CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Beştepe'de Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Rex Tillerson arasında yapılan 3.5 saatlik görüşmeyle ilgili tartışılacak bir iddia ortaya attı. Kılıçdaroğlu görüşmede Dışişleri Bakanlığı'ndan görevli kimsenin olmadığını söyledi.
Abone olCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson'la Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile birlikte gerçekleştirdiği 3 saat süren 3'lü zirveye ilişkin bomba bir iddiada bulundu.
Erdoğan ve Tillerson arasındaki görüşmede Dışişleri Bakanlığı'ndan tek bir görevlinin bile olmadığını söyleyen Kılıçdaroığlu, "Büyük bir ihtimalle Zarrab, Halk Bankası görüşüldü, onlar duyulmasın diye bunu yapıyorlar." dedi.
Afrin operasyonun büyük başarıyla devam ettiğine dikkati çeken Kılıçdaroğlu, erinden en üst rütbeli komutanına kadar orduya müteşekkir olduklarını, mücadeleyi zor koşullarda verdiklerini, daha az şehidin gelmesi için iğneyle kuyu kazar gibi dikkatli, özenli davrandıklarını anlattı.
Hükümetin Afrin Harekatı, YPG nedeniyle ABD'ye en ağır eleştirilerde bulunduğunu, "YPG'ye, FETÖ'ye, PKK'ya destek veriyor, 4 bin TIR dolusu silah gönderdi" dediğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Haklılar. Egemen güçlerin buluştuğu bir yerde, aklınızı kullanmadan birilerinin oyuncağı olarak oyunun parçası olursanız siz kaybedersiniz. O nedenle siz belli bir diplomatik kararı veya belli bir kararı alırken bütün ayrıntıları düşünmek ve ona göre dil geliştirmek zorundasınız. Bölge sadece bizim bölgemiz değil, bizim bölgemiz olmaktan çıktı, birden fazla egemen gücün vekalet savaşlarının yapıldığı bölgeye dönüştü.
TÜRKİYE-ABD ORTAK AÇIKLAMASINA TEPKİ: ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, Türkiye'ye geldi, 3,5 saat görüştü, ayrıca mevkidaşıyla görüştü, yarım sayfalık metin hazırlanarak, kamuoyuyla paylaşıldı. Metnin başlığı, Türkiye-ABD stratejik ortaklığı hakkında ortak açıklama. Bu metinde ABD, Afrin operasyonumuza açık ve şartsız destek veriyorum demiyor. Membiç'ten PKK ve PYD'nin çekilmesi önerimize somut hiçbir şey söylemiyor. Fırat'ın doğusundaki yapılanmayı himaye etmeye devam edeceğini söylüyor. 'PYD ve YPG'yi terör örgütü olarak görmüyorum' diyor. PKK, PYD ve YPG'ye ağır silahlar vermediğini iddia ediyor. FETÖ'yü de zaten terör örgütü olarak görmüyor. Siz bunun altına hangi gerekçeyle imza attınız? Yarın çıkıp 'Tillerson da bizi aldattı' diyecek. Bir sefer de şu kardeşinin, benim sözümü dinle. Böyle bir metnin altına imza atılır mı hangi gerekçeyle imza atıyorsun? Her önüne gelen seni kandırıyor. Rusya, ABD telefon ediyor gereğini yapıyorsun. Bu ortak açıklamada 'Oldu bittiler yaratılmasına, demografik değişimlere karşıyız' diyor. Bunlar uzayda mı yaşıyor? Suriye fiilen parçalanmış durumda."
BAKAN MISIN TERCÜMAN MISIN?
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Tillerson'un görüşmesinin 3,5 saat sürdüğüne işaret eden Kemal Kılıçdaroğlu, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun da burada tercümanlık yaptığını söyledi. Kılıçdaroğlu, "Bizim dışımızda dünyada tercümanlık yapan dışişleri bakanı yoktur. Sen bakan mısın tercüman mısın?" diye sordu.
GÖRÜŞMEDE GÖREVLİ YOKTU: Kılıçdaroğlu, Dışişleri Bakanlığından tek bir görevli olmadığını, devletin devre dışı bırakıldığını, tutanak tutulup tutulmadığını bilmediklerini öne sürdü. Kılıçdaroğlu, burada büyük bir ihtimalle Rıza Sarraf, Halk Bankasının durumunun görüşüldüğünü ve bunları kimsenin duymasının istenmediğini savundu.
SİLAH VEREN YA RUSYA YA ABD: Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Allah aşkına şu Amerika ve Rusya'nın egemenliğinden bir kurtulun, o çekim gücünün biraz dışına çıkın. Bu bölgede dört devlet Türkiye, İran, Irak ve Suriye var. Dört devletin başkanı bir araya gelemiyor mu, kendi sorunlarını çözemiyor mu, kendi ülkesinin ve diğer ülkelerle birlikte barış içinde yaşamasına karar veremiyor mu ki illa emperyalist güçler gelecek, onların eşliğinde biz bu işi yapacağız. Onların eşliğinde bunu yapamazsın, barışı, huzuru getiremezsin. Onlar senin eline silah verir, Suriye'ye gönderirler. Akan kan ABD, Rusya'nın kanı mı; hayır. Akan kan Müslüman'ın kanı. Silahı veren ya Rusya ya ABD. Bir daha uyarıyorum toplanın kardeşim dört devlet, oturun konuşun, sorunlarımızı çözelim, niye çözmeyelim."