Hz. Peygamber’e hakaret içeren karikatürler, Danimarka’nın 22 eski büyükelçisini ayağa kaldırdı. Yayınlanan ortak bildiride büyükelçiler, Rasmussen’e de sert çıktı...
Abone olDanimarka’yı bu kez kendi elçileri uyardı: Dine hakaret özgürlük olamaz
Hz. Peygamber’e hakaret içeren karikatürler, Danimarka’nın 22 eski büyükelçisini ayağa kaldırdı. Yayınlanan ortak bildiride “Yapılan, İslam geleneğini çiğnemektir. Son derece rahatsızız.” diyen elçiler, Rasmussen’e de sert çıktı: “Özgürlüğü bir azınlığın inançları aleyhine kullanmak bizim tutumumuz olamaz.”
Danimarka’dan son dönemlerde gelen bazı haberler bütün dünyada tepkiyle karşılanıyor. Özellikle Jyllands Posten gazetesinin 30 Eylül’de yayınladığı Hz. Muhammed’e (sas) hakaret içeren karikatürler, İslam dünyası ve Türk kamuoyunun yanı sıra birçok uluslararası kuruluşu ayağa kaldırdı. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 11 Müslüman ülkenin Kopenhag’daki büyükelçilerinin görüşme talebini reddeden Başbakan Anders Fogh Rasmussen, karikatürlere ‘basın ve ifade özgürlüğü’ gerekçesiyle arka çıkmıştı. Gelişmelerden endişe duyan Avrupa Konseyi geçen hafta hükümeti, düşmanlığı körükleyen yayınlara karşı uyarırken, Danimarka’nın kendi içinden çok ilginç bir protesto yükseldi. Danimarka’nın 22 eski büyükelçisi ülkenin en çok satan gazetesi Politiken’de bir bildiri yayınladı.
Başbakan Rasmussen ve Jyllands Posten gazetesinin sert bir dille eleştirildiği bildiride, ifade özgürlüğünün Müslümanları rencide edecek şekilde kullanılamayacağının altı çizildi. Son dönemde Danimarka’da Müslümanlara yönelik gelişen olaylardan endişe duyduklarını açıkça dile getiren emekli büyükelçiler, Başbakan Rasmussen’in, 11 Müslüman ülkenin büyükelçisinin görüşme talebini reddetmesine de tepki gösterdi: “Duygusal yaralar, en iyi görüşme ile tedavi edilir. Başbakan’ın ve Jyllands Posten gazetesinin tedavi edilecek bir şey olmadığını belirtip, görüşme istemini reddetmelerini kaygıyla karşılıyoruz.”
Bildiriyi 1987’de Ankara büyükelçiliği yapan Hans Henrik Bruun da imzaladı. Zaman’a konuşan büyükelçilerden Ole Bierring, Rasmussen’in, Danimarka’yı başka ülkeler nezdinde gözden düşürdüğünü vurguladı. Herluf Hansen de, “Özgürlük tamam; ama bu konuda çok ileri gidildi. Bu olayda Müslümanlarla Yahudiler yer değiştirmiş olsa birçok insan bunu problem olarak görürdü. Centilmenliğin parasal ölçüsü yoktur.” dedi.
Jyllands Posten gazetesinin söz konusu karikatürleri yayınlamasının ardından aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 11 Müslüman ülkenin Kopenhag büyükelçisi, Başbakan Rasmussen'e başvurarak, Müslümanları rencide eden söz konusu gazetenin özür dilemesini talep etmişti. Rasmussen ise “Danimarka'da basın özgürdür; kimse müdahale edemez. Küçük düşürücü yayın yapıldıysa konunun muhatabı mahkemelerdir.'' diyerek, büyükelçilerin bu isteklerinin yanı sıra randevu taleplerini de reddetmişti. 15 Kasım'da Kopenhag'a ziyarette bulunan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın “Kutsalım, ifade özgürlüğünden önce gelir.” diyerek olayı kınamasına rağmen Rasmussen geri adım atmamıştı.
