Keşke Fatih hocayı aramasaydım!..
Dün ünlü gazetenin haber sitesi "FatihTerim Burak'ı ikna etti, işte alacağı para" diye yazınca Fatih hocayı arayıp sordum.Ama keşke aramasaydım.
Burak Yılmaz Trabzonspor’da süresiz kadro dışı
bırakılmadı..
Bileti kesildi..
Şimdi devre arası bekleniyor…
Alacaklarına karşılık bonservisi eline verilecek…
Açık ve net…
Bundan sonra golcü futbolcunun Trabzonspor’da forma giyinme
şansı Yüzde 0!..
***
Peki nereye gidecek?
Dün baktım bazıları Burak Yılmaz’ın Galatasaray’dan
teklif aldığını hatta Fatih Terim’in kendisini arayıp ikna ettiğini
yazmış…
Güldüm…
Çünkü bunu yazanlar Fatih Terim’i hiç tanımamış insanlar
olduğunu düşünmek isterdim ama eğer bu ülkede gazetecilik
yapıyorsan Fatih Terim ile Burak Yılmaz’ı yan yana koymanın
akıl ve mantık dışı olduğunu bileceksin kardeşim!..
Yoksa adına “spor servisi “ değil
“pazarlama servisi” koyarlar..
Fatih Terim için Burak Yılmaz defterinin bir daha
açılmamak üzere 2016 yılında kapandığı gerçeği ortada iken Fatih
Terim’in Burak Yılmaz’ı arayıp transfer etmek için ikna
ettiğini söylemek Fatih Terim’i bu ülkede Fatih Terim yapan
o ulvi duruşuna Fatih Terim’in kendisinin ihanet
ettiği anlamı taşıyacağını bilmek gerekir…
Bu bir…
İki…
Fatih Terim’in gündeminde sezon başında da şimdi
de bir gün değil bir saniye bile Burak Yılmaz
olmadı…
Olmazda…
Üç..
Öyle ki Abdurrahim Albayrak’ın bir ara Fatih hocaya
“Hocam istersen Burak Yılmaz’ı alalım”teklifini
söylediğine bin pişman olup olmadığını sormanız gerekir…
Elinde santrafor olmadığı halde net bir duruş bu..
***
Dün aslında cevabını bildiğim soruyu Fatih Hocayı arayıp
“Burak Yılmaz gündeminizde var
mı?”sordum..
Keşke aramasaydım!..
Fırça yedik!..
Çünkü ilk cevabı ”Osman kardeşim sen beni tanımıyor
musun?”oldu..
Bir anda soluğum kesildi!..
Burak Yılmaz ile ilgili ortaya atılan bu haberlerin tamamen
yalan olduğunu gördüm…
Fatih hoca kısa öz ve anlamlı konuştu;
“Bunları yazmayı bırakın bana sormak bile beni
tanımamak anlamına gelir. Ne ikna etmesi kardeşim.
Benim ne böyle bir düşüncem oldu nede en küçük bir temasım.
Ben o defteri 2016 yılında ben o defteri
kapattım”
***
İnsan gazeteci ise eğer bu ülkenin en önemli gazetesinin
internet sayfasından gün boyu “Fatih Terim Burak
Yılmaz’ı arayarak ikna etti. İşte alacağı ücret”
diye yüzde yüz kendilerinden emin yazıp çiziyorlar da
bunu Fatih Terim’e sormuyorlar ve bu haberi gün boyunca
gündemde tutuyorsa bunun adı gazetecilik değil pazarlamacılık
olur…
Beyler…
Anlaşılıyor ki alışveriş ürünü pazarlama şirketine
dönmüşsünüz…
Kankiler kim bilmem!..
***
Bir ara o gazetede milli takımda yaşanan prim skandalı
sonrası Burak Yılmaz ve Arda Turan’ı koruyup kollamak adına Fatih
Terim’i hedef gösterenlerin daha sonra Arda Turan ve Burak Yılmaz
olayında geldikleri nokta sözün bittiği yerdir..
Fatih Terim’e o günlerde yayın politikası ile
haksızlık yapan başta Sayın Mehmet Aslan’ın Terim’e özür
borcu vardır..
Siz Fatih Terim’i hiç tanımamışsınız…
Fatih Terim ihaneti affetmez..
Seversiniz veya sevmezsiniz…
Kendi ilkelerine bir gün dahi ihanet etmeden bu ülkede
Teknik Direktörlük yapar…
Yıldıramazsınız..
Pes etmez…
Duruşu net…
Yanlış bir şeyi ona hiç ama hiç kimse yaptıramaz…
Bedeli ne olursa olsun doğru bildiğini yapmaktan
çekinmez..
Bu ilkelerinden ve duruşundan asla taviz vermez…
Yani Arda gibi Burak Yılmaz’da Fatih Terim’in gündeminde
bir saniye bile olamaz…
Milletle alay etmeyin…
***
Ve dün ortaya atılan bir başka konu…
Fatih Terim Başkan Mustafa Cengiz’e kendisini savunmadığı
için istifası vermişte geri dönmüşmüş!.
Onlarda FatihTerim’i çok iyi tanıdıklarını
zannetseler de hiç tanımamışlar…
Bir…
Fatih Terim bu ülkede hiçbir gün
savunulmaya ihtiyacı olmayan bir Teknik adam
olmuş…
İki…
Fatih Terim Galatasaray tarihinde dünden bugüne
hiç bir gün istifa etmemiştir…
Hep kendi ayrılmıştır…
Galatasaray’ın menfaatleri olursa sadece dönmek üzere
ayrılır…
Artık öğrenin;
Fatih Terim evini terketmez!..
Ama bazıları hala inadına Fatih hocanın kim olduğunu anlamamak için inat ediyor!
Ben birdahaki aramam bilesin Fatih
hocam!..