Kılıçdaroğlu yakında gider

CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nu eleştiren Başbakan Erdoğan, “Sen o makamı dolduramıyorsun. Zaten yakında da gider, orada kalması mümkün değil” de...

CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nu eleştiren Başbakan Erdoğan, “Sen o makamı dolduramıyorsun. Zaten yakında da gider, orada kalması mümkün değil” dedi. Erdoğan, kendisiyle ilgili bir film hazırlığı olduğunu da belirterek, “Yurt dışında plato yaptırıyorlarmış. Artist bulamıyorlarmış. Artist burada. Niye sağa sola gidiyorsunuz?” diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, Sultangazi Belediyesi hizmet binasının açılış törenine katıldı. Uğur Mumcu Mahallesi’nde gerçekleştirilen açılış öncesinde yoğun güvenlik önlemleri alındı. Programa İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İstanbul İl Emniyet Müdürü Selami Altınok, AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu, eski AB Bakanı Egemen Bağış, milletvekilleri ve ilçe belediye başkanları katıldı. Başbakan Erdoğan’ı yakından görmek isteyen vatandaşlar zaman zaman izdihama neden oldu. Burnu kanayan bir kız çocuğuna ise sağlık ekipleri müdahale etti.
Açılış töreninde binlerce kişiye seslenen Başbakan Erdoğan, AK Parti’nin yüzde 58,5 bir oyla Sultangazi’de rekor kırdığını belirterek, “Teşekkür ziyaretini ayrıca yapmam gerekiyordu. Onun için şükranlarımı iletiyorum” dedi. 30 Mart’ın kendileri için hizmet siyasetinin, eser siyasetinin, plan ve proje siyasetinin bir kez daha millet tarafından teyit edildiği bir tarih olduğunu kaydeden Erdoğan, “Gerek 30 Mart seçimleri öncesi, gerek sonrasında bizim çalışmalarımıza, hizmetlerimize baktığınızda muhalefet partileri ile aramızda temel bir fark görürsünüz. Onlar ne yaptılar, seçime birkaç ay kala sahaya indiler. Biz bir önceki seçimin hemen akşamında tekrar bir sonraki seçimin hazırlıklarına başladık. Hem yatırımlar, hem de halkımızla bütünleşme. Seçime birkaç ay kala göstermelik, makyaj anlamında, vitrin düzenlemesi anlamında yatırımlara onlar başladılar. 30 Mart akşamında sandıklar açıldıktan sonra her zamanki gibi kenara çekilip, 5 yıl sonraki seçimi beklemeye başladılar. Hizmetin tatili olmaz. Bizde onlardaki gibi rahatlığı göremezsiniz. Biz sandıklar kapandığı andan itibaren çalışmaya başlayan bir partiyiz” diye konuştu.
Farklı partilerin belediyelerinin çalışmadığını ve rehavet içinde olduklarını belirten Erdoğan, “Dışarıdan biri gelse, farklı partilerin belediyelerine şöyle bir dışarıdan baksa; zanneder ki biz seçimleri kaybetmişiz, onlar kazanmış. Adamlar çalışmıyor, rahat. Onlar rehavet içinde, 5 yıl sonraki sandığı bekliyorlar. Ankara’da, İstanbul’da, İzmir’de diğer bazı illerimizde on yıllardır muhalefet partilerini sorgusuz sualsiz destekleyen ilçelerin halini görüyorsunuz. Çevredeki bütün ilçeler hızla ilerlerken bu ilçeler maalesef oldukları yerde sayıyor hatta geri gidiyor. Doğu’da, Güneydoğu’da ideolojik bakış açısıyla oy verilen, bu şekilde göreve gelen belediye başkanları ‘nasıl olsa hizmet, eser, yatırım önemli’ değil diyerek ilçelerini, illerini çöpe pisliğe mahkum ediyorlar. Biz bunu asla yapmayız, yapamayız” diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, bir ülkede, bir demokraside muhalefetin en az iktidar kadar çalışkan olmak zorunda olduğunu belirterek, “Hatta muhalefet iktidardan çok daha fazla plan proje üretmek zorundadır. Demokrasiyi bu tamamlar. İktidar gece gündüz çalışıyorken, muhalefet yatıyorsa, muhalefet başka gayelerin peşine takılıp gidiyorsa orada sorun var demektir. Biz her meseleyi siyaset zemininde çözmenin gayreti içindeyken, demokrasinin, hukukun içinde halletmenin mücadelesi içerisindeyken birileri başka gayretlerin içinde” şeklinde konuştu.

