TBMM Başkanı Arınç'tan flash açıklama: "KKTC'nin ismi değişecek, Kıbrıs Türk Devleti olacak"
Abone olTBMM Başkanı Arınç'tan flash açıklama: "KKTC'nin ismi değişecek, Kıbrıs Türk Devleti olacak" Sadece isim değişikliğinden daha önemli bu adımda kritik rol İslam ülkelerinin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı (TBMM) Bülent Arınç, terörle mücadelede demokratik hakların da dengeli bir şekilde korunması gerektiğini belirterek, "Terörle mücadele ve medeniyetler ittifakını birlikte yürüteceğiz" dedi.
TBMM Başkanı Bülent Arınç, İstanbul'da yarın başlayacak olan "İslam Ülkeleri Örgütü Parlamentolar Birliği (İKÖPAB) IV. Konferansı" öncesinde Conrad Otel'de basını bilgilendirme toplantısı düzenledi. Toplantıya, Hatay Milletvekili Abdülaziz Yazar ve Ankara Milletvekili Sait Yazıcıoğlu da katıldı.
TBMM Başkanı Arınç, konferansa, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve Başbakan Erdoğan'ın da katılacağını belirterek, "Konferans gündemleri çerçevesinde genel hatlarıyla politik, ekonomik, kültürel ve sosyal ilişkiler ele alınacaktır. Politik konular başlığında İslam coğrafyası'nı ilgilendiren Kudüs ve Filistin konularının yanı sıra, Irak'ın politik ve siyasi olarak yeniden yapılandırılması, terörle mücadelenin Birleşmiş Milletler şemsiyesi altında yürütülmesi ve İslam ülkeleri ile batı ülkeleri arasındaki ilişkilerde İslam ülkelerinin çifte standarda maruz kalan konumdan kurtarılması gibi hususlar ele alınacaktır" dedi.
Konferansta, Türkiye'yi yakından ilgilendiren konuların da geniş olarak görüşüleceğini ifade eden Arınç, "Batı Trakya'da yaşayan müslüman azınlığın haklarının korunması, ve yıllardır insan hakları ve hukuka aykırı şekilde KKTC'ye uygulanan izolasyonun kaldırılmasına ilişkin, öneriler gündeme getirilecektir. KKTC, Kıbrıs Müslüman Türk Toplumu adıyla bu konferansın halen gözlemcisi konumundadır. Bu toplantıda hem Annan Planı hem de, İslam Konferansı Örgütü'nün çeşitli platformlarda alınan kararlar uyarınca, bu ismin 'Kıbrıs Türk Devleti' olarak değiştirilmesi için girişimlerde bulunulmuştur. Bu girişimin olumlu bir sonuç vereceğini ve bu şekilde KKTC'ye bu toplantıdan destek sağlayacak bir sonuç çıkacağını ümit ediyorum" diye konuştu.
KIBRIS SORUNU
Arınç, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı.
Arınç, Kıbrıs'ın isminin değiştirilmesi ve Annan Planı'nın görüşülmesi konusunda konferanstan önemli kararlar alınıp alınmayacağı konusundaki görüşlerinin sorulması üzerine, "Genel kurul çalışmalarımız 12-13 Nisan Çarşamba, Perşembe günü yapılacaktır. Alınan kararlar bir rapor halinde kamuoyuna duyurulacaktır. Kıbrıs Türk Devleti isminin verilmesi yolundaki teklifimiz zaten konferans öncesinde de büyük oranda kabul görmüştür. Bu konuda üye olan ülkelerin delegasyonu da buna olumlu yaklaşmaktadır. Bizim bütün çabamız bugüne kadar KKTC'ye uygulanan haksız ambargoların kaldırılması, hakkın ve adaletin tecelli etmesini sağlamaktır. Kıbrıs'ta yaşayan Müslüman Türkler'in bir arada yaşama arzusunun tanınması, bütün çabalarımızın özetidir. Ben bu konferanstan Kıbrıs Türk Devleti isminin kabul edileceği yolunda bir karar çıkacağını ümit ediyorum" ifadelerini kullandı.
Arınç, ABD'nin İran'a müdahale girişimleri konusunda yöneltilen başka bir soruya da, "Konferansta İran'ın barışçı amaçlarla nükleer enerji üretmek istemesini Türkiye de konferansa katılan bütün ülke temsilcileri de gayet normal olarak karşılamaktadır. İran'ın nükleer enerji üretme talebi konusunda Türkiye'nin ve katılımcı ülkelerin talebi, bu üretimin bütün dünyanın gözleri önünde yapılması ve denetlemelere açık şekilde olmasıdır. Bu konunun konferans sonunda yayınlanacak deklarasyona birkaç cümle ile de olsa ekleneceğini tahmin ediyorum" dedi.
