Kerouac'ın ilk romanı geç de olsa yayınlandı

Beat Edebiyatı'nın kült ismi Jack Kerouac'ın yirmi yaşındayken yazdığı ilk romanı, yazarın ölümünden kırk yıl sonra ortaya çıktı.

Amerikalı edebiyatçı Jack Kerouac'ın, var olduğu bilinen ancak şimdiye dek ortaya çıkmamış ilk romanı, ölümünden kırk yıl sonra yayınlandı.

"The Sea is My Brother" (Deniz Kardeşimdir) isimli roman, Kerouac'ın kişisel arşivi arasında kardeşi tarafından tesadüfen bulundu.

Beat Edebiyatı olarak bilenen tarzın kurucuları arasında sayılan Keruac'ın yirmi yaşındayken kaleme aldığı eser, yazarın denizcilik yaptığı dönemde yaşadıklarına dayanıyor.

Kitabın editörlüğünü yapan Dawn Ward, yazarın edebi özelliklerinin gelişiminin izlenebilmesi açısında hayli önemli olan bu eseri Kerouac'ın "denizdeki hayatı ve tecrübelerini anımsayarak" ortaya çıkardığını söylüyor.

Ward ayrıca, Kerouac'ın ilk kitabının tesadüfen ortaya çıkmasının, Kerouac severler kadar yazar üzerine uzmanlaşmış araştırmacıları da şaşırttığını belirtiyor.

Beat edebiyatının temsilcisi

1922 yılında doğan Jack Kerouac erken yaşlarda yazınla tanıştı, her zaman yanında taşıdığı defterine aldığı notlar ve arkadaşlarına yazdığı mektuplarla kendini geliştirdi.

Kerouac uzun yıllar spor muhabirliği, inşaat işçiliği yaptı; deniz kuvvetlerinde çalıştı.

1950'de yayınlanan ilk kitabı The Town and the City (Kasaba ve Şehir) olumlu eleştiriler alsa da satışlar yüksek olmadı ve Kerouac bir sonraki eserini altı yıl sonra yayınlayabildi.

1956'da piyasaya çıkan On the Road (Yolda) Kerouac'ın Amerika'da çıktığı doğaçlama yolculuğu anlatan bir yol romanı olarak, Beat Edebiyatı'nın en önemli eserleri arasında yerini aldı.

Kerouac, İkinci Dünya Savaşı sonrasında Amerikan toplumu ve materyalizmi reddeden edebiyatçı ve sanatçılardan oluşan Beat ekolünün, Allen Ginsberg ve William S Burroughs ile birlikte sözcülerinden sayıldı.

Manchester Üniversitesi Amerikan Edebiyatı bölümünden doktor Ian McGuire Kerouac'un sahip olduğu kült değerin azalmadığını ve her yıl birçok öğrencisinin onun eserleri üzerine çalıştığını belirtiyor.

McGuire, Kerouac'ın eserlerine hakim olan romantik özgürlük fikrinin okuyucular üzerinde halen güçlü bir etki yarattığını söylüyor.