Kıble 19 yıl sonra yanlış çıkınca kafalar karıştı

Elazığ’ın Keban ilçesine bağlı Arslankaşı köyünde bulunan Nuri Baba Camii kıblesinin yanlış olduğu 19 yıl sonra fark edildi.Köylülerin kafal...

Elazığ’ın Keban ilçesine bağlı Arslankaşı köyünde bulunan Nuri Baba Camii kıblesinin yanlış olduğu 19 yıl sonra fark edildi.Köylülerin kafaları namazlarının kabul olup olmayacağı konusunda karıştı.
1995 yılında Keban ilçesi Arslanbaşı köyüne yapılan Nuri Baba Camii kıblesinin yanlış olduğunu düşünen bir kaç kişi Keban İlçe Müftüsü Abdulhamid Pehlivan’a giderek durumu anlattı. Pehlivan da Nuri Baba Camii’ne giderek orada kıble saatinde bir kaç bölgeye çubuk dikerek kıbleyi tespit etti. Pehlivan, tespit ettiği kıbleyle caminin kıblesinin arasında 45 derecelik bir yanlışlık olduğunu görünce caminin yıkılarak minareli bir cami yapılmasını istedi. Daha sonra yapılan görüşmelerde tadilatla mihrap yerinin değiştirilmesi kararlaştırıldı. Caminin eski mihrabı kapatılarak doğru tarafa yeni mihrabı yapıldı. Köyün hayırsever iş adamları ise caminin tüm masraflarını karşılarken, bir de minare yaptırdı.
Kıblenin değiştirilerek yeni mihrabın yapılmasının ardından hizmete açılan Aslankaşı köyü Nuri Baba Camii ile ilgili bilge veren İlçe Müftüsü Abdulhamid Pehlivan, "Bana kıblenin yanlış olduğu yönünde bilgi geldi. Bunun üzerine köye giderek kıble saatinde tespit yaptık. Gerçekten de kıblenin yanlış olduğu gördük. Mihrabın yapıldığı yer ile diğerinin arasında 45 derecelik bir açı farkı oldu. Köylümüz sağ olsun güzel bir şekilde camimizi tadilattan geçirerek yaptırdı. Mihrabı da kıbleye oturttular. Yalnız şunu söylemek isterim, daha önce namazını burada kılanların namazı kabul olmaz diye bir şey yok. Çünkü vücudun yönü değişmediği için bir sakıncası yok" dedi.
Cami yapımında görev alan ve o dönem muhtarlık yapan köy sakinlerinden Fethi Demir, "Benim muhtarlığım zamanında 1990 yılında caminin inşaatına başladık, 1995 yılında bitti. Benim evde namaza duruşumla, camide namaza duruş arasında fark vardı. Ben pusulayı getirdim, baktık ki biraz çarpık duruyoruz. O zaman da mihrabımız sabitti, bir şey yapamadık. Sonra müftüye söylediler ve kıbleyi tespit etti. Sonrasında tekrardan yapıldı. İlk başta yıkıp yapalım denmişti masraflı olunca bizde tadilatla kıbleyi düzelttik" şeklinde konuştu.
(İHA)