Kemal Kılıçdaroğlu'nu kim yanıltıyor?
Eline tutuşturulan sahte elektronik postayı dikkatlice okuyup, işin rengini anlayabilirdi.
İnternet'i bilmeyen biri değil Kemal
Kılıçdaroğlu...
Sahte ile gerçeği birbirinden ayırt edebilecek kadar bilgili
olduğunu ben biliyorum.
O halde niye düştü e-mail tuzağına?
Ya da, kim düşürdü Kemal Kılıçdaroğlu'nu sahte e-mail batağına?
***
Konya yolunda Rotahaber'den Ünal Tanık sordu bu
soruyu.
Kemal Bey, Demirel vari bir tavırla, topu taca attı:
-Konuşalım.
Konuşamadık!
O iş havada kaldı...
Kemal Bey, ne yazık ki sahte elektronik postanın altında kaldı.
Medya sorunca da...
Tayyip Bey'in ağzıyla konuştu:
-Zerre kadar onurun varsa..
Başka telden çaldı anlayacağınız!
***
Peki kim?
Kılıçdaroğlu'na bu tuzağı kim kurdu?
Ya da kimler?
Bana göre...
Uzak değil bunlar...
Kılıçdaroğlu'nun dibindeler...
Barış Yarkadaş'ın deyişiyle...
12 Hazirancılar yapıyor bunları...
Kemal Bey başarısız olsun...
12 Haziran sonrasında ortalık karışsın...
Ve eski köye yeni adet gelsin...
Ya da eski siyasiler CHP'nin başına gelsin yine ve yeniden..
***
Oysa, Kemal Bey daha iyi bir yol izleyebilirdi.
Hayati Yazıcı'yı arayabilirdi.
YÖK Başkanı'nın kapısını çalabilirdi...
Bu işin aslını astarını sordurabilirdi...
Eline tutuşturulan sahte elektronik postayı dikkatlice okuyup, işin
rengini anlayabilirdi.
Yapmadı bunu!
"Açıkla" dedi her zamanki gibi...
Bakan da çıkıp kendini açıkladı...
Ve CHP lideri açıkta kaldı...
Hem de fena halde...
Bir özür kurtarabilir mi bu çirkinliği?
Kurtarabilir!
Ama dileyen olursa tabii...
"Ben hata ettim" erdemi gösterilebilirse...