BIST 9.727
DOLAR 35,22
EURO 36,78
ALTIN 2.974,30
HABER /  POLİTİKA  /  CHP

Kılıçdaroğlu'ndan 'erken seçimde ittifak' açıklaması

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu son dakika NTV canlı yayınında yaptığı açıklamalarda 1 Kasım seçimlerinde ittifak yapıp yapmayacakları sorusuna "Seçim ittifakı yapmayacağız" yanıtını verdi.

Abone ol

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, NTV canlı yayınında, 1 Kasım seçimlerinde ittifak yapıp yapmayacakları sorusuna "Seçim ittifakı yapmayacağız" yanıtını verdi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu, olası ittifak senaryolarına ilişkin kendisine yöneltilen soruya, "Biz önseçim yapıyoruz diğer partiler gibi merkez yoklaması ile tespit etmedik. İttifak yaptığınız zaman karşı tarafın adaylarına da listelerde yer vereceksiniz. Bizim öyle bir olanağımız yok. Ama partiler Cumhuriyet Halk Partisi’ne destek verirse elbette bundan mutluluk duyarız. Vatandaştan istediğimiz gibi siyasal partilerden de destek isteriz." diye cevap verdi.

Kılıçdaroğlu, aday listelerinde büyük değişiklikler olmayacağını da özellikle vurguladı.

Kamudaki atamaların durdurulması üzerinden bir değerlendirme yapan Kılıçdaroğlu, "Başbakan'ın güvenmediği bir kabine. Bütün atamalar durmuş bir vaziyette. Bu bakanlara güvenmiyorum demek bu" dedi.


kemal kılıçdaroğlu.jpg
Kılıçdaroğlu, "Yasal bir süreçte dahi benden izin alacaksınız diyor. Bu kabineden Türkiye'ye fayda gelmeyeceğini herkes tahmin edebilir. Mevcut bakanlar seçime kadar hangi sorumlulukları üstlenecek. Bir bakan düşünün atama yapamıyor" diye konuştu.

SEÇİM HÜKÜMETİ ELEŞTİRİSİ

Başbakan Davutoğlu'nun "Hükümette Türkiye'nin renklerini orada görebiliyoruz" sözlerini de eleştiren Kılıçdaroğlu, "Hangi renk Allah aşkına. Kabine hangi renkten oluşuyor. Bir kere Davutoğlu kendi kabinesine güvenmiyor. Atamalar durduruldu, benden habersiz adım atmayacaksınız diyor. Bizim kabinemiz 4 yıllık bir kabine gibi çalışacak diye başladılar. Daha birinci gününde genelge çıkarttılar. Bürokratlara diyorsunuz ki bakan istese dahi atama yapmayacaksın. Senin garantin benin deniliyor" ifadelerini kullandı.

"GÖREV VERİLSEYDİ HÜKÜMETİ KURARDIK"

Cumhurbaşkanı görev vermiş olsaydı hükümeti kurabileceklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bahçeli'yi koalisyona ikna edebilir misiniz?" sorusuna da "Biz daha bir özel görüşme yapmadık. Bahçeli'yi ikna edebilirdik" yanıtını verdi.

"KOALİSYON KURMA ŞANSIMIZ DAHA YÜKSEKTİ"

Kılıçdaroğlu, "Bahçeli'yi koalisyona ikna edebilir misiniz?" sorusuna"Biz daha bir özel görüşme yapmadık. Bahçeli'yi ikna edebilirdik. Türkiye'nin içerisinde bulunduğu şartlar belli. 17-25 Aralık'ı mutlaka çözelim deseydi onu da yapabilirdik. Bahçeli'nin itirazı olsa dinlerdik ama bizim koalisyon ya da azınlık hükümeti kurma şansımız daha yüksekti. O şans bilerek verilmedi." diye cevap verdi.

ERKEN SEÇİMDE CHP'NİN ADAY LİSTELERİ

1 Kasım seçimlerinde partisinin aday listelerinde "büyük ölçüde değişiklik olmayacağını" söyleyen Kılıçdaroğlu, "Zaten adaylar ön seçimle geldiler. Yemin ettiler. Bu arkadaşlarımız olağanüstü bir durum olmazsa milletvekili listesinde yer alacaklar" dedi, milletvekili çıkartamadıkları yerlerde ise değişiklik olabileceğinin işaretini verdi.

BAŞKA PARTİLERLE İTTİFAK KURACAK MI?

Kılıçdaroğlu, seçim için herhangi bir partiyle ittifak kurmayacaklarını ancak gelecek desteklere açık olduklarını ifade etti.

