BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  DÜNYA

Keşke onlar ölmeseydi ben ölseydim

Afyonkarahisar’da 25 askerin şehit olduğu mühimmat deposunda meydana gelen patlamaya ilişkin süren duruşmada savunması alınan sanık Binbaşı ...

Abone ol

Afyonkarahisar’da 25 askerin şehit olduğu mühimmat deposunda meydana gelen patlamaya ilişkin süren duruşmada savunması alınan sanık Binbaşı Ali Duran, "Keşke onlar ölmeseydi, ben ölseydim" dedi.
Afyonkarahisar’da 25 askerin şehit olduğu mühimmat deposunda meydana gelen patlamayla ilgili Eskişehir 1. Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nde dün başlayan duruşmanın ikinci gününde, tutuksuz yargılanan Binbaşı Ali Duran’ın savunması alındı.
Bu sabah saat 10.00’da devam eden duruşmada savunma yapan Binbaşı Ali Duran, üzerine atılı suçları kabul etmediğini belirtti. Sadece kendi işini yaptığını söyleyen Duran, "Keşke onlar hayatta olsaydı ben ölseydim, onlarla birlikte orada olsaydım. Keşke kaderimiz birlikte yazılsaydı. 13 Ağustos 2012 de göreve başladığım gün yaptığım toplantıda, er ve erbaşların yaşam alanlarının iyileştirilmesiyle ilgili işlerin neden yapılmadığını sordum. Benim gelmemi beklediklerini söylediler. Bu işin denetlememle ilgisi yok" dedi.

"SUSURLUK’TAKİ MÜHİMMATLARIN SEVK ÖNCESİNDE GEREKLİ MUAYENELERİ YAPILMADI"
Savunmasına slayt gösterimiyle devam eden Duran, Susurluk’tan Afyonkarahisar’a gönderilen mühimmatın içindeki 35 bin adet kritik arızalı mühimmatın fotoğrafını göstererek, "Susurluk’taki mühimmatların sevk öncesinde gereken muayeneleri yapılmadı. Taşınma sırasında da bazı olumsuzluklar yaşanmış. Mühimmat ben göreve gelmeden önce depolara gelişigüzel ve talimatlara uygun olmayarak istif edilmiş. Özensizce depoya yerleştirilen sandıkların kendiliğinden dahi devrileceği atlanmamalıdır" dedi.
Bu sırada şehit yakınlarından bazıları, “Bu bombaları şehit olana askerlerinize gösterdiniz mi, bize bunları göstermeyin” diye bağırarak fenalaştı. Mahkeme Başkanı, duruşmaya 10 dakika ara verdi. Mahkeme salonunu dışına çıkarılan şehit yakınlarına sağlık ekipleri tarafından müdahale edildi.

"MAHKEME TARAFLI" İDDİASI
Aradan sonra şehit Piyade Er Onur Fikret Dülger’n babası Zekai Fırat Dülger, mahkeme heyetinin taraflı olduğunu, bu sebeple davadan çekilmesini talep etti. Heyet tekrar ara verdi. Mahkeme Başkanı, Dülger’e, “Bütün heyeti mi, yoksa sadece beni mi reddediyorsunuz?” diye sordu. Dülger de ’Tüm heyeti’ diye cevap verince Mahkeme Başkanı, “CMK’da, mahkeme heyeti olarak reddine cevaz verilmediğinden, yasal imkansızlıklar sebebiyle talebin reddine, CMK’nın 28. maddesine göre itiraz yolu açık olarak reddine karar verdi" açıklamasını yaptı.

"PATLAMAYI EVDE ÖĞRENDİM"
Bunun ardından savunmasına devam eden Duran, "Bilirkişi raporundan belirtildiği gibi personeli aşırı yormadım. Günlük ortalama 7 saat uyumalarına imkan verdim. Çalışanları nöbetten daha düşürdüm. 4 Eylül’de saat 09.00-10.00 gibi başlayan çalışmalar saat 22.00’de sonlandırıldı. İkinci gün çalışmaları erken başladı. Saat 17.00’de bitirilmesini istedim. Bölükten ayrılmadan önce İkmal Takım Komutanı Üsteğmen Tuncay Aydın ile görüştüm. Kendisi bana çalışmaların sonuna gelindiğini, kalan mühimmatın içeriye taşındığını söyledi. Bunun üzerine 19.30’da kışladan ayrıldım. Patlamayı evde öğrendim. Tuncay Aydın bana doğru bilgi verseydi görevimin başında olurdum" dedi.
Bir sanık avukatı, savunma hakkına müdahale edildiği gerekçesiyle bir şehit yakınıyla tartışma yaşadı. Bunun üzerine mahkeme heyeti duruşmaya ara verdi.
Olayın meydana geldiği 5 Eylül 2012 tarihinde Afyonkarahisar 500’üncü İstikam Ana Depo Komutanlığı 4’üncü Mühimmat Bölge Komutanı olan Kıdemli Albay Veysel Özbay, Binbaşı Ali Duran ve Üsteğmen Tarık Aydın, ’bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ile birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma’ suçundan 22,5’er yıl hapis cezası ve patlama sonucu oluşan 13 milyon 594 bin 114 liralık hazine zararının karşılanmasının istemiyle yargılanıyor.
(İHA)