“ANA MUHALEFET PARTİSİNİN LİDERİ YAKINDA GİDER”
Muhalefetin siyaseti, TBMM’yi, demokrasiyi ve hukuku bir kenara bırakıp, ya sokaktan, ya da terör örgütlerinden medet umduğunu belirten Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
“Bir ana muhalefet partisi düşünün ki sokak eylemlerini, sokak çatışmalarını teşvik ediyor. Dünyanın neresinde ana muhalefet partisinin vekilleri polisle çatışan eylemcilere para verir. Dünyanın neresinde ana muhalefet partisinin vekilleri örgütlere açıktan destek verebilir. Dünyanın neresinde ana muhalefet partisinin başındaki kişi gençleri sokağa çıkma, polisle çatışma talimatı verir. Eğer meselelerin sokakta çözülmesini savunuyorsa neden o koltukta. Meselelerin sokakta çözülmesini savunan bir parti, bir genel başkan en başta kendi kendini inkar eder, siyaseti inkar eder. Sokaktaki eylemciyi teşvik edeceksen, eylemcinin, terör örgütlerinin sırtını sıvazlayacaksan sen orada neden varsın? Çünkü sen o makamı dolduramıyorsun. Zaten yakında da gider, orada kalması mümkün değil. Çünkü bir muhalefet görevi yapmıyor. Fazla tutmazlar göreceksiniz, o da gidicidir. Görevini yerine getiremiyor, siyaset üretemiyor. Partisinin daha lideri olamadı, hatta genel başkanı olamadı. Sadece oraya genel müdür oldu.”
Erdoğan, muhalefetteki boşluğun sokak eylemleriyle, şiddetle, vandallıkla örtülmeye çalışıldığını ifade ederek, “Ya bir milletvekili gelip de sokağın ortasında TOMA’ların önüne yatar mı? Bir milletvekili cam çerçeve indiren teröristlerle olur mu? Bir milletvekili polisi yaralayan, polise ateş atan, molotof sallayanlarla beraber olur mu? Bir milletvekili avucunun içine iki tane mermi almak suretiyle güya polisi karalama yoluna gider mi? Bunlarda her numara var” dedi.

“PENSİLVANYA’YA SU TAŞIDILAR AMA NETİCE ALAMADILAR”
“Bunlar eğer siyaset üretebilseydiler zaten gidip Pensilvanya’nın dizinin dibine çökmezlerdi” diyen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
“Oradan medet umdular, oraya umut bağladılar. 30 Mart öncesi plan neydi? Pensilvanya kandırdı, ağına düşürdüğü polislerle, bazı yargı mensuplarıyla hükümeti yıpratacak, ana muhalefet de iktidara gelecekti. 17 Aralık, 25 Aralık bunun için yapıldı. 30 Mart’a bunun için hazırlandılar. Ama hiçbiri tutmadı. Pensilvanya’ya su taşıdılar, Pensilvanya her türlü desteği verdi ama netice alamadılar. Darbe sonrasında başbakanı dahi yargılamak için hazırlıklarını yapmışlardı. 17 Aralık öncesi polis zabıtları elimize geçti. O zabıtlarda şahsım için ‘dönemin başbakanı’ ifadesi geçiyor fezlekelerde. Ama başaramadılar, beceremediler, ellerine yüzlerine bulaştırdılar. Şimdi çıkmış Pensilvanya’nın Türkiye’deki paçavraları, yayın organları ‘böyle bir şey yok’ demeye başladılar. Belgeleri elimizde. Her şeyi böyle yaptınız. Merhum Erbakan’dan tutun uz halka yaşayanlara kadar. Hepsi ortada. Hem Pensilvanya, hem ana muhalefet, hem de diğer muhalefet gereken dersi aldılar. Türkiye’de amiral gemisi diye havalarda uçan, ayakları yerden kesilen gazetelerin mensupları, köşe yazarları, patronlarıyla ilgili dinlemeleri yaptılar, raporları hazırladılar. Milletle kavga etmenin, bedelini ağı ödediler. Göreceksiniz daha bunun hesabını verecekler. Şu anda gündemi değiştirmeye çalışıyorlar. İstedikleri kadar uğraşsınlar gündemi değiştiremeyecekler. Biz de hukuk, demokrasi içinde bu darbe girişiminin hesabını sormaya devam edeceğiz. Sabırlı olacağız, yavaş yavaş, adım adım, kademe kademe bu ihanetin hesabını soracağız. Zaten milletimiz 30 Mart’ta bu ihanetin, darbe girişiminin hesabını sordu. Biz idari soruşturmaları sürdürüyor, adli soruşturmalara destek veriyoruz.”

