CHP lideri kemal Kılıçdaroğlu Sarıgül'e plaket verecekti ancak Sarıgül törende yoktu.
Abone olCumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'Munzur El Veriyor' belgeselinin Şişli Kent Sineması'nda düzenlenen galasına katıldı. Gala sonrası Kılıçdaroğlu Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'e plaket verecekti ancak Sarıgül ortalarda yoktu.
NEHİR ÖZGÜR AKIYORSA AĞAÇLAR DA ÖZGÜRDÜR
Kılıçdaroğlu galaya eşi Sevim Kılıçdaroğlu ve CHP milletvekilleriyle birlikte katıldı. Kılıçdaroğlu daha sonra Erzincan, Refahiye, Kemah, Tunceli ve Bingöl'ün dağları ile Munzur Nehri'nin ele alındığı belgeseli izledi. Gösterimden sonra sahneye çıkan Kılıçdaroğlu, belgeselin sonundaki türkünün çocukluğunda dinlediği hüzünlü türkülerden biri olduğunu ifade etti.
Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: "Bu coğrafya dünyanın en güzel coğrafyalarından birisi. Çünkü dağları, nehirleri, insanları özgür. Özgürlüğün ne anlama geldiğini heralde Munzur belgeselini izleyenler daha iyi görüyor. Eğer bir nehir özgürce akıyorsa onun etrafındaki ağaçlarda özgürdür. Balıklar da çevresindeki insanlar da.. Doğanın hakkı diyoruz. Doğanın hakkı özgür olmasıdır. İnsanın hakkıda özgür olmasıdır. O topraklarda büyük acılar yaşandı. Büyük dramlar yaşandı. Sevinçler yaşanıldı, düğünler yapıldı. Herşey var o doğada. Ama o doğanın güzelliği insanoğlunun o doğaya ihanet etmemesinde yatar. Bütün güzellikler Munzur'un özgür akmasında yatar."
SARIGÜL'ÜN PLAKETİNİ YARDIMCISINA VERDİ
Galada Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'e katkılarından dolayı plaket verilecekti. Ancak Sarıgül galaya katılmadı. Bunun üzerine Kılıçdaroğlu plaketi Sarıgül'ün yardımcısı Kahraman Eroğlu'na sundu.
"EMEK SİNEMASI YIKILIYOR"
Kılıçdaroğlu çıkışta gezetecilerin "emek sineması" ile ilgili sorularına da "Emek Sineması yıkılıyor. Sanatçılar isyan ediyor, yürüyüş yapıyor biliyorsunuz. Emek Sineması'nın kapanmasını istemiyorlar. İstanbul demek sinema demektir. O açıdan kent kültürü önemlidir. Kent kültürüne katkıda veren herkese, teşekkür etmemezi gerekiyor" şeklinde yanıt verdi.
Belgeselin yönetmenliğini Esra Alkan, yapımcılığını ise Mehmet Gözcü üstlendi.