ÇÖZÜM SÜRECİ

Erdoğan ve AK Parti'yi çözüm süreci konusunda eleştiren Kılıçdaroğlu, sorunu sadece CHP'nin çözebileceğini iddia etti ve şöyle konuştu:

"Kendi bakanları 'eğer başkan seçseydiniz bunların hiçbirisi olmayacaktı' dedi. Şimdi sokağa bile çıkamıyorsunuz diyorlar, gelin bize oy verin önleyelim diyorlar. Bu sorun onların anlayışıyla çözülmez. Samimi ve dürüst olacaksınız. Kişisel ajandalarınız olmayacak dedik. Onların koltuk ve saray hesabı var. Topluma bilgi de vermediler. Bu sorunu biz çözeriz. Bu sorunu ancak ve ancak CHP çözer."

BAŞBAKAN'LA GÜLÜMSEDİĞİ FOTOĞRAF İÇİN AÇIKLAMA

30 Ağustos törenlerinde Başbakan'la birlikte kameralara gülümserken yakalanması konusunu açıklığa kavuşturan Kılıçdaroğlu, "Sayın Davutoğlu Amerika’daki torununun fotoğrafını cep telefonundan gösterdi. "Allah bağışlasın" dedim son derece sevimliydi. Dolayısıyla sıcak bir sohbet oldu." dedi.

GEÇİCİ SEÇİM HÜKÜMETİ

Seçim hükümetine ilişkin, "Başbakanın güvenmediği bir kabine" diyen Kılıçdaroğlu, "Bugünkü resmi gazeteye dayanarak bunu söylüyorum. Bütün atamalar aşağı yukarı durdurulmuş vaziyette. Bu bakanlara güvenmiyorum benim sözümden kimse çıkmayacak, yasal  olan bir süreç dahi tamamlanırken benden izin alacaksınız diyor. Güvensizlik üzerine inşa edilen bir kabinenin Türkiye'ye yarar getirmeyeceğini herkes tahmin eder." diye konuştu.

Yeni hükümette CHP'nin yer almamasına ilişkin Başbakan Davutoğlu'nun "sorumluluktan kaçıyorlar" demesine ise şöyle cevap verdi:

"BİZ SORUMLULUKTAN KAÇSAYDIK..."

Biz sorumluluktan kaçsaydık AKP ile oturup gelin 4 yıllık bir süre için koalisyon kuralım demezdik. Mevcut olan bakanlar hangi sorumlulukları üstlenecektir. Bir bakan düşünün atama dahi yapamıyor. Bakan koltuğuna oturacaksınız, altınızda araba olacak ama eliniz kolunuz bağlı olacak. Cumhuriyet Halk Partisi demokrasiyi savunan, milli iradeye saygı duyan bir partidir. Oy kullanıldı, 8 Haziran ortaya çıkan tablo okundu. Peki biz seçime niye gidiyoruz? Sen oy verdin ama senin iradeni, saymıyoruz. Ta ki benim söylemlerimi kabul edene kadar tekrar tekrar seçime gideceğiz. O nedenle biz bugüne kadar Cumhuriyet tarihinde işlenmemiş olan bir süreci sıfırdan başlatıp tekrar seçime toplumu götürmek doğru bir süreç değildir. Bu sürecin içinde de Cumhuriyet Halk Partisi’nin yer alması doğru değildi. Sayın Davutoğlu ilk bize geldiği günde ne söylediysek aynısı söyledik hep. Ülkeyi düşünen sorumlu bir anlayışla yola çıktık ve görüşlerimizi ifade ettik.

YENİ HÜKÜMETTEKİ İSİMLERLE İLGİLİ KILIÇDAROĞLU'NDAN KRİTİK DEĞERLENDİRME

"İsim isim baktığınızda itiraz ettiğiniz isimler var mı?" sorusuna Kılıçdaroğlu şu cevabı verdi:

"Kabineyi tartışmak bana göre doğru değil. Türkiye'de hukuk yok, demokrasi kanıyor, anayasa askıya alınmış vaziyette. Bir Bakanlar Kurulu oluşturulmuş ama bu Bakanlar Kurulu etkisiz eleman konumunda. Bazıları araba ve koltuk sevdası ile gittiler. Bazıları belki inanarak gittiler. Bir soruna bir çözüm üretebilir miyiz diye. Ama artık onlarda neyle karşılaştıklarını görüyorlar."