Yahudileri hedef alsa problem yaparlardı
Bildiriye imza atan büyükelçilerden Ole Bierring, Zaman'a yaptığı açıklamada, sadece kendi düşüncelerini kamuoyuna yansıttıklarını belirterek, “Son dönemde ülkenin gündemini meşgul eden konu hakkında kaygılarımızı paylaştık. Yıllarca yurtdışında Danimarka'yı temsil eden birileri olarak, ülkemizin başka ülkeler nezdinde gözden düşmesinin kaygısını taşıyoruz.” dedi. Emekli büyükelçi Herluf Hansen de, ifade özgürlüğünü sonuna kadar savunan biri olduğunu belirterek, “Ancak aynı zamanda çukura da düşmemek lazım. Bu konuda çok ileri gidildi. Bu karikatürler bana 1930'lu yılları hatırlattı. Şayet bu olayda Müslümanlarla Yahudiler yer değiştirmiş olsaydı birçok insan bunu problem olarak görürdü. Centilmenliğin parasal ölçüsü yoktur. Başbakan Rasmussen'in 11 büyükelçiye ‘evet’ demesini engelleyen bir sebep göremiyorum.” diye konuştu.
Emekli büyükelçinin açıklamalarına Dışişleri eski bakanlarından Mogens Lykketoft ve Uffe Ellemann Jensen de destek verdi. Sosyal Demokrat Parti dışişleri sözcülüğü yapan Lykketoft, Rasmussen'in tavrını anlamakta zorlandığını belirterek, “Bir gazetenin Hz. Muhammed'i (sas) kötü tasvir etmesinin bir problem oluşturduğu bir ortamda görüşme talebine ‘hayır' denmesini anlamıyorum. Aynı zamanda hem başbakanın hem de gazetenin yaptıkları yanlışı savunmalarındaki ısrarı da anlamakta zorluk çekiyorum.” diye konuştu. Uffe Ellemann Jensen ise bu tür karikatürlerin yayınlanmasını, “ergenlik çağına ulaşmamış ifade özgürlüğü”olarak yorumladı.
Hz. Muhammed'e (sas) hakaret içeren karikatürleri yayınlayan Danimarka basınına ve bunları ‘basın özgürlüğü' çerçevesinde savunan Kopenhag'a geçtiğimiz hafta da Avrupa Konseyi'nden uyarı gelmişti. Konsey, Danimarka'da yabancı düşmanlığı içeren yayınların artış gösterdiğini belirterek, Kopenhag hükümetine ‘harekete geç' çağrısı yapmıştı. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tarafından bir rapora bağlı olarak alınan tavsiye kararında, Kopenhag'dan, medyada dinî azınlıklara karşı düşmanlık ve hoşgörüsüzlüğü körükleyen yayınlara müdahale etmesi istenmişti.
Komitenin kararında, ‘yabancılar ve entegrasyon politikasının etnik kökenlilere karşı düşmanlık oluşturduğu' görüşü dile getirilmişti. Ancak karar, Danimarka hükümetini oluşturan partiler tarafından reddedilmişti. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, tavsiye kararının uygulanıp uygulanmadığını Mayıs 2006'da düzenlenecek toplantıda tekrar değerlendirecek.
Karikatür skandalı nasıl gelişti?
Danimarka’da çocuk kitapları hazırlayan bir çizerin Hz. Peygamber’in tasvirlerini çizmeye cesaret edemediğini açıklamasıyla gündeme gelen ‘otosansür’ tartışmalarından sonra Jyllands Posten gazetesi, 40 çizere başvurarak Hz. Muhammed’in (sas) tasvirlerini çizmesini istedi. Bu isteğe Claus Siedel, Kurt Westergaard, Lars Refn, Jens Julius, Annette Carlsen, Bob Katzenelson, Füuchsel, Peder Bundgaard, Abild Sirensen, Poul Erik Poulsen, Arne Sörensen, Rasmus Sand Höyer olumlu cevap verdi. Ancak, 12 karikatürcünün çizdiği tasvirlerde sanattan ziyade, “hakaret ve alay’’ unsurları ön plana çıktı.
Gazete, söz konusu karikatürleri 30 Eylül’de kültür sayfasında ‘Muhammed’in Yüzleri’ başlığıyla yayınladı. Bunun üzerine, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu Mısır, İran, Kuveyt, Bosna Hersek, Endonezya, Suudi Arabistan, Cezayir, Filistin, Endonezya ve Pakistan’ın Kopenhag büyükelçileri, Başbakan Rasmussen’e başvurarak harekete geçmesini istedi. Rasmussen ise görüşme talebini reddederek ‘yargıya başvurun’ dedi. İslam Konferansı Örgütü’nün kınadığı gelişme için BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği de araştırma başlattı.
Haber:Hasan Cücük
Kaynak :