AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Mustafa Balbay ile ilgili yaptığı açıklamaları değerlen...
Abone olAK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Mustafa Balbay ile ilgili yaptığı açıklamaları değerlendirerek, “Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvuru üzerine vermiş olduğu bu karar sadece bir tespittir. Bir ihlal tespitidir. Kılıçdaroğlu mahkemelere adeta talimat veriyor” dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin, beraberinde milletvekili Osman Kahveci ve AK Parti Karabük Belediye Başkan adayı Mehmet Ceylan ile birlikte esnaf gezisinde bulundu.
Esentepe Merkez Camii’nde öğle namazını kılan Şahin, cami çıkışında gazetecilerin sorularını cevapladı. Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Anayasa Mahkemesi’nin kararının ardından CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay’ın tahliyesinin 1 gün bile gecikmesinin hukuk ihlali olduğu sözlerini değerlendiren Mehmet Ali Şahin, “Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvuru üzerine vermiş olduğu bu karar sadece bir tespittir. Bir ihlal tespitidir. Böyle bir kararı Anayasa Mahkemesi 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dava devam ederken vermiş olsaydı, sonuçları daha farklı olurdu. Balbay ve arkadaşları 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce değişik sürelerde hürriyete bağlayıcı cezalara çaptırıldı. Balbay, 36 yıl ceza aldı ve şimdi dosya temyiz aşamasındadır. 36 yıl ceza almış bir kişinin tahliyesi hukuk sınırları içerisinde öncelikle 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce, benim kanaatime göre Yargıtay tarafından değerlendirilmesi gerekir diye düşünüyorum. O bakımdan mutlaka tahliye edilmelidir gibi dışarıdan mahkemelere talimat vermeyi doğru bulmuyorum. Kılıçdaroğlu mahkemelere adeta talimat veriyor. Mahkemeler dışarıdan hiçbir talimatı, telkini hatta tehdidi kabul etmezler. Görelim, henüz Anayasa Mahkemesi gerekçeli kararında bu konuyla ilgili yayınlamadı. Ama Sayın Balbay’ın durumuna benzer Türkiye’de o kadar çok hükümlü var ki, davası bitmiş Yargıtay aşamasında tutuklu belki onlarca hatta yüzlerce insan var. Türkiye’de sadece bir tek kişiye odaklanmış olmayı da isabetli görmüyorum” dedi.
SİYASİ PARTİLER KANUNU DEĞİŞİKLİĞİ
Siyasi Partiler Kanunu’nun 11’inci maddesinde yapılan değişiklikle Abdullah Öcalan’a siyaset yolunun açılacağı yönündeki yorumları da değerlendiren Şahin, şunları söyledi:
“Hükümlü olan kişiler cezalarını çektikleri sürece yani cezaevinde bulundukları sürece medeni ve siyasi hakkını kullanamaz. Abdullah Öcalan da ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştır. Dolayısıyla bu düzenleme onun önünü siyaseten açan bir düzenleme değildir. Bu konuda bazı hukukçu arkadaşlarımız da değerlendirmeler yapıyor, doğrusu tebessüm etmek geçiyor içimden. Siyasi Partiler Kanunu’nun 11. maddesine göre 18 yaşını bitiren medeni ve siyasi haklarını kullanma ehliyetine sahip herkes herhangi bir siyasi partiye üye olabilir. Bir kişi ceza almış, tahliye olmuş ve üzerinden 5 yıl geçmişse ve bu süre içerisinde suç işlememişse, memduh haklarının geri iadesini alarak bir siyasi partiye üye de olabilir, herhangi bir göreve aday olabilir. Şu andaki mevcut düzenleme zaten böyle bir hüküm içermektedir. 11. maddedeki bir takım değişiklikler aslında gereksiz olarak yasada bulunan hükümlerdir. O bakımdan herhangi bir değişiklikte yapmayacaktır siyasi hayatımızda. Bu tartışmaları siyasi amaçlı tartışma olarak görüyorum.”
YÜKSEKOVA’DAKİ GERGİNLİKLER
Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde yaşanan olayları da değerlendiren Şahin, “Türkiye’nin normalleşmesi, silahların bırakılması, her kişi ve kurumun özellikle siyasi partilerin düşüncelerini siyaset yoluyla hayata geçirmeleri hedefi için bu tür silaha sarılı eylemlerin olmaması gerekiyor. O bakımdan BDP ya da başka bir parti silahla, zorla, molotof kokteyli atarak siyaset yapacaklarını düşünüyorlarsa, böyle bir yol, yol değildir. Bu yol siyasi bir yol da değildir. Herkesi sorumlu davranmaya davet ediyorum. Seçimler yaklaşırken, sandık açısından ve vatandaşın siyasi iradesini sandığa hiçbir baskı altında kendisini hissetmeden yansıtabilmesi için bu tür eylemlerin olmaması konusunda herkesin üzerine düşeni yapması gerekir” diye konuştu.
Şahin, MHP’nin anayasa çalışmalarına devam kararı almasını değerlendirerek, "MHP, 51 kişi ile anayasa yapacaksa buyursun yapsın önü açıktır" ifadesinde bulundu.
"KABİNEDE BİRÇOK GÖREVDE BULUNDUM VE BÖYLE BİR BEKLENTİM YOK"
Yaklaşan yerel seçimler öncesi Başbakan’ın kabinede bulunan bazı bakanları aday göstermesinden dolayı yapılacak kabine değişikliğinde bir beklentisinin olup olmadığı sorulan Şahin, “Ben kabinede birçok görevde bulundum ve böyle bir beklentim yok. Bu görevi yapmamış olan ve böyle bir sorumluluk üstlenmemiş olan grubumuzda çokça milletvekili arkadaşlarımız var. Sayın Başbakanımızın takdiridir tabi. Herhalde bu arkadaşlarımızdan birilerini boşalacak olan bakanlıklara değerlendirir diye düşünüyorum. Henüz Yüksek Seçim Kurulu takvimini ilan etmedi. Adaylarımız YSK’ya bildirildiği an resmiyet keşfeder. Şu an sadece biz adaylarımızı açıklıyoruz. Sayın Başbakan ne zaman böyle bir tasarrufta bulunur onu bekleyip göreceğiz” açıklamasında bulundu.
Şahin ve beraberindekiler daha sonra, Esentepe Mahallesi’nde esnaf ziyaretlerinde bulundu.
(İHA)