"BİLMİYORSA BU BAKANLAR, BUGÜN UYANMALARI LAZIM"

Davutoğlu'nun "Türkiye'nin renklerini barındıran bir Bakanlar Kurulu oluşturduk" demesini eleştiren Kılıçdaroğlu, 'Hangi renkten oluşuyor Allah aşkına' diye tepki verdi:

Hangi renklerden oluşuyor Allah aşkına? Bir kere kendi kabinesine güvenmiyor. Benden izin almadan adım atmayacaksınız diyor. Hiçbir politikacı söyleminde negatif söz kullanmak istemez. Bizim kabinemiz 4 yıllık bir kabineymiş gibi diye başlandı söze ama birinci gününde daha genelge çıkardı Başbakan benim senin bakanın talimat verse dahi bunu yapmayacaksın dedi bürokratlara. Bilmiyorlarsa bu bakanlar bugün uyanmaları lazım.

"Kabinede yer alsaydınız bu duruma tavrınız ne olurdu?" sorusuna Kılıçdaroğlu şöyle cevap verdi:

"YA KILIÇDAROĞLU BİR HÜKÜMET KURARSA NE OLACAK?"

"Biz bunların tamamını biliyoruz. Ben 27.5 yıl devlette çalıştım. Bakanlar Kurulu'nu nasıl kilitlersiniz, bir koalisyonu nasıl işlevsiz hale getirirsiniz en iyi bilenlerden birisi benim. O aklı Sayın Davutoğlu’na kimin verdiğini biz biliyoruz. Kendi bürokratları şöyle bir genelge çıkarırsak koalisyonu kontrol altına almış olursunuz onlar koltuklarında oturur maaşlarını alır bakanım diye ortalıkta gezerler demişlerdir. Bu kabinede niye yer almadınız diyorsunuz? Anayasal süreç işledi mi, teamüller işledi mi? Bir parti hükümet kuramadığını söyledi, peki en çok oyu alan ikinci partiye yetki verildi mi? Anayasayı açıkça çiğneyen bir anlayışın egemen olduğu kabinede siz nasıl görev alacaksınız? Ahlaka sığar mı bu, hukuka, demokrasiye sığar mı bu? Kaçak sarayın yolunu bilmeyene görev vermeyiz diyor. Biz onun bulduğu şekilde yolumuzu bulmayız. Kaçak sarayın nerede olduğunu da çok iyi biliyorum. Onun endişesi ya Kemal Kılıçdaroğlu bir hükümet kurarsa ne olacak? Korkunun egemen olduğu bir anlayışla bize görev vermekten çekindi. Biz hakkımız olanı tarihe not düştük, onun gibi mağdur edebiyatı da yapmayacağız. Kendileri biz muhafazakarız diyor. Muhafazakarlık teamüllere bağlılık demektir."

"EN İYİ BİZ YÖNETİRİZ"

Yeni seçim kampanyaları hakkaında bilgi veren Kılıçdaroğlu, "Güzel projelerimiz var." diyerek şöyle açıkladı:

"Seçimden sonraki tablonun da yurttaşlarımız tarafından sağduyu ile değerlendirileceğine inanıyorum. Biz kendimizi düşünmedik bu süreçte, Türkiye'yi düşündük, sorunların çözümü için çok iyi niyetlerle hareket ettik. Şu anda Türkiye'de ciddi bir yönetim boşluğu var. Parlamentoda 4 siyasal parti var. En büyük grubu alan AKP 13 yılda Türkiye'yi nereye getirdi. Bugün Türkiye kan gölüne dönmüş durumda. Oysa ilk iktidar olduklarında terör neredeyse sıfırlanmıştı. 13 yılda Türkiye'yi bu noktaya getiren bir siyasal anlayışa oy verilir mi? Eğitimde bana bir tek anne baba gösterin, bu eğitim sisteminden memnunum desin. Bu sistemin kalitesinin arttırılması lazım dediğimiz zaman, Cumhuriyet Halk Partisi eğitim sistemi imam hatipleri kapatacak diyorlar. İmam hatibe giden bizim çocuğumuz değil mi? İmam hatibi biz kurduk zaten. En iyi şekilde oradaki çocuklarımız da eğitim alsınlar derdimiz bu. 13 yılda Türkiye'yi bu noktaya getirdiler. Milliyetçi Hareket Partisi her şeye itiraz ediyor, HDP adeta denklem dışı tutulmuş pozisyonda. O zaman Türkiye'yi en iyi kim yönetir? Türkiye'nin sorunlarını en iyi projelendiren parti hangisi? Koltuk, makam peşinde koşmayan, siyaseti kişisel çıkar için, toplumu bölmek için kullanmayan, herkesin kimliğine, inancına, yaşam tarzına saygı duyan bir parti var. O da Cumhuriyet Halk Partisi. Cumhuriyet Halk Partisi’ndeki kadrolar bütün siyasi partilerin kadrolarından çok daha nitelikli. O zaman en iyi biz yönetiriz."

