Kıl, tüy meselesi…

Başbakan, Rahmi Koç'a sert çıkmış…

-Yumuşak çıkış yaptığını görmedik ki!-

Öfke, onun hitap şeklinin parçası…(Kendisi söyledi.)

“Bıyıklı ve sakallılar benim şirketimde çalışamaz” diyen Rahmi Koç"un söyledikleri için;

“Bunlar ayrımcılığın ta kendisidir” demiş… (Bunun üzerinden bile duygu sömürüsü… Pes valla.)

Ayrımcılığın ta kendisi?

Değil ya, hadi kabul edelim ki Rahmi Koç ayrımcı…

Siz nesiniz?

Çok iyi hatırlıyorum ki, birkaç AKP yanlısı gazetecinin sorularını yanıtlarken televizyonda, türbanlı kadınlar için, “daha iyi Müslüman olmak istiyorlarsa kimse onlara karışmamalı” demişti kendisi…

Daha iyi Müslüman kadın?

Türban takar…

Dikkatinizi çekerim!

Buradaki ayrımcılıkta “din” söz konusu, öyle kıl, tüy değil…

Başbakan, türban üzerinden, kadınların Müslümanlıklarını sorgulayınca ayrımcılık olmuyor,

AKP sıralarına baktığınızda bıyıkları aynı berberin traş bıçağından çıkmış bıyıklıların, bıyıklarının şekli sorun olmuyor,

eşi türbanlı olmayan AKP milletvekili neredeyse yok gibi,

içki içen AKP'li vekiller, ellerindeki kadehleri kameralardan köşe bucak saklayıp, kadehi koyacak yer ararken, “neden” diye sorulmuyor, bu ayrımcılık olmuyor…

Rahmi Koç, işe, sakallı, bıyıklı almam deyince ayrımcı oluverdi…

Başbakan, kendinden olanlara, kapılarını sonuna kadar açarken, saçlarını kapatmayan kadınları, kapatanlarla kıyaslarken ayrımcı değil, Rahmi Koç ayırımcı…

Velev ki ayrımcı…

Hiç olmazsa, insanların “kutsal değerlerini” alet etmiyor işin içine…