CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu çok tehlikeli sularda yüzüyor. Fuat Uğur’un da yazdığı gibi FETÖ’nün aparatı olmaya devam ediyor. Olmayan bir şeyi varmış gibi topluma sunup, korku iklimi yaratıyor Kemal Kılıçdaroğlu.

Hatırlayın, birkaç gün önce “Siyasi cinayetler olabilir” dedi. Daha sonra da bu tehlikeli sözüne gerekçe buldu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Bunlar daha iyi günleriniz” sözünü hatırlattı. İYİ Partili Koray Aydın da ittifak ortağı Kılıçdaroğlu’na eşlik ederek duyumlar aldıklarını söyledi.

Kılıçdaroğlu’nun bu söylemi aslında yeni değil, kah Sedat Peker, kah FETÖ’nün hesapları uzun zamandır bu söylemi dillendiriyordu. Peker sık sık “Sokağa çıkmayın” telkininde bulunurken, FETÖ hesapları Türkiye’de suikastlerin olabileceğine dair kehanette bulunuyordu. Emre Uslu soysuzu bunlardan sadece biriydi.

Birkaç gün önce bu söylemin çok tehlikeli bir söylem olduğunu size anlatmıştım. Fuat Uğur bu söylemin nelere malolabileceğini yazıyor. Birileri namlunun ucunu bu söylemden sonra Kılıçdaroğlu’na yönlendirirse ne olacak? Ya da FETÖ bir suikast girişiminde bulunursa… Hazır iktidara talip olan muhalefet lideri böyle bir yol açmışken neden olmasın!

Aklı başında olan hiç kimse böylesi tehlikeli ve boyundan büyük bir laf etmez. Ama Kılıçdaroğlu iktidara karşı kılıçları çektiği için sözünü sakınmıyor. Allah’tan ortağı Meral Akşener aklı selim düşünerek bu tür şeylerin konuşulmasını doğru bulmadı.

Fuat Uğur soruyor:

FETÖ Kılıçdaroğlu’na suikast yapar mı?
Yapar mı yapar!

Amaç Türkiye’yi karıştırmak ise… Ya da Türkiye’yi kan gölüne çevirmekse FETÖ bu fırsatı kullanmaz mı sizce? Kullanır, 15 Temmuz’da olduğu gibi… FETÖ’den suikastçi çıkmaz demeyin, adamların gözü kan bürümüş, Tayyip Erdoğan’ın gitmesi için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar, yapacaklar.

Cihat Yaycı Paşa aylardır kendini yırtıyor, FETÖ’nün oyunlarını ve peşinde olduğu kalleşlikleri bir bir sıralıyor. “Yeniden darbe olur mu?” sorularına “Hayır” diyor Cihat Paşa. Bu hainlerin suikast planladıklarını söylemiyor, avazı çıktığı kadar bağırıyor. Hal böyleyken CHP lideri onların istediğini yapması için ne yazık ki fırsat veriyor. Yani Fuat Uğur’un da dediği gibi CHP lideri FETÖ’nün aparatlığını yapıyor.

Kemal Bey’in söyleminden çark etmesini çok doğru buluyorum.  Bu çark belki işe yarar diye umuyorum.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sosyal medyadaki eleştirilere tahammül edemediğini koro halinde seslendirenlerden biri de Nevşin Mengü’dür. 
Peki kendisine yapılan eleştirilere tahammülü var mı bu arkadaşın? Dün yayın yaptı youtube kanalında. Bir izleyicisi laf attı, “Foncu” suçlamasında bulundu. Her eleştiriye açık, ilkeli gazeteci Nevşin bu suçlama karşısında gülüp geçmek yerine, canlı yayında “Si… git” demekle yetinmedi, “Hıyar” dedi ve ne böyyük gazeteci olduğunu anlatmayı tercih etti. 

Nevşin’in de içinde olduğu bu ekip, yıllar yılı bize “Yandaş, yalaka, tetikçi” dedi durdu. Biz ne yaptık, gülüp geçtik, dalgamızı geçtik. Oysa yandaşlığın, tetikçiliğin, yalakalığın daniskasını kendileri yapıyordu. Ekrem İmamoğlu’na ekranda güzelleme yapan Sedef Kabaş’a “yandaş, yalaka” dedim diye arkadaş beni dava etti. 

Demek ki onlara her sözü söylemek hak, biz söyleyince suç oluyormuş. Tayyip Erdoğan’a yapılan küfür ve hakaretleri fikir özgürlüğü olarak gören bu arkadaşlar, kendilerine aynı şey yapılınca farklı bir kişiliğe, başka bir karektere bürünüyorlar. 

Bu ikiyüzlülük değil de nedir?

Ziya Selçuk görevden alınınca, yerine yardımcısı Mahmut Özer getirildi. Meclis açılır açılmaz yeni bakan yemin etti ve görevine başladı. Mahmut Özer’in Meclis’te yemin ettiğini sağır sultan bile duydu ama Ayşenur Arslan duymamış!
Halk TV’de karşısında Ersin Kalaycıoğlu…
İktidara çakacak ya…
Başkanlık sistemini kötüleyecek ya…
Yeni Milli Eğitim Bakanı’nın yemin etmediğini söyledi. 
Ayşenur Arslan’ın dünyadan haberi yok diyelim, karşısındaki zatın bu konuda kafa sallamasına ne diyeceğiz… Halk TV’nin rejisinde bir tane Allah’ın kulu da mı uyarmaz Ayşenur Arslan’ı… 
Her fırsatta Halk TV’nin haber kanalları içinde en yüksek reytingi aldığını söylüyorum. Peki bu başarının altına imza atanlar, Ayşenur Arslan’ın kendilerini her defasında rezil ettiğini görmüyorlar mı? Murat Özer yemin edeli neredeyse bir ay oldu, hanımefendi dün ekranda iktidarı kötülemek için böyle bir yeminin olmadığını söylüyor. 
Ayıp değil mi?