bunu Kemal Bey şehit ailesine, yani HDP’nin kurucusu olan PKK terör örgütünün katlederek şehit ettiği gencimizin ailesine, şehitlerinin cenaze merasimine katılarak söylemiş oldu.
İddiaya göre gitmemeniz için bir kaç kez emniyet birimleri tarafından uyarılmışsınız Kemal Bey. Ben mesela istenmediğim bir ortama asla girmemde gitmemde.. Lakin bu ülkede önemli bir kurumun başında olma sebebiyle gitme gereksinimi duymuş olabilirsiniz. Tabi ki bir şehit cenazesine gidip gitmemeniz sizin vicdanınıza kalmış bir durum Kemal Bey..
Bir hatırlatma.
Bakın Kemal Bey, PKK terör örgütü bu ülkede çocukları öldürmeye dün başlamadı.
İşlediği cinayetler bir iş kazası değil. 40 senedir bu katliamı bilerek, isteyerek, organize bir şekilde gerçekleştiriyor.
Siz, 30’lu yaşlarınızdan itibaren bu cinayetlere şahit birisiniz. Kim adına, ne adına, ne yaptığınızı anlayamıyoruz.
Bu ülke de HDP ile girdiğiniz yolda fazla ilerlemeniz mümkün değil. HDP ile yaptığınız siyaset, her kesimin vicdanlarını kanatıyor. Kemal Bey, dediğim gibi, ülkenin 1 numaralı devlet düşmanlarının siyasi ayağıyla bir yol tutturmanız, vicdanları acıtıyor.
Kemal Bey, PKK bu ülkenin bir numaralı problemi. Önüzüme küresel bir çete, bir terör örgütü olarak konuldu. Bu örgütün hangi amaçla kimlere hizmet ettiğini adım gibi biliyorum ki, siz de vakıfsınız.
Kemal Bey, bu ülke insanıyla bir derdiniz varsa bu izlediğiniz yol, doğru bir yol değil. Doğru bir yöntem değil. Bu millet çok acılar çekti, acılarla büyüdü. Siz de bu milletin bir ferdisiniz. Sizin aileniz, sizin de çocuklarınız var. Bu ailelerin de çocukları vardı ta ki HDP’nin silahlı kanadı PKK onların canını alana dek, onları şehit edinceye dek.
Devletimizin ve güvenlik güçlerimizin tüm gayesi insanlarımızın, ailelerimizin, çocuklarımızın ve komşularımızın hür ve kendi iradeleriyle barış ortamında bu ülkede yaşamlarını sürdürebilmesi.
Ama görünen o ki, herkes her türlü tehdit altında. Ve siz, bu toplumu tehdit edenlere çanak tutarak cesaretlendiriyorsunuz, bir nevi can simidi oluyorsunuz.
Siyasi rakiplerinize olan duygularınız sadece bu ülkenin gelişmesi için verilecek mücadeleden başka bir şey olmamalı.
HDP ile ortaklığınız akla, mantığa ve Gazi Mustafa Kemal ve ilkelerine oldukça ters bir durum.
PKK terör örgütünün siyasi ayağı olan HDP eş başkanının geçtiğimiz günlerde kimlere hizmet ettiklerini kendi ağzıyla ne dediğini unutmayın.
Ne demişti. “Bu topraklar vaad edilmiş topraklar.” Bu Siyonist Yahudilerin Arzu Mevud davasında ki mottosu, söylemi. Fırat ile Nil nehri arasında ki toprakların onlara yani Yahudilere vaad edilmiş topraklar olduğu... Eş başkana göre, GüneyDoğu’nun da vaad edilmiş topraklar olduğunu, bu verimli topraklar Türklerin ardından yaşanmaz hale geldiğini iddia etmişti.
HDP eş başkanı da bunu kendi ağzıyla geçen haftalar yaptığı bir konuşmada teyyid ediyor. Amaçları bu topraklardan toprak kopartarak efendileri olan yahudilere teslim etmek. Günün sonunda böyle bir felakette, Yahudiler elde edecekleri toprakların ardından bölge halkına da Filistinde yaptıkları zulmü gerçekleştirecek olması.
Kemal Bey, PKK dolasyısıyla HDP, küresel ülkelerin ülkemiz üzerinde baskı kurabilmek için tezgahladığı bir kukla.
Dertleri bu ülkeye bir fayda sağlamak değil. Tam tersine bu ülkenin büyük yürüyüşünü durdurmak için labaratuar ortamında hazırlanmış bir yapı.
Yunan, Ermeni, İsrail, İngiliz, Alman, Hollanda, Belçika, İsveç ve Fransız bir anneden doğma, birden fazla merkeze hizmet eden karma bir örgüt. Kısaca bu milleti ve devletini sahada terör eylemleriyle ve meclisteki söylemleriyle oyalamak için başımıza sarılan bir bela.
Sizin siyasi kaygılarınız adına böyle bir yapıyla iş tutmuş olmanız çok can yakıcı. Bu ülkenin bağımsızlığı ve gelişmesinde büyük rol oynayan devletimizi oyalamaları adına kurulan tezgahın içinde olmanız, çok büyük bir talihsizlik.
Kemal Bey, bu devlet büyük ve güçlü bir devlettir. Her daim bu millet ve bu devlet Yavuz Sultan Selimler, Abdülhamidler çıkarabilecek yeteneğe sahiptir.
Tarihinde büyük işler becermiş bir milleti ve ordusu mevcuttur. Şunu da bilin ki, bu millet bu topraklar için güle oynaya canını vermeye hazırdır. Buna en son 15 Temmuz’da Bakırköy’de sığındığınız evin büyük koltuğunda kahvenizi yudumlayarak büyük ekran tv’de izleyerek şahit oldunuz.
Sonuç olarak şunu da eklemek isterim ki, Kılıçdaroğlu’na yapılanların kabul edilemeyeceği gibi, Mustafa Kemal’in kurucusu olduğu partinin iş ortağı HDP’nin silahlı kanadı olan PKK’lı teröristlerin Askerimizi şehit etmeleri de hiç mi hiç kabul edilemez... bu millet terörle arasına mesafe koymayanlarla arasına mesafe koymasını da bilir.