“OKULLAR AÇILIRKEN PARALEL YAPININ ÇOCUKLARI KANDIRAN OKULLARI BOŞALACAK”
Başbakan Erdoğan, okullar açılırken paralel yapının çocukları kandıran okullarının boşalacağını, milletin çocuklarını o okullardan, dershanelerden çekeceğini ve bu yapının da kaynaklarının artık tükeneceğini söyledi. Erdoğan, “Sakın ha bunların okullarına çocuklarınız göndermeyin. Oralara ödeyeceğiniz paralar sizin cebinizde kalsın. Biz o kolejlerde okumadık, gittik imam hatiplerde okuduk. Yavrularımızı da oralarda okuttuk. Okuduk millet teveccüh etti başbakan olduk. Bu oyunlara gelmeyelim. Bunlar buraları kendileri için ciddi bir sömürü kaynağı olarak görüyorlar” dedi.
Kendisiyle ilgili bir film hazırlığı olduğunu belirten Erdoğan, “Yurt dışında plato yaptırıyorlarmış. Artist bulamıyorlarmış. Artist burada. Niye sağa sola gidiyorsunuz. Aslı burada, benzeri de içinizde o zaman. Ailemize varıncaya kadar her türlü adımı atıyorlar. Dertleri şu cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde acaba AK Parti’nin çıkaracağı adayı nasıl zedeleriz. İnanıyorum ki Sultangazi cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de patlayacak. Bunlar dün bir araya gelmişler. Ana muhalefetle yavru muhalefet beraber kafa kafaya vermişler, ilkeleri konuşmuş, ismi değil. Daha isim bulamamışlar. Çatı var mı ya. 30 Mart’ta çatı uçtu. Orada da beraber oldunuz, bir oldunuz, ikiniz bir araya gelseniz yüzde 45,5 edemezsiniz. 40 çürük yumurtadan bir sağlam yumurta çıkmaz. Bunların durumu bu. Onun için çok çalışacağız” şeklinde konuştu.

“KILIÇDAROĞLU’NDAN ÇOK DAVA KAZANDIM, RAMAZAN’DA BUNLARI DEĞERLENDİRİRİZ”
Başbakan Erdoğan, milletin artık tehditlere boyun eğmediğini ifade ederek, “Esnafımız, sanayicimiz, memurumuz, işçimiz bunlara himmet adı altında ne paralar verdi. Bu paralar da fitneye, fesata, yalana, takiyye buralara gitti. Ama milletim artık hesabını soruyor. Adeta himmet adı altında haraca bağladılar benim vatandaşımı. Milletim artık bunların tehditlerine boyun eğmiyor. Sadece Türkiye’de değil dünyanın her yerinde bunların maskeleri düştü. Bunların nasıl bir şantaj ve tehdit çetesi olduğu dünyanın her yerinde ortaya çıktı. Bugün yüzüne gülenler sırtınızı döndüğünüz anda hançerlerler. Ana muhalefetin başı dünyada yalanı bu kadar başarılı söyleyen bir kişi bulamazsınız. Bu Kılıçdaroğlu’ndan çok dava kazandım, epeyce para kazandım. Ramazan’da bunları değerlendiririz. Bunlarda her şey mubah, bunlarda sınır yok. Haram yollarla helale gidilmez ama bunlar giderler. Gayrimeşru yollardan meşruiyet bulunmaz, ahlak dışı yollardan ahlaka asla ulaşılmaz, edebe ulaşılmaz. Bunlar da yavaş yavaş gözümüzün önünde eriyip, rezil olup, kaybolup gidecekler. 30 Mart’la birlikte güç kazandık, Türkiye’nin önündeki birçok engel kayboldu” diye konuştu.
Yüksek hızlı trene yönelik saldırılara da değinen Erdoğan, “150 civarında noktada kablolar kesildi. Bir bölümde fiber kablolar çalındı. Bunlar vatan haini, bunlar ihanet şebekesi. Durduramayacaklar. Şimdi farklı çözüm yollarıyla inşallah en kısa zamanda yapıp 15-20 gün içerisinde yüksek hızlı trenimizi sefere alacağız” dedi.
Başbakan Erdoğan, bugünün 31 Mayıs Dünya Tütünsüz Günü olduğunu ifade ederek, “Bugün inanıyorum ki sigara içmeyeceğimiz bir gün. Ama ben bir gün için bunu istemiyorum. Gelin şu sigaralara, sigara paketlerine son noktayı koyalım, oraya harcadığınız para evinizde çocuklarınıza gitsin. Hem vücudunuza zarar, hem keseye zarar” diye konuştu.
Soma faciasına da değinen Başbakan Erdoğan, “Onlar bize her zaman emanet. Şu anda tüm madenlerle alakalı bir yeni yasa hazırlıyoruz. Onu da bu hafta içinde meclise gönderiyoruz ve o kanunu da çıkartacağız” ifadelerini kullandı.
Erdoğan konuşmasının ardından beraberindekilerle birlikte belediye hizmet binasının açılışını yaptı. Açılışın ardından binayı gezen Başbakan Erdoğan, balkondan kendisini bekleyen vatandaşlara da el salladı.
(İHA)