Kıbrısda avantajlı taraf biziz

Bakan Şener Kıbrıs meselesinde avantajlı tarafın Türk diplmasisi olduğunu söyledi.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, ''Yıllardır
Kıbrıs meselesi nedeniyle Türk diplomasisi dünyanın her tarafında
zorlanırken bugün avantajlıdır, söyleyecek sözü vardır. Ve ortaya koyacağı
talepleri vardır'' dedi.

Şener, Sivas Ticaret Sanayi Odası'nda düzenlenen AK Parti İl Danışma
Meclisi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, hükümetin izlediği iç ve dış
politikaları değerlendirdi. Hükümetin şu ana kadar izlediği politikaların,
doğrudan doğruya bu ülkede bir şeylerin eskiden yaşandığı gibi eksik
kalmamasının teminine yönelik olduğunu ifade eden Şener, şunları kaydetti:
''Yani bu ülkenin bugününün sağlam olması, geleceğinin ihtişamlı
olması için ne yapılması gerekiyorsa o yapılmaktadır.

Dış politikada izlenen her şey bu temel anlayış doğrultusunda yapılmıştır. Bir Irak meselesinde bildiğiniz gibi uzun tartışmalar yaşanmıştır. Ama şöyle geriye baktığınız da 'AK Partinin yaptığı dışında bir şey yapılsaydı daha doğru
olur muydu?' diye sorulduğunda AK Partinin almış olduğu kararlar dışında
(şu yapılsaydı daha doğru olurdu) denecek bir şey yoktur. Zaman zaman
bazıları istismar etmeye, polemik üretmeye çalışsa da AB sürecinde ve
Kıbrıs politikasında AK Parti tutarlı, Türkiye'nin çıkarlarına,
menfaatlerine uygun, ülke olarak uluslararası ilişkilerde güç ve avantaj
elde edeceğimiz bir çizgi oluşturmuştur.''

KIBRIS
Kıbrıs konusunda da tutarlı bir politika izlendiğini ifade eden
Şener, bu konuda hükümetin hiçbir taviz vermeden yoluna devam ettiğini,
aynı zamanda uluslararası camianın diliyle konuştuğunu söyledi.
Kıbrıs'ın milli bir dava olduğunun, milli bir mesele olduğunun
sürekli vurgulandığını kaydeden Şener, ''Yıllardır Kıbrıs meselesi
nedeniyle Türk diplomasisi dünyanın her tarafında zorlanırken, bugün
avantajlıdır, söyleyecek sözü vardır. Ve ortaya koyacağı talepleri vardır.
İşte dünyanın diliyle konuşmak, gelişen koşullara uygun bir politika
oluşturmak ama bu ülkenin menfaatlerini çıkarlarını da her şeyin üzerinde
tutmak dış politikadaki temel çizgimizdir, temel üslubumuzdur'' diye
konuştu.

EKONOMİDE İSTİKRAR VE GÜVEN ORTAMI
Hükümetin ekonomi politikasını da aynı temel çizgide sürdürdüğünü,
burada da istikrar ve güven ortamının önemli olduğunu belirten Şener,
şöyle devam etti:
''Cumhuriyet tarihinde en yüksek büyüme oranlarının gerçekleştiği,
artık çalışanın üretenin kazanabileceği, çalışmadan üretmeden refah
düzeyinin artmayacağı, daha yüksek refah talep edenlerin mutlaka daha
fazla enerji sarf etmeleri gerektiğini gösteren bir ekonomik model, bir
ekonomik politika uygulaması, bu ülkedeki mevcut herkesi dinamik bir unsur
haline dönüştürecektir. Neticede kalkınma, büyüme, ekonominin atılım
içinde olması dediğimiz şey bu ülkede yaşayan bireylerin gayretleriyle,
çabalarıyla ortaya koyacağı enerjilerle olacaktır.'' Partilerinin Türk
siyasi hayatında 5 yılını doldurduğunu ve bu dönemde önemli değişiklikler
meydana geldiğinin altını çizen Şener, konuşmasını şöyle tamamladı:
''Dünya değişiyor. Bu değişime bağlı olarak ekonomi kuralları
değişiyor, diplomasinin kuralları değişiyor. Ekonominin ve diplomasinin
kurallarını soğuk savaş dönemindeki gibi sürdürmeye çalışanların elbette
tasfiye olacakları, geride kalacakları mutlaktır. Ama aynı zamanda
toplumsal taleplerin de iyi kavranması, iyi okunması ve buna göre
siyasetin yoluna devam etmesi gerekmektedir. Bu temel noktayı parti olarak
iyi kavrayıp, iyi belirleyip yolumuza devam ettiğimiz takdirde Türkiye'de
100 yıl sonra Türk siyasi hayatı yazılırken, AK Parti var olur, güçlü
olur.''