"BUNDA BİZİM DE SUÇUMUZ VAR"

"Cumhuriyet Halk Partisi’ndeki değişim toplumun geniş kesimleri tarafından tam algılanamadı." diyen Kılıçdaroğlu bunda kendilerinin de suçu olduğunu söyleyerek, "vatandaşın ayağına yeteri kadar gidemedik. Bizim samimiyetimizden hiç kimsenin endişe duymaması lazım. Bizi karalayan kötüleyen oldu, bizim söylediklerimize bakın. Kötü yönetim Türkiye'de 13 yılda kurumsallaştı. Hiçbir devlet dairesi iyi hizmet vermiyor Türkiye'de. 13 yılda bir AKP devletine dönüştü. Biz yönetiriz en iyi. 4 yılda görecekler Türkiye dünyada saygınlığı olan bir ülke olacak. AB fasıl açtı açmadı hiç bakmadan birinci sınıf demokrasinin gereklerini biz kendimiz parlamentodan geçireceğiz." dedi.

CHP'NİN HEDEFLEDİĞİ OY ORANI

Hedefledkleri bir oy oranı olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Oy oranımızı yükseltmek istiyoruz. Türkiye’de iki başlı bir anlayış var ve bu dünyada saygınlığı zedeler konuma geldi. Benim ülkemin Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan Cumhurbaşkanı kullandığı bir söz, verdiği bir örnek nedeniyle 15 dakika bile geçmeden ilgili ülkenin yetkilileri tarafından yalanlanıyorsa bu benim ağrıma gidiyor. Bu ülkenin dışişleri bakanı verdiği bir örnek veya söylediği bir söz dolayısıyla birkaç dakika geçmeden ilgili ülkenin yetkilileri tarafından yalanlanıyorsa bu benim ağrıma gidiyor. Bu tablo Türkiye'nin hak ettiği bir tablo değil. Sen kul hakkı yemeyen bir iktidar, herkesin kazandığı, evine ekmek götürdüğü, saygınlığı olan bir Türkiye istemiyor musun? Birilerinin peşine takılma. Biz bunu yapabiliriz. Hangi gerekçe ile yapamıyoruz? Bunu toplumun önüne koyacağız. Bir dönem siz Sivas’ın ötesine geçemiyorsunuz diye eleştiriyorlardı. Biz her tarafa gidiyoruz. Bu ülkeyi 13 yıldır yönetenler buyursun gitsinler bakalım." diye konuştu.

YENİ SEÇİM SLOGANI

7 Haziran seçimleri için kullandıkları 'O verin gitsinler' sloganının yerine farklı sloganlar kullanacaklarını söyleyn Kılıçdaroğlu, "Yeni sloganlarımız olacak. Oy verin gitsinler dedik gittiler. Koalisyon farklı bir evre. Millet iradesini ortaya koydu biz o iradeye duyduğumuz saygının gereği olarak oradaydık." dedi.

CHP'YE KIRGIN OLANLAR İÇİN NE DEDİ?

"AK Parti ile görüştüğünüz için size kırgın olanlar vardı. Onlara ne söylemek istersiniz?" sorusuna Kılıçdaroğlu'ndan, "Biz Türkiye'yi düşünüyoruz. Biz partiyi değil, Kemal Kılıçdaroğlu’nu değil, Türkiye'yi düşünüyoruz. O nedenle biz Türkiye bu kadar köklü sorunlar yaşarken, özel kinler, özel ön yargılarla yola çıkıp, koalisyonu hiç görüşmeyeceğiz demek benim siyasal anlayışıma uymuyor. Biz nasıl önce Türkiye'nin çıkarları diyorsak, onlar da önce Türkiye'nin çıkarları desinler. Bir sonraki seçimi düşünseydik biz de baştan reddederdik. O zaman vatandaş ben oy verdim niye gereğini yapmıyorsunuz derdi. Ama bunu şu anda Cumhuriyet Halk Partisi için diyemeyecekler. İlk gün Sayın Davutoğlu geldiğinde koalisyon için gereklerimizi açıkladık. 4 yıllık hükümet olursa varız dedik, yeni bir hükümet algısının olması lazım dedik, ortakların birbirine güvenmesi gerekiyor dedik." cevabı geldi.