BIST 9.660
DOLAR 34,61
EURO 36,28
ALTIN 2.922,72
HABER /  DÜNYA

Kendilerini dünyaya kapattılar

Mısır'da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine odaklanan halk, sadece seçimlere odaklanmış durumda

Abone ol

Mısır'da Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararların beraberinde getirdiği siyasi gerginliğe rağmen halkın büyük bir bölümü, 30 yıllık Mübarek rejiminin ardından yapılacak ilk cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ipi kimin göğüsleyeceğini merakla bekliyor.

Anayasa Mahkemesi'nin kararları muhalefetin üzerinde soğuk bir etki oluştursa da Mübarek rejimine karşı 25 Ocak 2011'de ayaklanma gerçekleştiren halk, devrimin kendilerine kazandırdığı hakları sonuna kadar korumak istiyor.

KAMUOYU SEÇİMLERE ODAKLANDI

Mısır sokaklarında ne Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararların etkisi ne de Avrupa Kupası'nda oynan maçların nasıl biteceği merak ediliyor. Mısır kamuoyu cumhurbaşkanlığı seçimlerine odaklandı.

Cumhurbaşkanlığı seçimi, Mısır'ın 5 bin yıllık tarihinde ilk defa demokratik ve şeffaf bir seçim ile gelen bir adayın cumhurbaşkanı olmasına imkan tanıdığı için sadece Mısır'da değil tüm dünyadan ilgi topluyor. Mısır genelinde 10 binden fazla seçim merkezinde 40 milyon kadar kayıtlı seçmen Cumartesi ve Pazar günleri Mısır'ın Mübarek sonrası gelecek ilk cumhurbaşkanını belirleyecek.

Güvenlik kuvvetlerinin seçimler boyunca yoğun güvenlik önlemleri alacağı bildirilirken, ihlaller ile ilgili şikayetler Cumhurbaşkanlığı Seçim Komisyonu'na yapılacak.

MUHAMMED MURSİ: ''HERKESİN CUMHURBAŞKANI OLACAĞIM''

Seçimlerin ilk turundan birinci çıkan Muhammed Mursi, 1951 yılında doğdu. Yüksek lisans eğitimini tamamlayıncaya kadar Mısır'da kalan Mursi, daha sonra ABD'ye giderek, California Devlet Üniversitesi'nden yardımcı doçentlik unvanı aldı. 1985 yılında Mısır'a tekrar dönen Mursi, Zekazik Üniversitesi'nde akademik kariyerine devam etti. Mursi'nin politik kariyerinde, Müslüman Kardeşler'in İrşat Heyeti üyeliği, 2000 ve 2005 yıllarında bağımsız milletvekilliği bulunuyor.

Mursi, Mübarek döneminde bağımsız aday olarak girdiği parlamento seçimlerinin ikisinden de başarı ile çıkarak parlamenter oldu. Mısır'daki halk ayaklanmasının ardından kurulan Hürriyet ve Adalet Partisi'nde (HAP) politik çalışmalarına devam eden Mursi, Müslüman Kardeşler tarafından cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilen Hayrat Şatır'ın Mısır Yüksek Seçim Kurulu tarafından adaylığının reddedilmesi üzerine, HAP'nin adayı olarak seçimlerin birinci turuna katıldı.

Mısır kamuoyunda uysal, zeki, aynı zamanda da paylaşımcı bir insan olarak bilinen Mursi, kampanyası boyunca her kesimin cumhurbaşkanı olacağına vurgu yaptı. Eski rejimin kalıntılarını temizleme sözü veren Mursi, cumhurbaşkanı olduğu takdirde normal yaşantısının değişmeyeceğini de vurguladı. Cumhurbaşkanı olduğu an HAP'nden istifa edeceğini kaydeden Mursi'nin kırsal bölgelerde yaşayanların yanı sıra eski rejimin 30 yıllık yönetiminden bıkan şehirli kesimden de oy olması bekleniyor.

AHMED ŞEFİK: ''DEVRİMİN KAZANIMLARINI KORUYACAĞIM''

İkinci tura kalma başarısı göstererek herkesi şaşırtan bağımsız aday Ahmed Şefik, 1941 yılında doğdu. Mısır Hava Harp Okulu'ndan mezun olduktan sonra savaş pilotluğu yapan Şefik, İsrail ile yaşanan savaşlara katıldı. Kendi ifadesine göre, Mısır'ın da katıldığı Arap İsrail savaşlarında 2 İsrail uçağını düşürme başarısı gösterdi.

Şefik'in askerlik kariyeri, Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nın ardından atandığı Sivil Havacılık Bakanlığı ile siyasi kariyere dönüştü. Sivil Havacılık Bakanı olduğu sırada çıkan halk ayaklanmasının ardından Mübarek, Şefik'i başbakanlığa atayarak kabineyi kurmasını istedi. Gösterilerin ardından istifa etmek zorunda kalan Şefik, cumhurbaşkanlığı seçimlerinine aday kaydı yaptırdı ve yasa gereği ülke genelinden 30 bin imza toplayarak aday oldu.

Sert, disiplinli aynı zamanda da cesur bir aday olarak tanımlanan Ahmed Şefik, eski rejimden uzak olduğunu ve devrimin kazanımlarına hiç bir şekilde zarar vermeden değişimi sürdüreceğini seçim kampanyalarında vadetti. Seçilememesi durumunda Müslüman Kardeşler'in geleceği yönünde propagandalara ağırlık veren Şefik'in ülkedeki Hristiyanlar, Müslüman Kardeşler ile anlaşamayan Sufi tarikatlarının üyeleri, laik ve bazı Liberal kesimlerden oy alması bekleniyor.