Kılıçdaroğlu, Kocaeli'de yerel gazete ve televizyon sahipleriyle bir araya geldiği Emex Otel'de gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bazen BDP'lilerle görüşeceğini açıkladığını hatta TBMM'de BDP'li milletvekilleriyle bu sorunun nasıl aşılacağı konusunda bir araya geldiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Sonra onlardan vazgeçti. 'İmralı'dır dedi" şeklinde konuştu.
Kılıçdarğolu, terör konusunda istihbarat örgütlerinin görüşebileceğini hep kabul ettiklerini ve bunu inkar etmediklerini anlatarak, rahmetli Turgut Özal'dan beri istihbarat örgütleriyle terör örgütünün liderleri veya onların alt liderleriyle görüşmelerin yapıldığını herkesin bildiğini kaydetti.
İMRALI İLE GÖRÜŞÜLÜR DEMEYECEĞİM
Bir Başbakan'ın çıkıp "İmralı ile görüşülür" diyemeyeceğini belirten Kılıçdaroğlu, "Bunu söylediğiniz andan itibaren Başkanın muhatabı İmralı'dır artık. 'İstihbarat örgütleri görüşür' dedik. Siz çıtayı yukarıya çıkardınız Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı... Oslo görüşmeleri olduğunda, 'Yahu bu görüşmeler oluyor' dedik. En ağır şekilde eleştirildik. 'Bunu söyleyenler şerefsizdir' diye başlayıp... Başbakan söyledi. Geldiğimiz noktada her şey ortaya çıktı. Her şey mi? Hayır. Oslo görüşmelerinde neler konuştuklarının bir kısmı medyaya yansıdı. Ama orada bir mutabakat metni imzalanmıştı. O bizim elimize geçti" ifadesini kullandı.
PARTİNN SÖZCÜSÜ AÇIKLADI
Kılıçdaroğlu, söz konusu "Mutabakat metni"nin partisinin sözcüsü tarafından açıklandığını hatırlatarak, sözcülerini bunu açıklarken hiçbir televizyon kanalının vermediğini, sonra topun ağır ağır CHP'yi eleştirmeye döndüğünü söyledi. Bunların neden açıklandığı yönünde eleştiri aldıklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, bu halkın gerçekleri bilmeye hakkı olduğunu kaydetti.
Oslo görüşmelerinin temel nedeninin 15 Haziran'da yapılacak seçimler için PKK'ya eylemsizlik kararı aldırmak olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Açın bakın mutabakat metninde bunu görürsünüz. Ama orada bazı tavizler verdiler. Bunu kamuoyuna açıkladık. Medya sorumluluğu, gazetecilerin sorumluluğu için de sizler bu metni oturup övüyorsanız bir şey demem, eleştiriyorsanız da bir şey demem ama mutlaka okuyup 'nedir arkadaş bunu niye imzaladınız' diye sorması lazım" dedi.
TERÖR NİYE AZDI?
Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın bu mutabakat metninin altında imzasının olmadığını açıkladığını dile getirerek, şunları söyledi:
"Kimse kusura bakmasın, mutabakat metni, hakem devletin temsilcisi tarafından imzalanır. 'Taraflar, karşılıklı mutabakata varmıştır' diyor. Sizi bir araya getiren bunu söylüyor. Sormamız gereken soru, 'Oslo'da mutabakat metni ortaya çıktıktan sonra terör niye azdı'. 2002'de sıfır terördü, 2012'ye geldik. Ülke, bir terör batağıyla karşı karşıya, her gün şehit haberleri. Çünkü siz, terörü önlemek için, barışı sağlamak için masaya oturmadınız. Siz, 15 Haziran'da 'ben nasıl iktidar olurum, AKP nasıl iktidar olur. PKK eylem yapmaz, ve ben seçimlere giderim' bunun hesabını yaptınız. Şimdi Başbakan, terör karşısında yıldı, '2. Oslo başlayabilir, İmralı muhatap alınabilir' E git, koşa koşa git bari."
O sürecin bu ülküye hayır getirmeyeceğini, çünkü niyetin bu ülkeye barışı getirmek değil, Cumhurbaşkanlığı seçiminde PKK'ya eylemsizlik kararı aldırmak olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, halkın bunu görmesi gerektiğini kaydetti.
OSLO GÖRÜŞMELERİ FİYASKO
"Hükümet, Oslo görüşmelerini 'barış' diye halka yutturmaya çalıştı. Bir fiyaskoyla karşı karşıya kaldı" diyen Kılıçdaroğlu, "Eğer bu bağlamda, bu anlayışla yola devam ederlerse korkum şu, Türkiye, bir iç savaşa sürüklenebilir, bunu herkesin görmesi lazım, AKP'nin de aklını başına alması lazım. Recep Tayyip Erdoğan'ın da aklını başına alması lazım" şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, sorunun çözümü konusunda görüşlerini belirttiklerine dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
ÇÖZÜM YERİ OSLO DEĞİLDİR
"Çözüm yeri Oslo değildir. Çözüm yeri TBMM'dir, kendi sorunumuzu başkalarına ihale ediyoruz. Niye biz çözmüyoruz. Başkalarının atına binerseniz, atın sahibi ıslık çalınca at o yöne gider, Siz de onun istediği yere gidersiniz, neden böyle yapıyor AKP, bunu gittik kensine söyledik, TBMM meşru zemin, halkın seçtiği milletvekilleri, 30-35 yıldır bu sorun çözülmüyor. Oturalım masaya çözelim, akil adamlar olsun onun paralelinde.
VEBALİ AKP'YE AİTTİR
Devletin meşru organları terör örgütüyle masaya oturmaz. Biz akil adamları boşuna önermiyoruz. Çünkü Türkiye bir hukuk devletidir. Hukukun üstünlüğüne inanmak zorundayız. Bu çerçevede görüş, çözüm üretmek zorunda. Oslo'da varılan mutabakat metni, bizim sorunlarımızı uluslararası alana taşımada önemli bir belge olarak yarın karşımıza çıkarsa kimse şaşırmasın. Bunun vebali AKP'ye aittir. Çok önemli bir süreç, çözüm üretemeyen bir parti var. iktidar partisi sorunlara teslim olmuş, çözüm üretemeyor."
Çözümün adresinin TBMM olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Biz karanlık süreçlere onay vermeyiz, ilkesiz süreçlere onay vermeyiz. Kabul etmeyiz" dedi.