BIST 8.946
DOLAR 34,27
EURO 37,11
ALTIN 3.057,87
HABER /  GÜNCEL

Kılıçdaroğlu: Davutoğlu'nun IŞİD itirafı beni ürpertti!

Ankara katliamı sonrası Başbakan Ahmet Davutoğlu ile yaptığı ikili görüşmeyi paylaşan Kemal Kılıçdaroğlu "güvenlik zafiyetlerine ilişkin itirafta bulundu, ürperdim" dedi.

Abone ol

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara'daki saldırıyla ilgili olarak güvenlik zaafiyetinin bulunduğunu iddia etti. Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın saldırıyla ilgili açıklamaları için de "Davutoğlu Ankara katliamına benzer katliamlarla ilgili zafiyetlere ilişkin itirafta bulundu, ürperdim" dedi.

Ankara'daki patlamaya ilişkin Samanyolu TV'ye konuşan Kılıçdaroğlu, dinlenen bir ismin takip edilmemesinin, siyasi otoriteden kaynaklandığını söyleyerek, olayla ilgili güvenlik zaafiyetinin bulunduğunu iddia etti. Bu konuda "gereğini yapın" talimatının verilmediğini de iddia eden Kılıçdaroğlu, IŞİD'in açıkça korunduğunu ileri sürerek şöyle konuştu;

"Davutoğlu görüşmemizde, burada kalsın dediği için ben açıklamıyorum. Konuşmada, bazı konuları ilk defa duydum. Emin olun ürperdim. Böyle bir şey olamaz dedim. Ankara katliamına benzer diğer katliamlarla ilgili. Daha fazla ayrıntı doğru değil. Zafiyetlerle ilgili itiraftı.

"SİYASİ OTORİTE IŞİD'İ KORUMUŞTUR"

Aslında polis tamamını, emniyet tamamını biliyor. Dinlenen bir adam takip edilmez mi? Güvenlik önlemini almak istiyorlar. Güvenlik önlemi alınmamasına ya da bunların tutuklanmamasına tek neden; siyasi otoritenin 'gereğini yapın' talimatını vermemesidir. Yani açıkça IŞİD'i korumuş olmasıdır. Bu bir gözlem değil çok açık ve net söylüyorum. Beceriksiz bir hükümet tarafından katliama uğradılar.

"DİGİTÜRK RTÜK KARARINI YERİNE..."

Çocuk kanalını bile yasakladılar. Böyle bir şey olabilir mi? bunların tamamı hukuksuz keyfi kararlar. Ben yaparım olur. Bütün bürokratlara sesleniyorum bunların hesabını vermek zorundasınız. Size hukuksuz bir talimat veriliyorsa bu hukuksuz talimatı size talimat veren organa bildirmek zorundasınız. Verdiğiniz talimat yasalara aykırıdır diye. Siz kalkıyorsunuz siyasi otoriterinin sözlü talebi üzerine  oturup karar veriyorsunuz bu televizyon kanallarını şuradan çıkar. Türkiye'de  bir dikta yönetimi var. Medya özgürlüğünü savunuyorsak,  bunun üstüne gideceğiz."