BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  POLİTİKA  /  CHP

Kılıçdaroğlu: Bu bir devlet krizidir!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CNN Türk canlı yayınında gündemi değerlendirdi.

Abone ol

ABD büyükelçisi ile yemeğinin tarihinin tesadüf olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Önceden belirlenen bir tarihti ama operasyonun olduğu güne denk geldi. Karar aldığımızda böyle bir şey yoktu" dedi.

ÖNCEDEN ALINMIŞ BİR KARARDI

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CNN Türk'te yayınlanan Tarafsız Bölge programına katıldı. Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, 17 Aralık operasyonu ile ABD büyükelçisiyle yemeğinin aynı tarihlere denk gelmesinin tesadüf olduğunu belirterek, "Benim ABD ziyaretimden sonra sayın büyükelçinin bir daveti oldu. Hem oradaki yansımaları öğrenmek, hem benim gözlemlerimi aktarmak için, tesadüf eseri o güne denk geldi. Önceden belirlenen bir tarihti ama operasyonun olduğu güne denk geldi. Karar aldığımızda böyle bir şey yoktu" dedi.

"AMERİKANCI DEĞİL, TÜRKİYECİYİZ"

ABD ziyareti nedeniyle Amerikancı olmakla suçlandıklarının hatırlatılması üzerine Kemal Kılıçdaroğlu, "Biz Türkiyeciyiz, işin özü budur. Ben Çin'e de gittim. Kimse bize Çincisiniz demedi. İngiltere'ye de gittim. Irak'a gittim, arkadaşlarımı Mısır'a gönderdim. Biz Adalet ve Kalkınma Partisi'nin Türkiye'yi kendi coğrafyasına hapsettiğini görüyoruz. Türkiye büyük bir ülkedir, kendi coğrafyasına hapsedilecek bir ülke değildir. Biz bütün komşularımızla sağlıklı bir diyalog kurmak istiyoruz" şeklinde konuştu.

"ABD İCAZET MAKAMI DEĞİL"

ABD ziyaretinin icazet almak olarak algılanmasının yanlış olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, "Bizim icazet almak gibi… Orası icazet makamı değil ki. 37 yıl sonra bir CHP genel başkanı oraya gitti. Davet üzerine gittik. Değişik kesimlerle görüştük ve Türkiye'ye geldik" diye konuştu.

"BU BİR DEVLET KRİZİDİR"

17 Aralık operasyonu sonrasında yaşananları değerlendiren Kılıçdaroğlu, yaşananların devlet krizi olduğunu ifade ederken şunları söyledi:

"Bunu bir devlet krizi olarak değerlendirebiliriz. Çünkü anayasada güçler ayrılığı ilkesi var. Yasama, yürütme, yargı diye. Savcı yargının bir parçası, polis yürütmenin bir parçası, Yasama ile yürütmenin kavgasını görüyoruz burada. Bu bir devlet kavgası. Yasama, yürütme, yargı birbirine denk ve uyumlu çalışması lazım. Geldiğimiz noktada daha önce yapılan yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun ortaya çıkardığı gerçeklerin bir şekilde kapatılmasına yönelik yürütme organının çabasını görüyoruz. Yargıya karşı cephe alan bir yürütme organı var. Bu devlet krizi dediğimiz olayın temelini oluşturuyor. Şu anki kriz devlet krizi. Burada sorunu çözecek olan yargı. Yargı süratle yürütmeyi durdurma kararı alması ve olayı çözmesi lazım. Danıştay'ın olayı bir gün geciktirmesi bile yolsuzluklara prim vermesi anlamına geliyor."