TERÖR TEHDİDİ
Arınç, terörle mücadele ve medeniyetler ittifakı konusunda yapılan çalışmaların nasıl yürütüleceği konusundaki bir soruya ise "Demokrasi ve özgürlükler asıl olandır. Terörizmle uluslar arası platformda mücadele edilmesi gerektiği bütün dünyanın kabul ettiği bir gerçektir. Terör Türkiye'yi tehdit ettiği gibi diğer ülkeleri de tehdit etmektedir. Terörle mücadele ederken, demokratik hakları da dengeli bir şekilde korumak zorundayız. Bunun reçetesi ise medeniyetler arasındaki çatışmayı değil, mutlaka birlikte yaşamayı ve medeniyetler ittifakını sağlamaktır. Türkiye İspanya ile başlattığı medeniyetler ittifakı ve kültürler arası dayanışma konusunda çok önemli bir adım atmıştır. İspanya ve Mısır son zamanlarda terör olayları yüzünden çok büyük zararlar görmüştür. Dünyanın diğer coğrafyalarında da terör en büyük tehdit olmaya devam etmektedir. Bu çerçevede İslam'ın terörle bağdaştırılması yolundaki çabaların medeniyetler ittifakına zarar verdiğini açıkça duyuracağız" cevabını verdi.
Arınç, "Filistin'deki savaşın sona ermesi için konferansta nasıl bir tavır sergilenecek. Önemli ve somut kararlar alınacak mı, Hamas konusu masaya yatırılacak mı?" şeklindeki soruyu, "Bu konferansa üye 47 üye ülke var. Dünyada 1.5 milyar müslüman yaşıyor ve birçok bölgede huzursuzluk, çatışma, yoksulluk, işgaller, ambargolar ve soğuk savaş bölgeleri var. Bu coğrafyanın en pularını cevaplaönemli bölgelerinden biri de Filistin'dir. Filistin meselesi bu konferansın ağırlıklı konularının başında gelmektedir. Bilindiği gibi Filistin'de bağımsız seçimler sonrasında hükümet kurulmuş ve güven oyu almıştır. Hamas'ı kabullenmeyenlere bu konferansta 'Seçim istediniz, bu yerine getirildi. Kimsenin buna itirazı olmamalı' denilmelidir. Ancak bu konferansta özellikle 'Hamas' başlıklı bir konu yer almayacaktır. Bunun yerine Filistin'de kalıcı bir barışın sağlanması için gereken tedbirlerin alınması konuları görüşülecektir. Türkiye bugüne kadar Ortadoğu barışa'fdnan kararlar bir rapı için verdiği desteği sürdürecektir. Filistin'e uygulanan ambargonun kaldırılması için burada önemli kararlar alınacaktır. Hamas liderinin Türkiye'ye gelmesi çok doğal bir ziyarettir. Ancak Hamas artık silahlı bir örgüt olmaktan çıkmalı, silahları bırakmalı ve meclisi çalıştırmanın yollarını aramalıdır. Bunlar benim şahsi düşüncelerim, biraz da Türkiye'nin bu konudaki görüşleridir. Filistin'de kalıcı huzur ve barışın sağlanması için bu konferansta faydalı sonuçlar alınacaktır" ifadeleriyle yanıtladı.
"IRAK'TA AKAN KAN DURMALI"
Konferansta Irak'taki iç savaşın ve mezhep çatışmalarının sona erdirilmesi için ne gibi kararlar alınacağının hatırlatılması üzerine TBMM Başkanı Arınç, "Irak bu toplantıda Parlamento Başkanı düzeyinde temsil edilmiyor. Çünkü Irak'ta henüz bir hükümet bile kurulamadı. Kaos demeyeyim ama, iç karışıklık devam etmektedir. Biz Irak Parlamentosu'nu konferansa davet ettik. Bundan onur duyduklarını söylediler. Ancak Irak Parlamentosu'ndan bir katılım olmayacağını biliyoruz. Irak'ı temsilen bu ülkenin Ankara Büyükelçisi konferansa katılacaktır. Konferansta Irak'ta akan kanın durması için elbette önemli kararlar alınacaktır" dedi.
İKÖPAB Konferansı'na konuk ülkelerin meclis ve heyet başkanları ile Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve delegeler katılacak. Konferans çerçevesinde, 12 Nisan Çarşamba günü TBMM Başkanı Bülent Arınç tarafından konuk meclis başkanları onuruna Dolmabahçe Sarayı'nda akşam yemeği verilecek. 13 Nisan Perşembe Günü Dokuzuncu Konsey Oturumu ve İKÖPAB Dördüncü Konferansı'nın Kapanış Oturumu'nun ardından konferansa katılan bütün konukların onuruna Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde bir resepsiyon düzenlenecek. Konferansa 17 Meclis Başkanı, 8 Meclis Başkanvekili, 7 Heyet Başkanı olmak üzere, 47 ülkeden 436 kişi katılacak. Ayrıca 48'i yabancı 113' Türkiye'den olmak üzere toplam 161 medya mensubu toplantıyı dünya kamu oyuna duyuracak. Türkiye'de düzenlenen İKÖPAB Konferansı'na bugüne kadar düzenlenen diğer konferanslara göre, en geniş katılım sağlandığı belirtildi.